70/33

70/32

70/Mearic Suresi Kuran-ı Kerim

70/34

Arapça harfli ayet metni

• وَالَّذِينَ هُمْ بِشَهَادَاتِهِمْ قَائِمُونََ

Latin harflerine transcriptli metin

• Velleżîne hum bişehâdâtihim kâ-imûn(e)

Kelime anlamlı meal

• Kelime kelime anlamı

• ve ellezîne : ve onlar, olanlar

• hum : onlar

• bi : ...e

• şehâdâti-him : onların şahitlikleri

• kâimûne : kaim olanlar, ikame edenler, devam edenler, şahitliğe her zaman hazır ve dürüst olanlar

Abdülbaki Gölpınarlı

• Ve öyle kişilerdir onlar ki tanıklıklarında doğrudurlar.

Ali Bulaç Meali

• Şahidliklerinde dosdoğru davrananlardır.

Ahmet Varol Meali

• Onlar şahitliklerini dosdoğru yaparlar.

Diyanet İşleri Meali(Eski)

• Şahidliklerini gereği gibi yapanlar,

Diyanet İşleri Meali(Yeni)

• Onlar, şahitliklerini dosdoğru yapan kimselerdir.

Diyanet Vakfı Meali

• Şahitliklerini (dosdoğru) yapanlar;

Edip Yüksel Meali

• Gereği gibi tanıklıkta bulunurlar;

Elmalılı Hamdi Yazır (sadeleştirilmiş metin)

• Şahitliklerinde dürüsttürler.

Elmalılı Meali (Orjinal)

• Ve onlar ki şâhidliklerinde dürüstürler

Ömer Nasuhi Bilmen

• Ve onlar ki, şehâdetlerini doğruca ikame ederler.

Muhammed Esed

• ve şahitlik yaptıkları zaman kararlı duranlar;

Suat Yıldırım

• Onlar şahitliklerini dürüstçe ifa ederler.

Süleyman Ateş Meali

• Şahidliklerini yaparlar. *

• DİPNOT :Gördükleri, bildikleri bir hakkı gizlemek suretiyle Allah'ın kullarına hiyanet etmezler.

Şaban Piriş Meali

• Onlar, şahitliklerini doğru olarak yerine getirirler.

Ümit Şimşek Meali

• Onlar şahitliklerini dosdoğru yaparlar.

Yaşar Nuri Öztürk

• Bunlar, tanıklıklarını tam yaparlar.

Yusuf Ali (English)

• And those who stand firm in their testimonies;(5696) *

• 5696 If we know any truth of any kind, to that we must bear witness, as affecting the lives or interests of our fellow beings-firmly, not half-heartedly, without fear or favour, even if it causes loss or trouble to us, or if it loses us friends or associates.

M. Pickthall (English)

• And those who stand by their testimony

Elmalı tefsiri (sadeleştirilmiş)

• 33. YEDİNCİSİ, Şahitliklerinde dürüsttürler. Doğru, dürüst adaletle şahitlik yapar, şahit oldukları şeyin hiçbir noktasını gizlemeden, eğip bükmeden dosdoğru şahitlik ederler. Bu özellik, emanet kavramı kapsamına girmekle beraber, önemini açıklamak için özellikle zikredilmiştir.

Muhammed Esed Tefsiri

• ve şahitlik yaptıkları zaman kararlı duranlar;

Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri

• 33. Ve onlar ki, şahitlikleri dosdoğru yaparlar.

• 33. (Ve onlar ki:) O mü'mînler ki: Gerektiğinde (şahitliklerini doğruca yaparlar.) bildiklerini saklamazlar, aksini yapmazlar, gerektiğinde mahkemeye gider, dosdoğru şahitlikte bulunurlar, bu sayede hukuka riâyet edilir, hakların ortaya çıkmasına hizmette bulunulmuş olur. Bu da dokuzuncu vasıflarıdır.

Ayet Ayet Mearic Suresi
70/1 - 70/2 - 70/3 - 70/4 - 70/5 - 70/6 - 70/7 - 70/8 - 70/9 - 70/10 - 70/11 - 70/12 - 70/13 - 70/14 - 70/15 - 70/16 - 70/17 - 70/18 - 70/19 - 70/20 - 70/21 - 70/22 - 70/23 - 70/24 - 70/25 - 70/26 - 70/27 - 70/28 - 70/29 - 70/30 - 70/31 - 70/32 - 70/33 - 70/34 - 70/35 - 70/36 - 70/37 - 70/38 - 70/39 - 70/40 - 70/41 - 70/42 - 70/43 - 70/44
Üzerinde çalıştığımız sayfa hangi surenin ayeti ise sayfa sonuna Küme işaretlerinin tam ortasına {{}} a-Sure ismi yazmayı unutmayalım!