فَدَعَا رَبَّهُ أَنِّي مَغْلُوبٌ فَانتَصِرْ
Fe deâ rabbehû ennî maglûbun fentasır.
1. | fe | : sonunda |
2. | deâ | : dua etti |
3. | rabbe-hû | : Rabbine |
4. | ennî | : muhakkak ben |
5. | maglûbun | : mağlup olanım |
6. | fe intasir | : öyleyse intikam al |
İmam İskender Ali Mihr | : | Sonunda, Rabbine dua etti: “Muhakkak ki ben, mağlûp olanım. Öyleyse intikam al.” |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Derken Rabbine duâ etti: Şüphe yok ki altoldum ben, artık sen yardım et bana. |
Abdullah Parlıyan | : | Bunun üzerine Nuh Rabbine: “Doğrusu ben yenik düştüm, bana yardım et” diye dua etti. |
Adem Uğur | : | Bunun üzerine, Rabbine: Ben yenik düştüm, bana yardım et! diyerek yalvardı. |
Ahmed Hulusi | : | Nihayet (Nuh da) Rabbine: "Gerçek ki ben mağlup oldum; bana yardım et" diye dua etti. |
Ahmet Tekin | : | Bunun üzerine Nuh Rabbine:
'Ben yenik düştüm, bana yardım et, bana yaptıklarından dolayı onları cezalandır.' diye dua etti. |
Ahmet Varol | : | Bunun üzerine o da: 'Ben yenik düştüm, yardım et!' diye Rabbine dua etti. |
Ali Bulaç | : | Sonunda Rabbine dua etti: "Gerçekten ben, yenik düşmüş durumdayım. Artık Sen (bu kafir toplumdan) intikam al." |
Ali Fikri Yavuz | : | Nihayet o da, Rabbine şöyle dua etti: “- Ben mağlûbum, benim için onlardan intikam al.” |
Bayraktar Bayraklı | : | Bunun üzerine Rabbine, “Ben yenik düştüm, bana yardım et!” diyerek yalvardı. |
Bekir Sadak | : | O da: «Ben yenildim, bana yardim et» diye Rabbine yalvarmisti. |
Celal Yıldırım | : | O da Rabbına yalvarıp, «yenilgiye uğradım, bana yardım et!» diye duâ etti. |
Cemal Külünkoğlu | : | O da Rabbine: “Ey Rabbim! Ben yenilgiye uğradım, yardım et!” diye dua etti. |
Diyanet İşleri (eski) | : | O da: 'Ben yenildim, bana yardım et' diye Rabbine yalvarmıştı. |
Diyanet Vakfi | : | Bunun üzerine, Rabbine: Ben yenik düştüm, bana yardım et! diyerek yalvardı. |
Edip Yüksel | : | Rabbini çağırdı, 'Ben yenildim; bana yardım et.' |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | O da nihayet rabbına duâ etti, ben dedi, mağlûbum, hemen nusratını ver |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | O da sonunda Rabbine dua etti: «Ben yenik düştüm, bana yardım et!» dedi. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Bunun üzerine Rabbine: «Ben yenik düştüm, bana yardım et!» diyerek yalvardı. |
Fizilal-il Kuran | : | O da «Ben yenik düştüm, yardım et bana» diye Rabb'ine dua etti. |
Gültekin Onan | : | Sonunda rabbine dua etti: "Gerçekten ben, yenik düşmüş durumdayım. Artık sen (bu kafir toplumdan) intikam al." |
Hasan Basri Çantay | : | Nihayet, o da Rabbine «Ben hakıykaten mağlûbum. Artık (benim) intikaam (ımı) sen al» diye düâ etdi. |
Hayrat Neşriyat | : | Bunun üzerine Rabbisine: 'Gerçekten ben mağlûbum (bu müşriklere karşı çâresizim); artık (bana) yardım et!' diye yalvardı. |
İbni Kesir | : | O da Rabbına yalvarmış: Ben; yenildim, bana yardım et, demişti. |
Kadri Çelik | : | Sonunda Rabbine dua etti: “Gerçekten ben yenik düşmüş durumdayım. Artık sen intikam al.” |
Muhammed Esed | : | Bunun üzerine (Nuh,) Rabbine: "Doğrusu ben yenik düştüm, artık Sen gel ve bana yardım et!" şeklinde yalvardı. |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | (9-10) Bunlardan evvel Nûh kavmi tekzîp etti. Artık kulumuzu yalancı sandılar ve «Mecnûn,» dediler ve (risâletini tebliğden) vazgeçirilmiş idi. O da Rabbisine dua etti. «Şüphe yok ki, ben mağlubum, artık intikam al!» (diye niyazda bulundu). |
Ömer Öngüt | : | Bunun üzerine Rabbine: "Ben yenik düştüm, bana yardım et!" diye yalvarmıştı. |
Şaban Piriş | : | O da: -Ben, yenildim, bana yardım et, diye Rabb’ine dua etti. |
Suat Yıldırım | : | O da: "Ya Rabbî, ben mağlubum, artık Sen bana yardım et!" dedi. |
Süleyman Ateş | : | Bunun üzerine Rabbine: "Ben yenik düştüm, yardım et!" diye yalvardı. |
Tefhim-ul Kuran | : | Sonunda Rabbine dua etti: «Gerçekten ben, yenik düşmüş durumdayım. Artık sen intikam al.» |
Ümit Şimşek | : | Nuh 'Mağlûp düştüm, yardım et' diye Rabbine yakardı. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Bunun üzerine yakardı Rabbine, "Yenilgiye uğradım işte, yardım et!" diye... |