Yenişehir Wiki
Advertisement


يَوْمَ نَبْطِشُ الْبَطْشَةَ الْكُبْرَى إِنَّا مُنتَقِمُونَ

Yevme nebtışul batşetel kubrâ innâ muntekimûn(muntekimûne).


1. yevme : gün
2. nebtişu : yakalayacağız
3. el batşete : şiddetle yakalama
4. el kubrâ : büyük
5. innâ : muhakkak ki biz
6. muntekimûne : intikam alacak olanlar


Diyanet İşleri : Onları o en şiddetli yakalayışla yakalayacağımız günü hatırla. Şüphesiz biz öcümüzü alırız.
Abdulbaki Gölpınarlı : O gün pek şiddetli bir sûrette tutar, cezâlandırırız, şüphe yok ki öç alırız biz.
Adem Uğur : Fakat biz büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, kesinlikle intikamımızı alırız.
Ahmed Hulusi : O süreçte (semânın apaçık bir duman olarak geldiğinde) en büyük yakalayışla yakalarız. . . Muhakkak ki biz yapılan suçların sonuçlarını yaşatanız!
Ahmet Tekin : Biz, büyük bir güçle, şiddetle sıkarak yakalayacağımız gün, kesinlikle lâyık olduğunuz cezayı veririz.
Ahmet Varol : Ancak şiddetli bir yakalama ile yakaladığımız gün elbette biz intikam alırız.
Ali Bulaç : Büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, elbette biz intikam alacağız.
Ali Fikri Yavuz : (Kıyamette veya Bedir’de onları) büyük bir şiddetle kavrıyacağımız gün, şüphesiz biz intikam alırız.
Bekir Sadak : Onlari carptikca carpacagimiz gun ocumuzu suphesiz aliriz.
Celal Yıldırım : Büyük bir hışımla yakalayıp sıkacağımız gün, elbette intikam alacağız.
Diyanet İşleri (eski) : Onları çarptıkça çarpacağımız gün öcümüzü şüphesiz alırız.
Diyanet Vakfi : Fakat biz büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, kesinlikle intikamımızı alırız.
Edip Yüksel : Asıl o büyük yakalama ile yakaladığımızda öc alırız.
Elmalılı Hamdi Yazır : Amma o büyük satvetle sıkıvereceğimiz gün her halde biz intikam alacağız
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ama (kendilerini) o büyük şiddetle sıkıvereceğimiz gün, muhakkak Biz intikam alacağız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Biz o büyük şiddetle çarptığımız gün mutlaka intikamımızı alırız.
Fizilal-il Kuran : O gün büyük bir şiddetle çarparız; zira Biz öç alıcıyız!
Gültekin Onan : Büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, elbette biz intikam alacağız.
Hasan Basri Çantay : Çok büyük bir şiddet ve satvetle (kendilerini) çarpacağımız gün muhakkak ki biz (onlardan) intikaam alıcılarız.
Hayrat Neşriyat : (Fakat) o pek büyük şiddetli tutuşla (kendilerini) yakalayacağımız gün, muhakkak biz, (onlardan) intikam alıcılarız.
İbni Kesir : Onları çarptıkça çarpacağımız gün; şüphesiz intikam alırız.
Muhammed Esed : (bütün günahkarları) şiddetli bir hamle ile kuşatacağımız Gün, (sizden de) intikamımızı mutlaka alacağız!
Ömer Nasuhi Bilmen : (16-17) Pek şiddetli, satvetli bir tutuşla tutacağımız gün şüphe yok ki, Biz intikam alıcılarız. Andolsun ki, onlardan evvel Fir'avun'un kavmini bir imtihana tâbi tuttuk ve onlara kerîm bir peygamber gelmişti.
Ömer Öngüt : Fakat biz büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün intikam alacağız.
Şaban Piriş : Büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, elbette intikam alacağız.
Suat Yıldırım : Ama o müthiş satvetle kendilerini yakalayacağımız gün, onlardan tam intikam alırız.
Süleyman Ateş : O gün büyük vuruşla vururuz; zira biz öç alıcıyız!
Tefhim-ul Kuran : Büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, elbette biz intikam alacağız.
Ümit Şimşek : O büyük çarpışla onları yakaladığımız gün intikam almış oluruz.
Yaşar Nuri Öztürk : Gün gelir, en büyük vuruşla vururuz biz. Şu bir gerçek ki, intikam da alırız biz!
Advertisement