Yenişehir Wiki
Advertisement

فَأَوْجَسَ مِنْهُمْ خِيفَةً قَالُوا لَا تَخَفْ وَبَشَّرُوهُ بِغُلَامٍ عَلِيمٍ

Fe evcese minhum hîfeh(hîfeten), kâlû lâ tehaf, ve beşşerûhu bi gulâmin alîm(alîmin).


1. fe : fakat
2. evcese : hissetti
3. min-hum : onlardan
4. hîfeten : korku
5. kâlû : dediler
6. lâ tehaf : korkma
7. ve beşşerû-hu : ve onu müjdelediler
8. bi gulâmin : erkek çocuk ile
9. alîmin : alîm, bilgi sahibi, bilgin
Diyanet İşleri : (Yemediklerini görünce) onlardan İbrahim’in içine bir korku düştü. Onlar, “korkma” dediler ve onu bilgin bir oğul ile müjdelediler.
Abdulbaki Gölpınarlı : Derken onlardan, içine bir korkudur düşmüştü de korkma demişlerdi, ve ona, bilgi sâhibi bir oğlu olacağını müjdelemişlerdi.
Adem Uğur : Derken onlardan korkmaya başladı. "Korkma" dediler ve ona bilgin bir oğlan çocuğu müjdelediler.
Ahmed Hulusi : (Yemediklerini görünce İbrahim'in içine) onlardan bir korku düştü! "Korkma" dediler ve Onu Aliym bir erkek çocuk ile müjdelediler.
Ahmet Tekin : Derken, İbrâhim, onlardan dolayı içinde korkulacak bir hal olduğunu hissetti. Onlar:
'Korkma!' dediler. İbrâhim’e bilge bir oğul müjdelediler.
Ahmet Varol : Bunun üzerine onlardan dolayı içine bir korku düştü. 'Korkma' dediler ve onu bilgin bir oğlanla müjdelediler.
Ali Bulaç : (Onlar yemeyince) Bunun üzerine içine bir tür korku düştü. "Korkma" dediler ve ona bilgin bir erkek çocuk müjdesini verdiler.
Ali Fikri Yavuz : O vakit onlardan (İbrahim’in) içine bir korku düştü. Onlar: “korkma!” dediler ve onu çok bilgin bir oğul ile müjdelediler.
Bekir Sadak : (Yemediklerini gorunce) onlardan endiseye dustu; «Korkma» dediler ve ona bilgin bir ogul sahibi olacagini mujdelediler.
Celal Yıldırım : (Yemediklerini görünce) onlardan içinde bir korku ve endişe doğdu. Onlar, ona ; «korkma» dediler ve onu bilgili (olacak) bir oğul ile müjdelediler
Diyanet İşleri (eski) : (Yemediklerini görünce) onlardan endişeye düştü; 'Korkma' dediler ve ona bilgin bir oğul sahibi olacağını müjdelediler.
Diyanet Vakfi : Derken onlardan korkmaya başladı. «Korkma» dediler ve ona bilgin bir oğlan çocuğu müjdelediler.
Edip Yüksel : Onlardan bir korku duydu. Bunun üzerine onlar, 'Korkma' dediler ve ona bilgin bir oğul müjdelediler.
Elmalılı Hamdi Yazır : O vakıt onlardan içine bir korku düştü. Korkma dediler ve kendisine alîm bir oğlan tebşir ettiler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlardan ötürü içine bir korku düştü. «Korkma!» dediler ve kendisine bilgili bir oğlan müjdelediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Yemediklerini görünce onlardan içine bir korku düştü. Onlar İbrahim'e: «Korkma!» dediler ve onu çok bilgili bir oğul ile müjdelediler.
Fizilal-il Kuran : Yemediklerini görünce içine bir korku düştü. «Korkma» dediler ve ona bilgin bir oğlan çocuğu müjdelediler.
Gültekin Onan : (Onlar yemeyince) Bunun üzerine içine bir tür korku düştü. "Korkma" dediler ve ona bilgin bir erkek çocuk müjdesini verdiler.
Hasan Basri Çantay : Derken içine onlardan gizli bir korku çökdü. «Korkma» dediler ve onu çok bilgin bir oğulla müjdelediler.
Hayrat Neşriyat : (Yemediklerini görünce,) onlardan dolayı içine bir korku düştü. (Onlar:) 'Korkma!' dediler. Ve onu çok âlim bir oğul (olacak İshâk) ile müjdelediler!
İbni Kesir : Derken onlardan endişeye düşmüştü. Korkma; demişler ve onu bilgin bir oğulla müjdelemişlerdi.
Muhammed Esed : (İbrahim, misafirlerin yemediklerini görünce,) onlardan endişeye kapıldı; (ama) onlar: "Korkma!" dediler ve derin bilgi ile donatılan bir erkek çocuk (sahibi olacağı) müjdesini verdiler.
Ömer Nasuhi Bilmen : (28-29) O vakit onlardan kalbinde bir korku gizlendi. Dediler ki: «Korkma!» ve O'nu bir bilgin oğul ile müjdelediler. Bunun üzerine zevcesi bir sayha içinde yüzünü döndü de elini yüzüne çarpıverdi ve dedi ki: «Kısır bir koca kadın!»
Ömer Öngüt : Onlardan ötürü içine bir korku düştü. "Korkma!" dediler ve ona bilgin bir oğlan çocuğu müjdelediler.
Şaban Piriş : Onlardan dolayı içine bir korku düştü. -Korkma, dediler. Ona bilgin bir erkek çocuğu müjdelediler.
Suat Yıldırım : O sırada onlardan yana içine bir korku düştü. "Korkma!" dediler ve ona büyüdüğünde âlim olacak bir çocuklarının dünyaya geleceğini müjdelediler.
Süleyman Ateş : (Yemediklerini görünce) Onlardan içine bir korku düşürdü. "Korkma" dediler ve ona bilgin bir oğlan çocuğu müjdelediler.
Tefhim-ul Kuran : (Onlar yemeyince) Bunun üzerine onlardan içine bir tür korku düştü. «Korkma» dediler ve ona bilgin bir erkek çocuk müjdesini verdiler.
Ümit Şimşek : Sonra içine bir korku düştü. 'Korkma' dediler ve onu bilge bir oğulla müjdelediler.
Yaşar Nuri Öztürk : O arada, içine bunlardan bir kuşku düştü. "Korkma!" dediler. Ve ona bilgin bir oğlan müjdelediler.
Advertisement