Yenişehir Wiki
Advertisement

Kuran-ı Kerim » 10 / Yunus - 16
Sonraki Ayet : 17
Ayetin Tefsiri :

قُل لَّوْ شَاء اللّهُ مَا تَلَوْتُهُ عَلَيْكُمْ وَلاَ أَدْرَاكُم بِهِ فَقَدْ لَبِثْتُ فِيكُمْ عُمُرًا مِّن قَبْلِهِ أَفَلاَ تَعْقِلُونَ

Kul lev sâallâhu mâ televtuhû aleykum ve lâ edrâkum bihî, fe kad lebistu fîkum umuren min kablih(kablihî), e fe lâ ta'kilûn(ta'kilûne).

 

1. kul : de
2. lev : eğer
3. sâe allâhu : Allah dileseydi
4. mâ televtu-hu : onu okumazdım
5. aleykum : size
6. ve lâ edrâ-kum : ve size bildirmezdim
7. bi-hî : onu
8. fe kad : halbuki olmuştu
9. lebistu : kaldım, bulundum
10. fî-kum : sizin içinizde
11. umuren : bir ömür
12. min kabli-hî : ondan önce
13. e : mi
14. fe : hâlâ
15. lâ ta'kilûne : akıl etmiyorsunuz

İmam İskender Ali Mihr

: De ki: “Şâyet Allah dileseydi, O'nu size okumazdım ve O'nu size

bildirmezdim. Halbuki O'ndan önce içinizde bir ömür sürdüm. Hâlâ akıl

etmiyor musunuz?”
Diyanet İşleri : De ki: “Eğer Allah dileseydi, ben size onu okumazdım, Allah da size

onu bildirmezdi. Ben sizin aranızda bundan (Kur’an’ın inişinden) önce

(kırk yıllık) bir ömür yaşadım. Hiç düşünmüyor musunuz?”
Abdulbaki Gölpınarlı : De ki: Allah isteseydi okumazdım onu size ve o da, onda ne olduğunu

bildirmez, anlatmazdı size. O inmeden önce de aranızda ömür sürmüştüm,

hâlâ mı aklınızı başınıza almıyorsunuz?
Adem Uğur : De ki: Eğer Allah dileseydi onu size okumazdım, Allah da onu size

bildirmezdi. Ben bundan önce bir ömür boyu içinizde durmuştum. Hâla akıl

erdiremiyor musunuz?
Ali Bulaç : De ki: "Eğer Allah dileseydi, onu size okumazdım ve onu size

bildirmezdi. Ben ondan önce sizin içinizde bir ömür sürdüm. Siz yine de

akıl erdirmeyecek misiniz?"
Ali Fikri Yavuz : De ki: “- eğer Allah dileseydi, ben KUR’AN’ı size okumazdım ve hiç

bir sûretle Allah onu size bildirmezdi. Bilirsiniz ki, ben içinizde bundan önce (kırk yıl kadar) bir ömür durdum (okuyup yazdığım bir şey yoktur). Artık Kur’an’ın kendi tarafımdan olmadığını (sırf Allah’ın

vahyi bulunduğunu) düşünmez misiniz?
Bekir Sadak : De ki: «Allah dileseydi ben onu size okumazdim, size de bildirmemis olurdu. Daha once yillarca aranizda bulundum, hic dusunmuyor musunuz?»
Celal Yıldırım : De ki: Eğer Allah dileseydi ben size onu okumaz ve O da size (benim

vasıtamla) bildirilmemiş olurdu. Elbette bundan önce aranızda bir ömür

bulundum ; artık aklınızı kullanmaz mısınız ?
Diyanet İşleri (eski) : De ki: 'Allah dileseydi ben onu size okumazdım, size de bildirmemiş olurdu. Daha önce yıllarca aranızda bulundum, hiç düşünmüyor musunuz?'
Diyanet Vakfi : De ki: Eğer Allah dileseydi onu size okumazdım, Allah da onu size

bildirmezdi. Ben bundan önce bir ömür boyu içinizde durmuştum. Hâla akıl

erdiremiyor musunuz?
Edip Yüksel : De ki: 'ALLAH dilemeseydi onu size okuyamazdım ve sizin de ondan

haberiniz olmazdı. Bundan önce bir ömür boyu aranızda yaşadım. Anlamaz

mısınız?'
Elmalılı Hamdi Yazır : De ki: eğer Allah dilese idi ben onu size okumazdım, hiç bir suretle

de size onu bildirmezdi bilirsiniz ki ben sizin içinizde bundan evvel

bir ömür durdum, artık bir kerre aklınıza müracat etmezmisiniz?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : De ki: «Eğer Allah dileseydi ben onu size okumazdım, hiçbir şekilde

de size onu bildirmezdi. Bilirsiniz ki, ben sizin içinizde bundan önce

bir ömür boyu durdum. Artık bir kere olsun aklınıza baş vurmaz mısınız?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : De ki, «Eğer Allah dileseydi ben onu size okumazdım. O da onu hiçbir

şekilde size bildirmezdi. Bilirsiniz ki, ben sizin içinizde bundan önce

yıllarca bulundum. Siz hâlâ aklınızı başınıza toplamayacak mısınız?»
Fizilal-il Kuran : De ki; «Eğer Allah'ın dileği bu yolda olmasaydı, bu Kur'an'ı size

okumazdım, hatta Allah sizi ondan hiç haberdar etmezdi, bundan önce

aranızda bir ömür yaşadım, hiç düşünmüyor musunuz?»
Gültekin Onan : De ki: "Eğer Tanrı dileseydi, onu size okumazdım ve onu size

bildirmezdi. Ben ondan önce sizin içinizde bir ömür sürdüm. Siz yine de

akletmeyecek misiniz?"
Hasan Basri Çantay : De ki: «Eğer Allah dileseydi (bana bu Kur'ânı indirmezdi. Ben de)

onu size okumazdım. (Allah) onu (benim lisânımla) size bildirmezdi de. Ben ondan (o Kur'andan) evvel (bu güne kadar) içinizde bir ömür durmuşum

(yaşamışım) dır. Siz haalâ aklınızı kullanmaz mısınız»?
İbni Kesir : De ki: Allah dileseydi; ben, onu size okumazdım. Ve size hiç

bildirmezdim. Daha önce yıllarca aranızda bulundum. Hiç düşünmüyor

musunuz?
Muhammed Esed : De ki: "Allah (başka türlüsünü) dileseydi, size bu (ilahi kelamı)

okuyup duyurmazdım; O da size ulaştırmazdı onu. Gerçek şu ki, bu (vahiy bana gelmezden) önce bir ömür boyu aranızda bulundum: öyleyse, yine de

aklınızı kullanmayacak mısınız?"
Ömer Nasuhi Bilmen : De ki: «Eğer Allah Teâlâ dilese idi onu size okumazdım ve onu size

bildirmezdi. Muhakkak ki, ben ondan evvel sizin aranızda bir ömür

sürmüştüm. Siz hiç âkilâne düşünmez misiniz?»
Şaban Piriş : De ki: -Eğer Allah dileseydi onu size hiç okumazdım ve O’nu size hiç

bildirmezdi. Daha önce sizin aranızda bir ömür yaşadım, hiç düşünmüyor

musunuz?
Suat Yıldırım : De ki: "Eğer Allah dileseydi ben Kur’ân’ı size okuyamazdım, hiçbir

suretle de size onu bildirmezdi. Bilirsiniz ki, daha önce, bir ömür boyu aranızda yaşadım, böylesi bir iddiada bulunmadım. Aklınızı kullanıp bunu

anlamaz mısınız?"
Süleyman Ateş : De ki: "Eğer Allâh dileseydi, onu size okumazdım ve onu size hiç

bildirmezdi. Ben ondan önce aranızda bir ömür boyu kalmıştım (böyle bir

şey yapmamıştım), düşünmüyor musunuz?"
Tefhim-ul Kuran : De ki: «Eğer Allah dileseydi, onu size okumazdım ve onu size

bildirmezdi. Ben ondan önce sizin içinizde bir ömür sürdüm. Siz yine de

akıl erdirmeyecek misiniz?»
Ümit Şimşek : De ki: Eğer Allah dileseydi ne ben size onu okurdum, ne Allah size

onu bildirirdi. Bundan önce ben sizin aranızda bir ömür geçirdim. Hiç

akıl etmiyor musunuz?
Yaşar Nuri Öztürk : De ki: "Allah dileseydi, onu size okumazdım, onu size bildirmezdi

de. Ondan önce içinizde bir ömür kalmıştım. Hâlâ aklınızı kullanmayacak

mısınız?"
Yenişehir..

Şablon:Sadeleştirilmiş ET


Advertisement