وَلَقَدْ نَصَرَكُمُ اللّهُ بِبَدْرٍ وَأَنتُمْ أَذِلَّةٌ فَاتَّقُواْ اللّهَ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ
Ve lekad nasarakumullâhu bi bedrin ve entum ezilleh(ezilletun), fettekûllâhe leallekum teşkurûn(teşkurûne).
1. | ve lekad | : ve andolsun |
2. | nasara-kumu allâhu | : Allah size yardım etti |
3. | bi bedrin | : Bedir'de |
4. | ve entum | : ve siz |
5. | ezilletun | : daha aşağı, daha zayıf |
6. | fe ittekû allâhe | : artık Allah'a karşı takva sahibi olun |
7. | lealle-kum | : umulur ki böylece siz |
8. | teşkurûne | : şükredersiniz |
Hak Dini Kuran Dili | : | Filhakika sizler bir kaç biçare iken Bedirde Allah sizi mahzâ nusratiyle muzaffer buyurdu o halde Allaha korunun ki şükredesiniz |
Diyanet İşleri | : | Andolsun, siz son derece güçsüz iken Allah size Bedir’de yardım etmişti. O hâlde Allah’a karşı gelmekten sakının ki şükretmiş olasınız. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Siz zayıf olduğunuz halde Allah size Bedir'de yardım etmişti, artık siz de Allah'tan sakının da şükredenlerden olun. |
Adem Uğur | : | Andolsun, sizler güçsüz olduğunuz halde Allah, Bedir'de de size yardım etmişti. Öyle ise, Allah'tan sakının ki O'na şükretmiş olasınız. |
Ahmed Hulusi | : | (Gerçekten) siz zayıf ve çaresiz bir hâldeyken, Allâh size Bedir'de zafer verdi. O hâlde Allâh'tan korunun ki böylece değerlendirenlerden olasınız. |
Ahmet Tekin | : | Andolsun, sizler güçsüzken, Allah size Bedir’de yardım etti. Öyleyse Allah’a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp, azaptan korunun ki, şükretmiş olasınız. |
Ahmet Varol | : | Şüphesiz Bedir'de siz güçsüz durumda iken Allah sizi zafere ulaştırdı. Allah'a karşı gelmekten sakının ki şükretmiş olasınız. |
Ali Bulaç | : | Andolsun, siz güçsüz iken Allah size Bedir'de yardımıyla zafer verdi. Şu halde Allah'tan sakının, O'na şükredebilesiniz. |
Ali Fikri Yavuz | : | Bedir savaşında düşmana nisbetle daha az ve zayıf olduğunuz halde, Allah size kesin zaferi verdi. Allah’dan korkun (ve münafıkların kaçışından kederlenmeyin) tâ ki şükretmiş olasınız. |
Bekir Sadak | : | And olsun ki, siz duskun bir durumda iken, Bedir'de, Allah size yardim etmisti; Allah'tan sakinin ki sukredebilesiniz. |
Celal Yıldırım | : | And olsun ki siz Bedir gününde (sayı ve silah bakımından) daha aşağı bir durumda iken, Allah size yardım etmişti. O halde Allah'tan saygı ile korkun (itaatsizlikten sakının) ki şükretmiş olasınız. |
Diyanet İşleri (eski) | : | And olsun ki, siz düşkün bir durumda iken, Bedir'de, Allah size yardım etmişti; Allah'tan sakının ki şükredebilesiniz. |
Diyanet Vakfi | : | Andolsun, sizler güçsüz olduğunuz halde Allah, Bedir'de de size yardım etmişti. Öyle ise, Allah'tan sakının ki O'na şükretmiş olasınız. |
Edip Yüksel | : | Nitekim siz zayıf durumda iken, Bedir'de, ALLAH size yardım edip zafere ulaştırdı. Teşekkürünüzü belirtmek için ALLAH'ı dinlemelisiniz |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Gerçek şu ki, sizler çaresiz birkaç kişi iken Allah, size Bedir'de sırf yardımı ile zafer verdi. O halde Allah'tan korkun ki, şükretmiş olasınız. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Andolsun, sizler güçsüz olduğunuz halde Allah size Bedir'de yardım etmişti. Allah'tan sakının ki, O'na şükretmiş olasınız. |
Fizilal-il Kuran | : | Nitekim Bedir'de Allah sizi zafere ulaştırdı, oysa siz zayıftınız. O halde Allah'tan korkunuz, O'na şükretmiş olasınız. |
Gültekin Onan | : | Andolsun, siz güçsüz iken Tanrı size Bedir'de yardımıyla zafer verdi. Şu halde Tanrı'dan sakının, O'na şükredebilesiniz. |
Hasan Basri Çantay | : | Andolsun ki siz (adedce, silâhça, binekçe düşmandan daha) zâîf ve dûn iken Allah size «Bedir» de kafi bir zafer verdi. Allahdan sakının, tâki şükretmiş olasınız. |
Hayrat Neşriyat | : | Buna rağmen, siz (daha) zayıf olduğunuz hâlde, Allah Bedir’de size (zafer vererek)şübhesiz yardım etmişti. Öyle ise Allah’dan sakının, tâ ki şükredesiniz. |
İbni Kesir | : | Andolsun ki siz, düşkün bir durumda iken Bedir'de Allah size kat'i bir zafer vermişti. Allah'tan korkun ki şükretmiş olasınız. |
Muhammed Esed | : | Zira, siz son derece zayıfken Allah, Bedir'de size yardım etmişti. O halde Allah'a karşı sorumluluk bilinci duyun ki şükredenlerden olasınız. |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Ve şüphe yok ki, siz kuvvetsiz bir halde iken Allah Teâlâ size Bedir'de yardım etti, artık Allah Teâlâ'dan korkunuz, tâ ki şükreder olasınız. |
Ömer Öngüt | : | Andolsun ki siz güçsüz olduğunuz bir durumda iken Bedir'de Allah size yardım etmişti. O halde Allah'tan korkun ki, şükretmiş olasınız. |
Şaban Piriş | : | Allah, size Bedir’de daha zayıf olduğunuz halde yardım etmişti. O halde Allah’tan korkun ki, şükredesiniz. |
Suat Yıldırım | : | Gerçekten, sizler birkaç biçare iken, Bedir’de Allah size yardım etmişti. O halde Allah’a karşı gelmekten sakının ki şükretmiş olasınız! |
Süleyman Ateş | : | (Allâh mü'minlere yardım eder). Nitekim Allâh, zayıf durumda bulunduğunuz Bedir'de de size yardım etmişti. O halde Allah'tan korkun ki, şükredesiniz. |
Tefhim-ul Kuran | : | Andolsun, siz güçsüz iken Allah size Bedir'de yardımıyla zafer verdi. Şu halde Allah'tan korkup sakının, O'na şükredebilesiniz. |
Ümit Şimşek | : | Nitekim Bedir'de siz zayıf durumda olduğunuz halde Allah size yardım etmişti. Öyleyse Allah'a karşı gelmekten sakının ki, şükretmiş olasınız. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Yemin olsun ki, ezik-boynu bükük olduğunuz bir sırada Allah size Bedir'de de yardım etmişti. O halde Allah'tan korkun ki, şükredebilesiniz. |