وَإِنَّ لَكَ لَأَجْرًا غَيْرَ مَمْنُونٍ
Ve inne leke le ecren gayre memnûn(memnûnin).
1. | ve inne | : ve muhakkak ki |
2. | leke | : senin, senin için |
3. | le | : mutlaka, elbette |
4. | ecren | : ecir, mükâfat |
5. | gayre | : olmayan, |
6. | memnûnin | : kesilen, devam etmeyen |
Muhammed Hamdi Yazır | : | Ve tükenmez bir ecir var muhakkak senin için |
Diyanet İşleri | : | Şüphesiz sana tükenmez bir mükâfat vardır. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Ve sana, tükenmez, minnetsiz bir mükâfat var. |
Adem Uğur | : | Hiç şüphesiz senin için bitip tükenmeyen bir mükâfat vardır. |
Ahmed Hulusi | : | Muhakkak ki senin için ardı kesilmeyen bir mükâfat vardır. |
Ahmet Tekin | : | Sana, sadece sana, elbette bitmez tükenmez mükâfatlar vardır. |
Ahmet Varol | : | Senin için kesintisiz bir ecir vardır. |
Ali Bulaç | : | Gerçekten senin için kesintisi olmayan bir ecir vardır. |
Ali Fikri Yavuz | : | Ve muhakkak sana tükenmez bir sevap var... |
Bekir Sadak | : | Dogrusu sana kesintisiz bir ecir vardir. |
Celal Yıldırım | : | Şüphesiz ki senin için ardı arkası kesilmez bir ecir vardır. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Doğrusu sana kesintisiz bir ecir vardır. |
Diyanet Vakfi | : | Hiç şüphesiz senin için bitip tükenmeyen bir mükâfat vardır. |
Edip Yüksel | : | Senin için kesintisiz bir ödül vardır. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Ve tükenmez bir ecir var muhakkak senin için |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Ve muhakkak senin için tükenmez bir mükafat var. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Kuşkusuz senin için tükenmez bir ecir var. |
Fizilal-il Kuran | : | Senin için kesintisiz bir mükafat vardır. |
Gültekin Onan | : | Gerçekten senin için kesintisi olmayan bir ecir vardır. |
Hasan Basri Çantay | : | Senin için muhakkak ve muhakkak tükenmeyen bir mükâfat vardır. |
Hayrat Neşriyat | : | Hem şübhesiz ki senin için, elbette kesintiye uğramayacak olan bir mükâfât vardır. |
İbni Kesir | : | Doğrusu senin için tükenmeyen bir mükafat vardır. |
Muhammed Esed | : | Ve senin için kesintisiz bir ödül vardır; |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Ve şüphe yok ki senin için bir tükenmez mükâfaat vardır. |
Ömer Öngüt | : | Senin için tükenmeyen bir mükâfat var. |
Şaban Piriş | : | Senin için sonsuz bir ecir vardır. |
Suat Yıldırım | : | Hem senin ecrin, mükâfatın hiç kesilmez! |
Süleyman Ateş | : | Senin için kesintisiz bir mükâfât vardır. |
Tefhim-ul Kuran | : | Gerçekten senin için kesintisi olmayan bir ecir vardır. |
Ümit Şimşek | : | Senin için ardı arkası kesilmeyecek bir ödül vardır. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Senin için kesintisiz bir ödül var. |