إِنَّهُمْ كَانُوا لَا يَرْجُونَ حِسَابًا
İnnehum kânû lâ yercûne hısâbâ(hısâben).
1. | innehum | : muhakkak ki onlar |
2. | kânû | : oldular |
3. | lâ yercûne | : ümit etmiyorlar, ummuyorlar |
4. | hısâben | : hesaba çekilme, hesap verme, hesap |
Muhammed Hamdi Yazır | : | çünkü ummazlardı onlar hiç bir hisab |
Diyanet İşleri | : | Çünkü onlar hesaba çekilmeyi ummuyorlardı. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Şüphe yok ki onlar, hiçbir soru ummazlardı. |
Adem Uğur | : | Çünkü onlar hesap gününü (geleceğini) ummazlardı. |
Ahmed Hulusi | : | Muhakkak ki onlar bir hesap (yaşamlarının sonucunu) ummuyorlardı! |
Ahmet Tekin | : | Onlar hesaba çekileceklerini ummuyorlardı. |
Ahmet Varol | : | Çünkü onlar bir hesap (göreceklerini) ummuyorlardı. |
Ali Bulaç | : | Doğrusu onlar, hesaba çekileceklerini ummuyorlardı. |
Ali Fikri Yavuz | : | Çünkü onlar, hesaba çekileceklerini hiç ummuyorlardı, |
Bekir Sadak | : | Cunku onlar, hesaba cekileceklerini sanmazlardi. |
Celal Yıldırım | : | Çünkü onlar hiç de hesabı ummazlardı. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Çünkü onlar, hesaba çekileceklerini sanmazlardı. |
Diyanet Vakfi | : | Çünkü onlar hesap gününü (geleceğini) ummazlardı. |
Edip Yüksel | : | Onlar bir hesap ummuyorlardı. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | çünkü ummazlardı onlar hiç bir hisab |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Çünkü onlar, hiçbir hesap ummazlardı. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Çünkü onlar hiçbir hesap ummazlardı. |
Fizilal-il Kuran | : | Çünkü onlar bir hesab görüleceğini ummuyorlardı. |
Gültekin Onan | : | Doğrusu onlar, hesaba çekileceklerini ummuyorlardı. |
Hasan Basri Çantay | : | Çünkü onlar hiçbir hisâb ummuyorlardı, |
Hayrat Neşriyat | : | Çünki onlar (kendileri hakkında) bir hesab (görüleceğini) ummuyorlardı. |
İbni Kesir | : | Çünkü onlar hiç bir hesab beklemezlerdi. |
Muhammed Esed | : | Doğrusu onlar hesaba çekileceklerini beklemiyorlardı, |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | (26-27) Uygun bir ceza olarak. Şüphe yok ki onlar, bir hesabı ummaz olmuşlardı. |
Ömer Öngüt | : | Çünkü onlar hesaba çekileceklerini beklemiyorlardı. |
Şaban Piriş | : | Çünkü onlar, hesabı ummuyorlardı. |
Suat Yıldırım | : | Çünkü onlar bu hesap gününe inanmıyor (onu hesaba almıyorlardı). |
Süleyman Ateş | : | Çünkü onlar bir hesap (görüleceğini) ummuyorlardı. |
Tefhim-ul Kuran | : | Doğrusu onlar, hesaba çekileceklerini ummuyorlardı. |
Ümit Şimşek | : | Çünkü onlar hesaba çekilmeyi ummuyorlardı. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Doğrusu onlar böyle bir hesap ummuyorlardı. |