فَأَرَدْنَا أَن يُبْدِلَهُمَا رَبُّهُمَا خَيْرًا مِّنْهُ زَكَاةً وَأَقْرَبَ رُحْمًا
Fe erednâ en yubdilehumâ rabbuhumâ hayren minhu zekâten ve akrebe ruhmâ(ruhmen).
1. | fe erednâ | : böylece diledik, istedik |
2. | en yubdile-humâ | : onlara (o ikisi için) değiştirmesi |
3. | rabbu-humâ | : onların (o ikisinin) Rab'leri |
4. | hayren | : (daha) hayırlısı |
5. | min-hu | : ondan |
6. | zekâten | : temiz |
7. | ve akrebe | : ve daha yakın |
8. | ruhmen | : merhamet (açısından) |
Diyanet İşleri | : | “Böylece, Rablerinin onlara, bu çocuğun yerine daha hayırlı ve daha merhametli bir çocuk vermesini diledik.” |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Rablerinin onlara, bu çocuğun yerine temizlikte daha ileri, merhametçe daha duygulu bir çocuğu vermesini diledik. |
Adem Uğur | : | (Devam etti:) "Böylece istedik ki, Rableri onun yerine kendilerine, ondan daha temiz ve daha merhametlisini versin." |
Ahmed Hulusi | : | "Böylece istedik ki, Rableri onlara, o çocuktan daha hayırlı, temiz; rahmetine daha yakınını açığa çıkarsın. " |
Ahmet Tekin | : | 'İstedik ki, Rableri, bunun yerine onlara, daha temiz daha merhametli birini versin.' dedi. |
Ahmet Varol | : | Böylece Rablerinin onun yerine kendilerine temizlikte daha hayırlı ve merhamette daha yakın birini vermesini istedik. |
Ali Bulaç | : | Böylece, onlara Rablerinin ondan temiz olmak bakımından daha hayırlısı, merhamet bakımından da daha yakın olanını vermesini diledik." |
Ali Fikri Yavuz | : | İstedik ki, onların Rabbi bu oğlanın yerine, kendilerine temizlikçe daha hayırlısını, merhametçe daha yakınını versin. |
Bekir Sadak | : | Rablerinin o cocuktan daha temiz ve onlara daha cok merhamet eden birini vermesini istedik.» |
Celal Yıldırım | : | Rablarının onun yerine onlara temizlikçe daha hayırlısını, merhametçe de daha yakınını vermesini diledik. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Rablerinin o çocuktan daha temiz ve onlara daha çok merhamet eden birini vermesini istedik.' |
Diyanet Vakfi | : | (Devam etti:) «Böylece istedik ki, Rableri onun yerine kendilerine, ondan daha temiz ve daha merhametlisini versin.» |
Edip Yüksel | : | 'İstedik ki Rab'leri onun yerine kendilerine ondan daha temiz ve merhametli birini versin.' |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | istedik ki kendilerinin rabbı ona bedel bunlara temizlikçe daha hayırlısını ve merhametce daha yakınını versin |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | İstedik ki, Rableri onun yerine kendilerine temizlikçe daha hayırlı ve merhamet bakımından daha yakınını versin. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | «İstedik ki Rabbleri onun yerine kendilerine ondan temizlikçe daha hayırlı ve daha çok merhamet eden birini versin.» |
Fizilal-il Kuran | : | İstedik ki, Rabb'leri onlara o delikanlıdan daha temiz ve daha iyiliksever bir evlat bağışlasın. |
Gültekin Onan | : | "Böylece, onlara rablerinin ondan temiz olmak bakımından daha hayırlısı, merhamet bakımından da daha yakın olanını vermesini diledik." |
Hasan Basri Çantay | : | Diledik ki bunun yerine Rableri kendilerine temizlikçe daha hayırlısını, merhametçe daha yakınını versin». |
Hayrat Neşriyat | : | 'Böylece Rablerinin kendilerine, (günahlardan) temiz olma cihetiyle ondan hayırlısını ve (onlara) merhametçe daha yakınını (o çocuğa) bedel olarak vermesini istedik!' |
İbni Kesir | : | Rabblarının o çocuktan daha temiz ve daha çok merhametli birini vermesini istedik. |
Muhammed Esed | : | (onu öldürürken) Rablerinin o ana babaya onun yerine ondan daha temiz seciyeli ve merhamette ondan daha ileri (başka bir çocuk) vermesini istedik." |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | «Artık biz istedik ki, Rableri onlara ondan temizlikçe daha hayırlısını ve merhametçe daha yakınını bedel olarak versin.» |
Ömer Öngüt | : | “İstedik ki Rableri onlara o çocuktan daha temiz ve daha çok merhametli bir evlât versin. ” |
Şaban Piriş | : | Rab’lerinin ondan daha temiz ve daha merhamete yakın, hayırlı bir evlat vermesini istedik. |
Suat Yıldırım | : | Onların Rabbinin, kendilerine, onun yerine daha temiz, daha hayırlı, merhamette ondan daha hisli bir çocuk ihsan etmesini diledik. |
Süleyman Ateş | : | "İstedik ki Rableri onun yerine onlara ondan daha temiz, daha merhametli (ana babasına iyilik eden) birini versin." |
Tefhim-ul Kuran | : | Böylece, onlara Rablerinin ondan temiz olmak bakımından daha hayırlısı, merhamet bakımından da daha yakın olanını vermesini diledik.» |
Ümit Şimşek | : | 'İstedik ki, o çocuğun yerine, Rableri onlara huyu suyu temiz ve merhametli bir evlât versin. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | "Diledik ki, Rableri onlara o çocuktan temizlikçe daha üstün, merhametçe daha gelişmişini versin." |