Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
(Aynı kullanıcının aradaki diğer 3 değişikliği gösterilmiyor) | |||
2. satır: | 2. satır: | ||
| önceki= [[7/9]] |
| önceki= [[7/9]] |
||
| sonraki= [[7/11]] |
| sonraki= [[7/11]] |
||
− | | başlık=[[ |
+ | | başlık=[[Araf Suresi]] |
| bölüm= |
| bölüm= |
||
| yazar=Kuran-ı Kerim |
| yazar=Kuran-ı Kerim |
||
25. satır: | 25. satır: | ||
10. teşkurûne : şükrediyorsunuz |
10. teşkurûne : şükrediyorsunuz |
||
== Abdülbaki Gölpınarlı == |
== Abdülbaki Gölpınarlı == |
||
⚫ | |||
− | |||
− | |||
== Ali Bulaç Meali == |
== Ali Bulaç Meali == |
||
⚫ | |||
− | |||
== Ahmet Varol Meali == |
== Ahmet Varol Meali == |
||
⚫ | |||
− | |||
== Diyanet İşleri Meali(Eski) == |
== Diyanet İşleri Meali(Eski) == |
||
⚫ | |||
− | |||
== Diyanet İşleri Meali(Yeni) == |
== Diyanet İşleri Meali(Yeni) == |
||
⚫ | |||
− | |||
− | |||
== Diyanet Vakfı Meali == |
== Diyanet Vakfı Meali == |
||
⚫ | |||
− | |||
== Edip Yüksel Meali == |
== Edip Yüksel Meali == |
||
⚫ | |||
− | |||
− | |||
− | |||
== Elmalılı Hamdi Yazır (sadeleştirilmiş metin) == |
== Elmalılı Hamdi Yazır (sadeleştirilmiş metin) == |
||
⚫ | |||
− | |||
== Elmalılı Meali (Orjinal) == |
== Elmalılı Meali (Orjinal) == |
||
⚫ | |||
− | |||
== Ömer Nasuhi Bilmen == |
== Ömer Nasuhi Bilmen == |
||
− | + | Andolsun ki, sizi yerde yerleştirdik ve size orada birçok maişet vasıtaları vücuda getirdik, siz ise pek az şükredersiniz. |
|
⚫ | |||
⚫ | |||
⚫ | |||
⚫ | |||
− | Bekir Sadak : Sizi yeryuzunde yerlestirdik ve orada size gecimlikler yarattik. Oyleyken pek az sukrediyorsunuz. * |
||
− | Celal Yıldırım : And olsun ki, sizi yeryüzüne yerleştirdik ve orada sizin için geçim yollarını yaratıp düzenledik. Ne de az şükrediyorsunuz! |
||
⚫ | |||
⚫ | |||
⚫ | |||
⚫ | |||
⚫ | |||
⚫ | |||
− | Fizilal-il Kuran : Size yeryüzünde yurt sağladık, orada size çeşitli geçim kaynakları bağışladık. Ne kadar az şükrediyorsunuz! |
||
⚫ | |||
− | Hasan Basri Çantay : Andolsun, sizi yer (yüzün) de yerleşdirmişiz, size orada bir çok geçim vasıtaları yaratmışızdır. Ne az şükredersiniz! |
||
− | İbni Kesir : Andolsun ki; sizi, yeryüzüne yerleştirdik. Ve size orada geçimlikler yarattık. Ne de az şükrediyorsunuz. |
||
⚫ | |||
− | Ömer Nasuhi Bilmen : Andolsun ki, sizi yerde yerleştirdik ve size orada birçok maişet vasıtaları vücuda getirdik, siz ise pek az şükredersiniz. |
||
⚫ | |||
⚫ | |||
− | Süleyman Ateş : Doğrusu biz sizi yeryüzünde yerleştirdik, orada size geçimlikler verdik; ne kadar da az şükrediyorsunuz! |
||
− | Tefhim-ul Kuran : Andolsun, sizi yeryüzünde 'yerleşik kıldık' ve orda size geçimlikler yarattık. Ne de az şükrediyorsunuz? |
||
− | Ümit Şimşek : Biz sizi yeryüzünde yerleştirip orada sizin için geçim vasıtaları yarattık. Oysa siz pek az şükrediyorsunuz. |
||
⚫ | |||
− | |||
== Muhammed Esed == |
== Muhammed Esed == |
||
⚫ | |||
− | |||
− | + | == Suat Yıldırım == |
|
⚫ | |||
− | |||
== Süleyman Ateş Meali == |
== Süleyman Ateş Meali == |
||
⚫ | |||
== Şaban Piriş Meali == |
== Şaban Piriş Meali == |
||
⚫ | |||
− | |||
− | |||
== Ümit Şimşek Meali == |
== Ümit Şimşek Meali == |
||
⚫ | |||
− | |||
== Yaşar Nuri Öztürk == |
== Yaşar Nuri Öztürk == |
||
⚫ | |||
− | |||
+ | |||
== Yusuf Ali (English) == |
== Yusuf Ali (English) == |
||
+ | It is We Who have placed you with authority on earth, and provided you therein with means for the fulfilment of your life:(995) small are the thanks that ye give! * |
||
− | |||
== M. Pickthall (English) == |
== M. Pickthall (English) == |
||
+ | And We have given you (mankind) power in the earth, and appointed for you therein a livelihood. Little give ye thanks! |
||
− | |||
== Elmalı tefsiri (sadeleştirilmiş) == |
== Elmalı tefsiri (sadeleştirilmiş) == |
||
113. satır: | 85. satır: | ||
== Muhammed Esed Tefsiri == |
== Muhammed Esed Tefsiri == |
||
+ | EVET, [ey insanlar], sizi yeryüzüne gerçekten [bolluk içinde] yerleştirdik ve size orada geçiminizi sağlayacak şeyler verdik: [Hal böyleyken] ne kadar az şükrediyorsunuz! |
||
− | |||
15.19, 28 Temmuz 2010 itibarı ile sayfanın şu anki hâli
7/9 | Araf Suresi Kuran-ı Kerim |
7/11 |
Arapça harfli ayet metni[]
وَلَقَدْ مَكَّنَّاكُمْ فِي الأَرْضِ وَجَعَلْنَا لَكُمْ فِيهَا مَعَايِشَ قَلِيلاً مَّا تَشْكُرُونَ
Latin harflerine transcriptli metin[]
Ve lekad mekkennâkum fîl ardı ve cealnâ lekum fîhâ maâyiş’(maâyişe), kalîlen mâ teşkurûn(teşkurûne).
Kelime anlamlı meal[]
1. lekad : andolsun ki 2. mekken-nâ-kum : sizi yerleştirdik 3. fî el ardı : yeryüzünde 4. ceal-nâ : kıldık 5. lekum : sizin için 6. fî hâ : onun içinde 7. maâyişe : geçim kaynakları 8. kalîlen : az 9. mâ : ne kadar 10. teşkurûne : şükrediyorsunuz
Abdülbaki Gölpınarlı[]
Andolsun ki sizi yeryüzüne yerleştirdik, yaşama ve geçinme vâsıtalarını da halkettik, ne de az şükredersiniz.
Ali Bulaç Meali[]
Andolsun, sizi yeryüzünde yerleşik kıldık ve orda size geçimlikler yarattık. Ne az şükrediyorsunuz?
Ahmet Varol Meali[]
Doğrusu sizi yeryüzüne yerleştirdik ve size orada çeşitli geçim imkanları verdik. Çok az şükrediyorsunuz!
Diyanet İşleri Meali(Eski)[]
Sizi yeryüzünde yerleştirdik ve orada size geçimlikler yarattık. Öyleyken pek az şükrediyorsunuz.
Diyanet İşleri Meali(Yeni)[]
Andolsun, size yeryüzünde imkân ve iktidar verdik. Sizin için orada birçok geçim imkânları da yarattık. Ama siz ne kadar az şükrediyorsunuz!
Diyanet Vakfı Meali[]
Doğrusu biz sizi yeryüzüne yerleştirdik ve orada size geçim vasıtaları verdik. Ne kadar da az şükrediyorsunuz!
Edip Yüksel Meali[]
Sizleri yeryüzüne yerleştirdik ve orada size yaşama imkânları sağladık. Ne kadar da az şükrediyorsunuz.
Elmalılı Hamdi Yazır (sadeleştirilmiş metin)[]
Andolsun ki, sizi yeryüzünde yerleştirdik ve sizin için onda birçok geçim kaynakları yaptık. Siz, pek az şükrediyorsunuz.
Elmalılı Meali (Orjinal)[]
Şanım hakkı için sizi Arzda yerleştirdik ve sizin için onda bir çok geçimlikler yaptık, siz pek az şükrediyorsunuz
Ömer Nasuhi Bilmen[]
Andolsun ki, sizi yerde yerleştirdik ve size orada birçok maişet vasıtaları vücuda getirdik, siz ise pek az şükredersiniz.
Muhammed Esed[]
Evet, (ey insanlar), sizi yeryüzüne gerçekten (bolluk içinde) yerleştirdik ve size orada geçiminizi sağlayacak şeyler verdik: (Hal böyleyken) ne kadar az şükrediyorsunuz!
Suat Yıldırım[]
Şu bir gerçektir ki ey insanlar, Biz sizi dünyaya yerleştirip orada size hakimiyet verdik. Orada sizin için birçok geçim vasıtaları yarattık. Ne kadar da az şükrediyorsunuz!
Süleyman Ateş Meali[]
Doğrusu biz sizi yeryüzünde yerleştirdik, orada size geçimlikler verdik; ne kadar da az şükrediyorsunuz!
Şaban Piriş Meali[]
Sizi yeryüzünde yerleştirdik. Orada sizin için geçimlikler sağladık. Buna rağmen ne kadar az şükrediyorsunuz!
Ümit Şimşek Meali[]
Biz sizi yeryüzünde yerleştirip orada sizin için geçim vasıtaları yarattık. Oysa siz pek az şükrediyorsunuz.
Yaşar Nuri Öztürk[]
Andolsun, sizi yeryüzünde yerleştirdik ve sizin için orada, geçiminize yarayacak nimet ve imkanlara vücut verdik. Ne de az şükrediyorsunuz!
Yusuf Ali (English)[]
It is We Who have placed you with authority on earth, and provided you therein with means for the fulfilment of your life:(995) small are the thanks that ye give! *
M. Pickthall (English)[]
And We have given you (mankind) power in the earth, and appointed for you therein a livelihood. Little give ye thanks!
Elmalı tefsiri (sadeleştirilmiş)[]
Muhammed Esed Tefsiri[]
EVET, [ey insanlar], sizi yeryüzüne gerçekten [bolluk içinde] yerleştirdik ve size orada geçiminizi sağlayacak şeyler verdik: [Hal böyleyken] ne kadar az şükrediyorsunuz!