Yenişehir Wiki
Advertisement
13.Cüz 20.Sayfa/Elmalı Orijinal 14.Cüz 1.sayfa/Elmalı Orijinal 14.Cüz 2.Sayfa/Elmalı Orijinal
2010 Kur'an Yılında Mersin Yenişehir Kaymakamlığı İlçe Müftülüğünün Dünyanın En Kapsamlı Kur'an Portali Projesidir.
Ayet No
Ayet Metni
Elmalı Meali (Orijinali)
İngilizce Meali
الر ۚ تِلْكَ آيَاتُ الْكِتَابِ وَقُرْآنٍ مُبِينٍ
Elif, Lam, Ra, bu işte kitabın ve bir Kur'anı mübînin âyetleri.
Alif. Lam. Ra. These are verses of the Scripture and a plain Reading.
رُبَمَا يَوَدُّ الَّذِينَ كَفَرُوا لَوْ كَانُوا مُسْلِمِينَ
Bir zemân olur küfredenler arzu çekerler ki müsliman olsa idiler
It may be that those who disbelieve wish ardently that they were Muslims.
15/3
ذَرْهُمْ يَأْكُلُوا وَيَتَمَتَّعُوا وَيُلْهِهِمُ الْأَمَلُ ۖ فَسَوْفَ يَعْلَمُونَ
Bırak onları yesinler içsinler, zevketsinler, emel, kendilerini egliye dursun, sonra bilecekler
Let them eat and enjoy life, and let (false) hope beguile them. They will come to know!
وَمَا أَهْلَكْنَا مِنْ قَرْيَةٍ إِلَّا وَلَهَا كِتَابٌ مَعْلُومٌ
Biz hiç bir memleketi her halde ma'lûm bir yazısı olmaksızın helâk etmedik
And We destroyed no township but there was a known decree for it.
مَا تَسْبِقُ مِنْ أُمَّةٍ أَجَلَهَا وَمَا يَسْتَأْخِرُونَ
Hiç bir ümmet ecelini ne sebkeder ne de geriletebilirler
No nation can outstrip its term nor can they lag behind.
15/6
وَقَالُوا يَا أَيُّهَا الَّذِي نُزِّلَ عَلَيْهِ الذِّكْرُ إِنَّكَ لَمَجْنُونٌ
Bir de ey o kendisine zikr indirilmiş olan, dediler: mutlaka sen mecnunsun!
And they say: O thou unto whom the Reminder is revealed, lo! thou art indeed a madman!
لَوْ مَا تَأْتِينَا بِالْمَلَائِكَةِ إِنْ كُنْتَ مِنَ الصَّادِقِينَ
Getirsena o Melâikeyi sadıklardan isen!
Why bringest thou not angels unto Us, if thou art of the truthful?
15/8
مَا نُنَزِّلُ الْمَلَائِكَةَ إِلَّا بِالْحَقِّ وَمَا كَانُوا إِذًا مُنْظَرِينَ
Biz o Melâikeyi ancak hakkile indiririz ve o vakıt onlara göz açtırılmaz
We send not down the angels save with the Fact, and that case (the disbelievers) would not be tolerated.
15/9
إِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَإِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ
Şüphe yok o zikri biz indirdik biz, her halde biz onu muhafaza da edeceğiz
Lo! We, even We, reveal the Reminder, and lo! We verily are it's Guardian.
15/10
وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا مِنْ قَبْلِكَ فِي شِيَعِ الْأَوَّلِينَ
Celâlim hakkı için senden önce evvelkilerin şîaları içinde de Resuller gönderdik
We verily sent (messengers) before thee among the factions of the men of old.
وَمَا يَأْتِيهِمْ مِنْ رَسُولٍ إِلَّا كَانُوا بِهِ يَسْتَهْزِئُونَ
Ve onlara hiç bir Resul gelmiyordu ki onunla istihza eder olmasınlar
And never came there unto them a messenger but they did mock him.
كَذَٰلِكَ نَسْلُكُهُ فِي قُلُوبِ الْمُجْرِمِينَ
Biz ona mücrimlerin kalblerinde böyle bir sülûk veririz
Thus do We make it traverse the hearts of the guilty:
15/13
لَا يُؤْمِنُونَ بِهِ ۖ وَقَدْ خَلَتْ سُنَّةُ الْأَوَّلِينَ
Ona iyman etmezler, halbuki önlerinde evvelkilerin sünneti geçmiştir
They believe not therein, though the example of the men of old hath gone before.
وَلَوْ فَتَحْنَا عَلَيْهِمْ بَابًا مِنَ السَّمَاءِ فَظَلُّوا فِيهِ يَعْرُجُونَ
Üzerlerine Semadan bir kapı açsak da orada urûc ediyor olsalar, diyeceklerdi ki her halde gözlerimiz döndürüldü, belki biz büyüye tutulmuş bir kavmiz
And even if We opened unto them a Gate of Heaven and they kept mounting through it.
لَقَالُوا إِنَّمَا سُكِّرَتْ أَبْصَارُنَا بَلْ نَحْنُ قَوْمٌ مَسْحُورُونَ
Üzerlerine Semadan bir kapı açsak da orada urûc ediyor olsalar, diyeceklerdi ki her halde gözlerimiz döndürüldü, belki biz büyüye tutulmuş bir kavmiz
They would say: Our sight is wrong nay, but we are folk bewitched.
Yenişehir..

Şablon:Sadeleştirilmiş ET


Advertisement