Yenişehir Wiki
Advertisement

أَلا إِنَّهُمْ هُمُ الْمُفْسِدُونَ وَلَكِن لاَّ يَشْعُرُونَ

E lâ innehum humul mufsidûne ve lâkin lâ yeş’urûn(yeş’urûne).

1. e lâ : değil mi, (öyle) değil mi
2. inne-hum : muhakkak ki onlar, gerçekten onlar
3. hum : onlar
4. el mufsidûne : fesat çıkaranlar
5. ve : ve
6. lâkin : lâkin, fakat
7. lâ yeş'urûne : (şuurunda) bilincinde olmazlar,


Elmalılı Hamdi Yazır : Ha! Doğrusu bunlar ortalığı ifsat edenlerdir bunlar lâkin şuurları yok farkında değillerdir
Diyanet İşleri : İyi bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir. Fakat farkında değillerdir.
Abdulbaki Gölpınarlı : Bilin ki onlardır fesatçılar ama anlamazlar.
Adem Uğur : Şunu bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir, lâkin anlamazlar.
Ahmed Hulusi : Biline ki, kesinlikle onlar ifsat edenlerdir (olayı olması gerekenden saptıranlar); ne var ki bunun şuurunda değillerdir.
Ahmet Tekin : Aldanmayın, onlar, asıl onlar Allah’ın emrine karşı gelmeleri, isyanları sebebiyle bozguncudurlar. Fakat yaptıklarının farkında değiller.
Ahmet Varol : İyi bilinmelidir ki, asıl bozguncular onlardır ama bunun bilincinde değillerdir.
Ali Bulaç : Bilin ki; gerçekten, asıl fesatçılar bunlardır, ama şuurunda değildirler.
Ali Fikri Yavuz : İyi bilin ki, onlar, ortalığı ifsad edenlerdir. Lâkin şuurları yok, farkında değillerdir.
Bekir Sadak : Iyi bilin ki, asil bozguncular kendileridir, lakin farkinda degillerdir.
Celal Yıldırım : Haberiniz olsun ki, onlar, onlardır ancak fesadçılar, ama farkında değillerdir.
Diyanet İşleri (eski) : İyi bilin ki, asıl bozguncular kendileridir, lakin farkında değillerdir.
Diyanet Vakfi : Şunu bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir, lâkin anlamazlar.
Edip Yüksel : Oysa onlardır asıl bozguncu; farkında bile değiller.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ha! Doğrusu bunlar ortalığı karıştıranlardır. Fakat şuurları olmadığından farkında değillerdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : İyi bilin ki, onlar ortalığı bozanların ta kendileridir, fakat anlamazlar.
Fizilal-il Kuran : İyi bilesiniz ki, onlar bozguncuların ta kendileridir, fakat bunun farkında değildirler...
Gültekin Onan : Oysa asıl bozguncular / fesad çıkarıcılar onlardır; bilincinde (şuurunda) bile değiller.
Hasan Basri Çantay : Gözünü aç, onlar muhakkak ki fesadcıların ta kendileridir. Fakat şuurlarını işletmezler.
Hayrat Neşriyat : Dikkat edin! Şübhesiz ki onlar, müfsidlerin (bozguncuların) ta kendileridir, fakat idrâk etmezler.
İbni Kesir : Bilesin ki onlar, fesadçıların ta kendileridir de bunun farında değiller.
Muhammed Esed : Gerçekte onlar yozlaşmaya ve çürümeye yol açan kimselerdir, ama bunu (kendileri de) idrak etmezler.
Ömer Nasuhi Bilmen : Haberiniz olsun ki müfsid olan şahıslar, onların kendileridir. Fakat bunu anlamazlar.
Ömer Öngüt : İyi bilin ki asıl ortalığı ifsat edenler kendileridir. Lâkin anlamazlar.
Şaban Piriş : İyi bilin ki asıl bozguncular kendileridir, fakat farkında değillerdir.
Suat Yıldırım : Gözünüzü açın, bunlar bozguncuların ta kendileridir, lâkin şuurları yok, farkında değiller.
Süleyman Ateş : İyi bilin ki, onlar bozgunculardır; fakat anlamazlar.
Tefhim-ul Kuran : Haberiniz olsun; gerçekten, asıl fesatçılar bunlardır, ama şuurunda değildirler.
Ümit Şimşek : Dikkat edin, onlar bozguncuların tâ kendisidir; lâkin bunun bilincinde değillerdir.
Yaşar Nuri Öztürk : Dikkat edin, gerçekte onlar, bozgun getirenlerin ta kendileridir de bunun bilincinde olmuyorlar.
Advertisement