Yenişehir Wiki
Advertisement
İhsan Sabri Çağlayangil
Dosya:İhsansabriçağlayangil.jpg
Siyasetçi
Doğum tarihi1908
Doğum yeriİstanbul, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm tarihi1993
Ölüm yeriAnkara, Türkiye
EğitimiÜniversite
MesleğiAvukat, Mülki İdare Amiri

İhsan Sabri Çağlayangil, (d. 1908, İstanbul - ö. 30 Aralık 1993, Ankara) siyaset adamı. 1965 - 1971 ve 1975 - 1977 arasında Dışişleri Bakanlığı, 1979 - 1980'de Cumhuriyet Senatosu başkanlığı ve Cumhurbaşkanı vekilliği yapmıştır. Kendi yazmış olduğu anılarında memleketini Değirmenboğazı, Manyas olarak belirtmiştir.

İstanbul (Erkek) Lisesi mezunudur. 1932'de İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün çeşitli kademelerinde görev yaptı. 1937 yılında Dersim harekatının sonuçlanmasının ardından kurulan mahkemede idama mahkum edilen sanıkların infazını düzenlemekle görevlendirildi.

1945'de Ahlat kaymakamı, 1948'de Yozgat, 1950'de Antalya, 1953'de Çanakkale, 1954'de Sivas valisi oldu. Aynı yıl getirildiği Bursa valiliği görevini 1960'a değin sürdürdü. Memleketi olduğu için Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın özel önem verdiği bu valilik nedeniyle Demokrat Parti hareketinin önemli isimlerinden birine dönüştü. 27 Mayıs 1960 ihtilalinden sonra tutuklanarak önce Yassıada, ardından Balmumcu'da hapis yattı. Yargılanmadan 6 ay sonra serbest bırakıldı.

1961'de siyasete atılarak, Adalet Partisi'nden Bursa senatörü seçildi. 20 Şubat 1965'te Suat Hayri Ürgüplü başkanlığında kurulan koalisyon hükümetinde Çalışma Bakanı oldu. 1965 genel seçimlerinin ardından kurulan Demirel hükümetinde Dışişleri Bakanı olarak görev aldı. Görevi sırasında çok iyi bilmediği diplomasi dünyasına hızla alıştı, komplekssiz kişiliği ve bilmediği konularda dışişleri personeline tam güveniyle başarılı bir bakan oldu.

Hükümetin 12 Mart 1971 askeri müdahalesi üzerine istifa etmesiyle, bu görevden ayrıldı. 12 Mart döneminde senato üyeliğini ve AP içindeki etkili konumunu sürdürdü.

Mart 1975'te Demirel'in kurduğu I. Milliyetçi Cephe hükümetinde gene Dışişleri Bakanlığı görevine getirildi. 5 Haziran 1977 genel seçimlerinden sonra kurulan CHP azınlık hükümetinin güvenoyu alamamasından sonra Ağustos 1977'de Süleyman Demirel başkanlığında oluşturulan II. Milliyetçi Cephe hükümetinde de aynı görevi üstlendi. Aralık 1977'de hükümetin bir gensoruyla düşürülmesine değin bakanlık görevini sürdürdü. Ekim 1979'daki ara seçimlerden sonra Cumhuriyet Senatosu başkanlığına seçildi. 6 Nisan 1980'de görev süresi dolan Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün yerine cumhurbaşkanlığı görevine vekalet etti. 12 Eylül 1980 askeri müdahalesiyle sona eren bu görevi sırasında kontenjan senatörleri ataması mecliste tartışmalara yol açtı.

1982 Anayasası'nın geçici 4. maddesi ile 5 yıllık siyaset yasaklıları arasına giren Çağlayangil, Mayıs 1983'te siyasal partilerin kurulmasına izin verilmesinden sonra Büyük Türkiye Partisi'nin (BTP) kuruluşunda rol oynadı. Partinin Milli Güvenlik Konseyi kararıyla kapatılmasının ardından bazı eski AP'li ve CHP'li politikacılarla beraber 1 Haziran 1983 - 30 Eylül 1983 arasında Zincirbozan'da (Çanakkale) gözetim altında tutuldu. 6 Eylül 1987'de yapılan referandum sonunda siyaset yasağı kalktı, ancak Kasım 1990'da aktif siyasetten ayrıldığını açıkladı.

Anekdotlar[]

  • İhsan Sabri Çağlayangil, siyasetin yanında önceleri bir süre şiirle de uğraştı.

,

"Bir elinde sigara, bir elinde binlik şişe;
Erkeklik bu mu kızım? Erkeksen ayakta işe"

beyiti her ne kadar kendisi yazmasa da ona mal edilmiştir.

  • Çapkınlığıyla tanınmış, bu tür söylentileri yalanlamak bir yana, yayılmasına bizzat katkıda bulunmuştur.
  • İhsan Sabri Çağlayangil, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedilmiştir.
  • 1967 yılında Papa 6. Paul'ün Türkiye ziyaretinde, Ayasofya Müzesi'nde dizlerini çöküp dua etmek istediği sırada, o zaman Dışişleri Bakanı olarak papaya eşlik etmekte olan Çağlayangil, "Burası Cami ya da Kilise değil, müze. Burada dini tören yapılamaz" demiş ve herhangi bir krize yol açmadan meseleyi geçiştirmiştir.
  • Fransızca bilen Çağlayangil, zaman zaman konuşmalarını İngilizce yapmak da istemiştir.

Bu durumda konuşmasını Dışişleri personeline çevirtip İngilizce metni çalışarak kürsüye çıkmıştır.

Şairliği[]

şair yönü de bulunan eski dışişleri bakanı. bursa valisi olduğu dönemde uludağ'da elinde büyük bir şişe votka, üzerinde kayak kıyafetleri ile dolaşan bir hanım görünce çok hislenmiş ve aşağıdaki dörtlüğü hemen oracıkta yazmıştır;


ayağında pantolon,

elinde binlik şişe.

erkeklik bu değil kızım,

erkeksen ayakta işe.

Cumhurbaşkanı vekilliği[]

cumhuriyet senatosu başkanı olarak, 6. cumhurbaşkanı fahri korutürk'ün 6 nisan 1980'de görev süresinin dolmasıyla bu tarihten 12 eylül'e kadar cumhurbaşkanlığına vekalet etmiştir.

12 eylül ile cumhuriyet senatosu kaldırıldığı için cumhuriyet senatosu'nun son başkanıdır.

turkiye cumhuriyeti hukumetleri’nin altısında kabine uyesi olarak bulunmus sahsiyet. hukumet uyesi olarak gorev alislarina iliskin bilgiler asagidadir:

s.n./kabine/gorevi/gorev baslangici/gorev bitisi/secim cevresi/partisi/gorev suresi/toplam gorev yapma suresi

1. 29.hukumet/çalışma bakani/20 şubat 1965/27 ekim 1965/bursa senatörü/ap/8 ay 7 gün/8 ay 7 gün

2. 30.hukumet/dışişleri bakani/27 ekim 1965/03 kasım 1969/bursa senatörü/ap/4 yıl 6 gün/4 yıl 8 ay 13 gün

3. 31.hukumet/dışişleri bakani/03 kasım 1969/06 mart 1970/bursa senatörü/ap/4 ay 3 gün/5 yıl 16 gün

4. 32.hukumet/dışişleri bakani/06 mart 1970/26 mart 1971/bursa senatörü/ap/1 yıl 20 gün/6 yıl 1 ay 6 gün

5. 39.hukumet/dışişleri bakani/31 mart 1975/21 haziran 1977/bursa senatörü/ap/2 yıl 2 ay 21 gün/8 yıl 3 ay 27 gün

6. 41.hukumet/dışişleri bakani/11 temmuz 1977/05 ocak 1978/bursa senatörü/ap/5 ay 14 gün/8 yıl 9 ay 11 gün


not: resmi degil bu verilen sureler, ben saydim ve yazdim. nasil saydim? bir yilda 12 ay var kuskusuz ve her ay (istisnasiz) 30 cekiyor.

ihsan sabri çağlayangil (infaz memuru)[]

“ seyit rıza, sehpaları görünce durumu anladı. "asacaksınız" dedi ve bana döndü: "sen Ankara'dan beni asmak için mi geldin?" bakıştık. ilk kez idam edilecek bir insanla yüz yüze geliyordum. bana güldü. savcı, namaz kılıp kılmayacağını sordu. istemedi. son sözünü sorduk. "kırk liram ve saatim var. oğluma verirsiniz" dedi... seyit rıza'yı meydana çıkardık. hava soğuktu ve etrafta kimseler yoktu. ama seyit rıza, meydan insan doluymuş gibi sessizliğe ve boşluğa hitap etti. "evlâdı kerbelayıh. bi hatayıh. ayıptır. zulümdür. cinayettir" dedi. benim tüylerim diken diken oldu. bu yaşlı adam rap rap yürüdü. çingeneyi itti. ipi boynuna geçirdi. sandalyeye ayağı ile tekme vurdu, infazını gerçekleştirdi...

seyit rıza asılırken ileride oğlunun da sesi geliyordu: "kulun kölen olam. sığırtmacın olam. gençliğime acıyın, öldürmeyin beni!"

süleyman demirel'in başbakanlığını yaptığı 1965-1971 arasında kurulan üç hükümetin dışişleri bakanı. fransızca, ingilizce ve rusça dillerini bilen çağlayangil, istanbul üniversitesi hukuk fakültesi mezunudur.

namı diğer "ekselansları" anılarını okumanızı şiddetle tavsiye ederim. 1979 yılında cumhurbaşkanı seçilemediği için çağlayangil cumhurbaşkanı vekildir. köşkte iki şeyi çok yadırgar; ilki albaya çay söylemek, ikincisi de misafir ister başbakan ister muhtar olsun kuru pasta ikram edilmesidir. bir gün yavere neden konuğa ne istediği sorulmadan adamın/kadının önüne kuru pasta dayadıklarını sorar. yaver şöyle der; "burası köşk. biz denetime filan tabi değiliz. ne istersek ikram ederiz. siz emredin her gelene kuzu ikram edelim ama burada atatürk çok zor şartlar altında yaşamış. yokluk çekmişler. o unutulmasın, köşk lüks yeme içme mekanı olmasın, gelenek sürdürülsün diye kuru pasta ikram ediyoruz". çağlayangil özür diler ve kuru pasta uygulamasının devam edilmesini ister. nereden nereye? şimdi ki cumhurbaşkanı sarayda smoothie içip ejder meyvesi yiyormuş. yazık bu ülkeye



"ortadoğu'da önemli bir yemeğe davetli olduğunuz halde isminiz listede yoksa, bir de menüye bakın, orada olabilir." demiştir.


20.10.2019 20:08 svevo






23.09.2020 13:32 ~ 13:35 misirtavsani



muharrem ince'nin mansur yavaş'ı eleştirdiği konuşmasından sonra yazmak farz oldu diye düşünüyorum. ilker başbuğ'un güç odaklarının mücadelesi 1961-1980 kitabının son bölümünde demirel ile ecevit'in 24 temmuz 1980 günü çankaya'da yaptıkları toplantıya değiniyor. başbuğ'un iddiasına göre bu toplantıda demirel ve ecevit, çağlayangil'e "cumhurbaşkanı adayımız sizsiniz" diyip ve ap-chp koalisyonu için anlaşsaydı 1980 askeri darbesi gerçekleşmiyor. bu iki anlaşma ve sonrasında darbenin olmaması bana mutlu sonla biten masalları hatırlattı. çünkü ecevit böyle bir şeyi kabul etse bile o günün chp tabanı bir ap'linin cumhurbaşkanı olmasını kabul etmezdi. bugün hala bazı laikler kenan evren'i, çankaya'yı özal'a bıraktı diye eleştirmiyor mu? tersi durum demirel için geçerli. o da bir chp'linin cumhurbaşkanlığını ap tabanına kabul ettiremezdi. mansur yavaş 2014'te aday olduğunda muharrem ince başta olmak üzere bazı chp'liler burun kıvırmadı mı? bugün hala chp'nin ittifak yapmasına karşı olanlar yok mu? ilker başbuğ bunu iyi niyetle yazmış ama keşke biraz siyaset okuması yapabilseymiş.


Önce gelen:
Hasan Esat Işık
Melih Esenbel
Gündüz Ökçün
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı
27 Ekim 1965 - 12 Mart 1971
31 Mart 1975 - 21 Haziran 1977
21 Temmuz 1977 - 5 Ocak 1978
Sonra gelen:<br./>Osman Olcay
Gündüz Ökçün
Gündüz Ökçün
Önce gelen:
Bülent Ecevit
Türkiye Cumhuriyeti Çalışma Bakanı
20 Şubat 1965 - 27 Kasım 1965
Sonra gelen:<br./>Naili Erdem
Önce gelen:
Sırrı Atalay
Cumhuriyet Senatosu Başkanı
6 Kasım 1979 - 12 Eylül 1980
Sonra gelen:<br./>-
Önce gelen:
Fahri Korutürk
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı(Vekaleten)
6 Nisan 1980 - 12 Eylül 1980
Sonra gelen:<br./>Kenan Evren


de:İhsan Sabri Çağlayangil en:İhsan Sabri Çağlayangil

Advertisement