إِنَّا أَنزَلْنَا إِلَيْكَ الْكِتَابَ بِالْحَقِّ فَاعْبُدِ اللَّهَ مُخْلِصًا لَّهُ الدِّينَ
İnnâ enzelnâ ileykel kitâbe bil hakkı fa’budillâhe muhlisan lehud dîn(dine).
1. | innâ | : muhakkak biz |
2. | enzelnâ | : biz indirdik |
3. | ileyke | : sana |
4. | el kitâbe | : kitap |
5. | bi el hakkı | : hak ile |
6. | fa'budi allâhe (fe u'budi) | : öyleyse Allah'a kul ol |
7. | muhlisan | : muhlis olarak, halis kılarak |
8. | lehu | : ona |
9. | ed dine | : dîn |
İmam İskender Ali Mihr | : | Muhakkak ki Biz, bu Kitab'ı sana hak ile indirdik. Öyleyse dîni O'na halis kılarak (muhlis olarak) Allah'a kul ol! |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Şüphe yok ki biz, o kitabı gerçek olarak indirdik sana, artık sen de, onun dininde bütün özünü ona bağla da ona kulluk et yalnız. |
Abdullah Parlıyan | : | Ey peygamber! Biz sana bu kitabı değişmez bir gerçek olarak indirdik, artık sen de O'nun dini üzerinde yaşayarak bütün özünü O'na bağla ve yalnızca O'na kulluk et. |
Adem Uğur | : | (Resûlüm!) Şüphesiz ki Kitab'ı sana hak olarak indirdik. O halde sen de dini Allah'a has kılarak (ihlâs ile) kulluk et. |
Ahmed Hulusi | : | Muhakkak ki biz sana O BİLGİyi Hak olarak (hakikatin olan Esmâ boyutundan açığa çıkardık) inzâl ettik! O hâlde Din'i, (varlıktaki sistem ve düzenin mutlak hâkimi - hükümranı olarak) Allâh'a kulluğunun farkındalığıyla yaşa! |
Ahmet Tekin | : | Biz bu kitabı, sana, gerekçeli, hikmete dayalı, toplumda hakça düzeni gerçekleştirmen için indirdik. O halde, Allah’ın dinini ve düzenini içtenlikle benimseyerek, samimiyetle ümmetin içinde uygulayıp Allah’ı ilâh tanı, candan müslüman olarak Allah’a teslim ol, saygıyla Allah’a kulluk ve ibadet et, Allah’ın şeriatına bağlan, Allah’a boyun eğ. |
Ahmet Varol | : | Şüphesiz biz sana Kitab'ı hak olarak indirdik. O halde dini yalnız O'na halis kılarak Allah'a ibadet et. |
Ali Bulaç | : | Şüphesiz, sana bu Kitabı hak ile indirdik; öyleyse sen de dini yalnızca O'na halis kılarak Allah'a ibadet et. |
Ali Fikri Yavuz | : | (Ey Rasûlüm), emin ol ki, biz sana bu Kitab’ı hak olarak indirdik. O halde sen de, Allah’a ibadette, O’na ihlâs ile kulluk et. |
Bayraktar Bayraklı | : | Bizim bu kitabı sana gerçek olarak indirdiğimizde şüphe yoktur. O halde sen de dini Allah'a has kılarak O'na kulluk et. |
Bekir Sadak | : | Biz sana Kitap'i gercekle indirdik. Oyle ise dini Allah icin halis kilarak O'na kulluk et. |
Celal Yıldırım | : | Şüphesiz biz sana bu Kitab'ı hakk ile indirdik. O halde dini (ve dindarlığı) Allah'a hâlis kılıp samimiyetle ibâdete devam et. |
Cemal Külünkoğlu | : | (Ey Resulüm!) Şüphe yok ki biz, o Kitab'ı sana hak olarak indirdik. O halde sen de dini Allah'a has kılarak O'na kulluk et! |
Diyanet İşleri (eski) | : | Biz sana Kitap'ı gerçekle indirdik. Öyle ise dini Allah için halis kılarak O'na kulluk et. |
Diyanet Vakfi | : | (Resûlüm!) Şüphesiz ki Kitab'ı sana hak olarak indirdik. O halde sen de dini Allah'a has kılarak (ihlâs ile) kulluk et. |
Edip Yüksel | : | Biz bu kitabı sana gerçekle indirdik, öyleyse ALLAH'a kulluk et; dinini sadece O'na has kılarak... |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Emin ol biz sana kitabı hakkıyle indirdik onun için Allaha öyle ıbadet ve kulluk et ki dini ona halîs kılarak |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Emin ol, Biz sana kitabı hakkıyla indirdik. Onun için dini yalnız O'na halis kılarak Allah'a ibadet ve kulluk et! |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Emin ol, biz sana kitabı hakkıyla indirdik. Onun için dini yalnız kendisine halis kılarak Allah'a ibadet ve kulluk et. |
Fizilal-il Kuran | : | Ey Muhammed! Şüphesiz ki, Kitab'ı sana hak olarak indirdik. O halde sen de dini Allah'a has kılarak ihlas ile kulluk et. |
Gültekin Onan | : | Şüphesiz, sana bu Kitabı hak ile indirdik; öyleyse sen de dini yalnızca O'na halis kılarak Tanrı'ya ibadet et. |
Hasan Basri Çantay | : | (Habîbim) şübhesiz ki biz o kitabı sana hak olarak indirdik. O halde Allaha, dînde Ona ihlâs edici olarak, ibâdet et. |
Hayrat Neşriyat | : | Şübhesiz ki biz, sana bu Kitâb’ı hak ile indirdik; öyle ise (sen de) dinde O’na (karşı)ihlâslı (samîmî) bir kimse olarak Allah’a kulluk et! |
İbni Kesir | : | Şüphesiz ki Biz, kitabı sana, hak olarak indirdik. Öyleyse dini Allah için tahsis ederek O'na ibadet et. |
Kadri Çelik | : | Hiç şüphesiz biz sana bu kitabı hak ile indirdik; öyleyse sen de dini yalnızca O'na halis kılarak Allah'a ibadet et. |
Muhammed Esed | : | hakikati ortaya koyan bu vahyi sana indiren Biziz. Öyleyse içten bir inançla Allah'a bağlanarak yalnız O'na kulluk et! |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Şüphe yok ki, Biz sana kitabı hak olarak indirdik. O halde Allah'a, dini onun için halisane tahsis ederek ibadet eyle. |
Ömer Öngüt | : | Şüphesiz ki biz Kitab'ı sana hak olarak indirdik. Öyle ise sen de dini Allah'a has kılarak ihlâs ile kulluk et. |
Şaban Piriş | : | Biz, sana kitabı hak olarak indirdik. Öyleyse, dini ona tahsis ederek Allah’a kulluk et! |
Suat Yıldırım | : | Biz sana kitabı gerçeğin ta kendisi olarak indirdik. O halde sen de yalnız Allah’a ibadet et! |
Süleyman Ateş | : | Biz bu Kitabı sana hak ile indirdik; sen dini yalnız Allâh'a halis kılarak O'na kulluk et. |
Tefhim-ul Kuran | : | Hiç şüphesiz, biz sana bu Kitabı hak ile indirdik; öyleyse sen de dini yalnızca O'na halis kılarak Allah'a ibadet et. |
Ümit Şimşek | : | Biz sana kitabı hak ile indirdik; sen de saf bir inançla Ona yönelerek yalnız Allah'a kulluk et. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Emin ol, bu Kitap'ı biz sana hak olarak indirdik. O halde, dini yalnız Allah'a özgüleyerek O'na kulluk/ibadet et! |