Yenişehir Wiki
Advertisement
IMG 20180814 171557
IMG 20180814 171614
IMG 20180814 171652
IMG 20180814 171747
IMG 20180814 171747
IMG 20180814 171807

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

BİRİNCİ BÖLÜM

İKİNCİ KOMİSYON

Başvuru Numarası : 2016/63127

Karar Tarihi :09/08/2018

KARAR

Üyeler : Hicabi DURSUN Kadir ÖZKAYA

Raportör Yrd. : Murat GÜVEN Başvurucu : E.S.K.

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, darbe teşebbüsü sonrasında FETÖ/PDY (Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel — Devlet — Yapılanması) üyesi olunduğundan bahisle yürütülen soruşturma/kovuşturma işlemleri nedeniyle, adil yargılanma hakkının, işkence ve kötü muamele yasağının ve kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

2. Başvurucu, gözaltına alınmasının hukuka aykırı olduğunu, gözaltında kötü muameleye maruz bırakıldığını, mesleğinden haksız yere ihraç edildiğini, tutuklama tedbiri için mevzuatta öngörülen koşulların gerçekleşmediğini ve tutuklulukta kötü muameleye maruz bırakıldığını ileri sürmüştür.

3. — Başvurucu, kimlik bilgilerinin kamuya açık belgelerde gizli tutulmasını talep etmiştir.

ll.. DEĞERLENDİRME

A. Gizlilik Talebi Yönünden

4. Başvurucunun gizlilik talebinin kabulü gerektiği değerlendirilmiştir.

B. Kabul Edilebilirlik Yönünden

5. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki tavsifi ile bağlı olmayıp, olay ve olguların hukuki nitelendirmesini kendisi takdir eder (Fâhir, ÜÇ ânan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, $ 16). Somut olayda ihlal iddialarının özü itibariyle aşağıdaki başlıklar çerçevesinde değerlendirilmiştir.

Başvuru Numarası : 2016/63127 Karar Tarıhı : 09/08/2018

1. Kişi Hürriyeti ve Güvenliği Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia

Yönünden

a. — Gözaltı Kararının Hukuka Aykırı Olduğu İddiası

6. — Anayasa Mahkemesi, kanunda öngörülen gözaltı süresinin aşıldığı veya yakalama ve gözaltına alınmanın hukuka aykırı olduğu iddialarına ilişkin olarak bireysel başvurunun incelendiği tarih itibarıyla asıl dava sonuçlanmamış da olsa -ilgili Yargıtay içtihatlarına atıf yaparak- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 141. maddesinde öngörülen tazminat davası açma imkânının tüketilmesi gereken etkili bir hukuk yolu olduğu sonucuna varmıştır (Hikmet Kopar ve diğerleri |GK), B. No: 2014/14061, 8/4/2015, $$ 64-72; Hidayet Karaca, $$ 53-64; Günay Dağ ve diğerleri, $$ 141-150; İbrahim Sönmez ve Nazmiye Kaya, B. No: 2013/3193, 15/10/2015, $$ 34-47).

7. — Somut olayda, yakalama ve gözaltı sürecinden sonra tutuklanan başvurucu yönünden, yakalama ve gözaltı tedbirlerinin hukuki olmadığına ve/veya kanunda öngörülen gözaltı süresinin aşıldığına ilişkin iddialarla ilgili olarak anılan kararlarda varılan sonuçlardan ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır.

8. — Açıklanan nedenlerle başvurunun bu kısmının, diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

b. — Tutuklamanın Hukuki Olmadığına İlişkin İddia Yönünden

9. Anayasa'nın 19. maddesinin birinci fıkrasında, herkesin kişi hürriyeti ve güvenliği hakkına sahip olduğu ilke olarak konduktan sonra ikinci ve üçüncü fıkralarında, şekil ve şartları kanunda gösterilmek şartıyla kişilerin özgürlüğünden mahrum bırakılabileceği durumlar sınırlı olarak sayılmıştır (Ramazan Aras, B. No: 2012/239, 2/7/2013, $ 43). Anılan maddenin üçüncü fıkrasında, suçluluğu hakkında kuvvetli belirti bulunan kişilerin ancak kaçmalarını, delilleri yok etmelerini veya değiştirmelerini önlemek maksadıyla veya bunlar gibi tutuklamayı zorunlu kılan ve kanunda gösterilen diğer hâllerde hâkim kararıyla tutuklanabileceği hükme bağlanmıştır (Mustafa Ali Balbay, B. No: 2012/1272,4/12/2013, $:72).

10. Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı kapsamında ilk tutuklamaya ilişkin yargısal denetimin en önemli parçası, Anayasa'nın 19. maddesinin üçüncü fıkrasında tutuklama tedbirine başvurmanın zorunlu koşulları arasında sayılan suçun işlendiğine dair "kuvvetli belirti" bulunup bulunmadığı hususudur. Bu kapsamda, bir suçun işlenmiş olabileceğine ilişkin ciddi belirtilerin varlığı ilk tutma bakımından yeterli olabilir (Hikmet Kopar ve diğerleri (GK), B. No: 2014/14061, 8/4/2015, $ 84).

11. Başvurucu hakkındaki iddianameden başvurucunun "ByLock" uygulamasının kullanıcısı olduğu anlaşılmaktadır.

12. Anayasa Mahkemesi, "ByLock" uygulamasının özellikleri göz önüne alındığında kişilerin bu uygulamayı kullanmalarının veya kullanmak üzere elektronik/mobil cihazlarına yüklemelerinin soruşturma makamlarınca FETÖ/PDY ile olan ilgi bakımından bir belirti olarak değerlendirilebileceğini belirtmektedir (Aydın Yavuz ve diğerleri |GK), B. No: 2016/22169, 20/6/2017, $$ 106, 267). Buna göre soruşturma makamlarınca ve/veya tutuklama tedbirine karar veren mahkemelerce FETÖ/PDY üyesi olmakla suçlanan başvurucunun "ByLock" uygulamasını kullanmasının ve/veya kullanmak üzereelektronik/mobil cihazlara yüklemesinin somut olayın koşullarına göre suçun "kuvvetli belirti" olarak kabul edilmesi, anılan programın özellikleri itibariyle temelsiz ve keyfi bir tutum olarak değerlendirilemez. 2


Başvuru Numarası : 2016/63127 Karar Tarıhı 09/08/2018

13. Diğer taraftan Anayasa Mahkemesince, tutuklama gerekçeleri ve tutuklamaya ilişkin süreç üzerinden yapılan denetim sonucunda bu tedbirin ölçülü olup olmadığının da belirlenmesi gerekir (Avdın Yavuz ve diğerleri, $ 268). Başvurucunun tutuklanmasına ve tutuklamaya yönelik itirazın reddine ilişkin kararlarda belirtilen gerekçeler ile tutuklama süreci dikkate alındığında somut olayda tutuklama nedenlerinin bulunmadığı ve tutuklamanın ölçüsüz olduğu söylenemez (Aydın Yavuz ve diğerleri, $$ 269-276; Selçuk Özdemir (GK), B. No: 2016/49158, 26/7/2017, $$ 77-82).

14. Açıklanan nedenlerle başvurucunun tutuklanmasının hukuki olmadığı iddiasına ilişkin olarak bir ihlalin bulunmadığı açık olduğundan başvurunun bu kısmının, diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

2. — Kötü Muamele Yasağının İhlal Edildiğine İlişkin İddia Yönünden

a. — Gözaltında Kötü Muameleye Maruz Kalındığı İddiası

15. Bireysel başvuru yolunun ikincil niteliği gereği Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunabilmek için öncelikle olağan kanun yollarının tüketilmesi zorunludur. Başvurucunun bireysel başvuru konusu şikâyetini öncelikle ve süresinde yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak iletmesi, bu konuda sahip olduğu bilgi ve delilleri zamanında bu makamlara sunması, bu süreçte dava ve başvurusunu takip etmek için gerekli özeni göstermiş olması gerekir(İsmail Buğra İşlek, B. No: 2013/1177, 26/3/2013, $ 17).

16. Bireyin bir devlet görevlisi tarafından hukuka aykırı ve Anayasa'nın 17. maddesini ihlal eder biçimde bir muameleye tabi tutulduğuna ilişkin savunulabilir bir iddiasının bulunması hâlinde etkili bir soruşturma yapılması gerekmektedir. Bu soruşturma, sorumluların belirlenmesini ve cezalandırılmasını sağlamaya da elverişli olmalıdır (Zahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, $ 25).

17. Devletin sahip olduğu etkili soruşturma yükümlülüğü kapsamında, işkence veya kötü muameleyi gösteren yeterli kesin belirtiler mevcut olduğunda -kişilere müdahale üçüncü kişilerden gelmiş olsa dahi- şikâyet ya da ihbarda bulunulmadığında bile resen soruşturma açılmasının sağlanması gerektiği açıktır (Tahir Canan, $ 25).

18. Başvuruya konu olayda başvurucu, genel olarak insani olmayan gözaltı koşullarında kasti bir şekilde tutulduğunu ve gözaltı süresince kamu görevlileri tarafından kötü muameleye maruz bırakıldığını ileri sürmektedir. İddialar bir bütün olarak değerlendirildiğinde başvurucunun, yakalandığı andan itibaren kamu görevlilerinin kendisine kötü muamelede bulunduğundan şikâyetçi olduğu görülmektedir. Bu kapsamda başvurucu,

gözaltında tutma koşullarının yetersizliğinden bahsetmişse de maruz kaldığını ileri sürdüğü kötü muamelenin kamu görevlilerinin kasıt ve/veya ihmalinden mi yoksa salt tutulma koşullarından mı kaynaklandığını açıkça belirtmemiştir. Dolayısıyla söz konusu iddiaların Anayasa Mahkemesince doğrudan incelenebilmesi için yeterli bilgi ve belge bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu bağlamda somut olayın koşullarının, başvurucunun anılan iddialarının kamu görevlilerinin kasıt ve/veya ihmalinden kaynaklanıp kaynaklanmadığına dair adli ve/veya idari bir soruşturmayla ortaya konması gerekmektedir. Başvurucunun anılan iddialarını herhangi bir adli ve/veya idari bir merciye ilettiğine dair bilgi veya belge sunmadığı da gözetildiğinde hukuk sisteminde mevcut yargısal yolları tüketmeksizin bireysel başvuruda bulunduğu anlaşılmaktadır.

19. Açıklanan nedenlerle başvurunun bu kısmının, diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

3


Başvuru Numarası : 2016/63127 Karar Tarihi : 09/08/2018

b. — Ceza İnfaz Kurumunda Kötü Muameleye Maruz Kalındığı İddiası

20. Temel hak ve özgürlüklere saygı, devletin tüm organlarının anayasal ödevi olup bu ödevin ihmal edilmesi nedeniyle ortaya çıkan hak ihlallerinin düzeltilmesi, idari ve yargısal makamların görevidir. Bu nedenle temel hak ve özgürlüklerin ihlal edildiği iddialarının öncelikle derece mahkemeleri önünde ileri sürülmesi, bu makamlar tarafından değerlendirilmesi ve bir çözüme kavuşturulması esastır (Ayşe Zıraman ve Cennet Yeşilyurt, B. No: 2012/403, 26/3/2013, $ 16). iş

21. Bu nedenle Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru, iddia edilen hak ihlallerinin yetkili idari ve yargısal mercilerce düzeltilmemesi hâlinde başvurulabilecek ikincil nitelikte bir kanun yoludur. Bireysel başvuru yolunun ikincil niteliği gereği, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunabilmek için öncelikle olağan kanun yollarının tüketilmesi zorunludur. Bu ilke uyarınca başvurucunun Anayasa Mahkemesi önüne getirdiği şikâyetini öncelikle ve süresinde yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak iletmesi, bu konuda sahip olduğu bilgi ve kanıtlarını zamanında bu makamlara sunması ve aynı zamanda bu süreçte dava ve başvurusunu takip etmek için gerekli özeni göstermiş olması gerekir (Ayşe Zıraman ve Cennet Yeşilyurt, $ 17).

22. Somut olayda, Anayasa Mahkemesinin benzer yöndeki bir başvuru olan Mehmet Baransu (B. No: 2015/8046, 19/11/2015 $$ 12-18) başvurusunda belirttiği üzere, başvurucunun şikâyetlerini iletebileceği ve yapıldığını iddia ettiği kötü muameleye derhâl son verilmesini isteyebileceği idari ve yargısal mercilerin bulunduğu görülmektedir. İlgili hükümler kapsamında başvurucu, şikâyetlerini öncelikle yetkili bu idari ve yargısal mercilere iletip tutulma yeri ve koşulları sebebiyle kötü muameleye maruz bırakıldığını ileri sürebilecek ve bu koşulların en kısa zamanda uygun hâle getirilmesini ve/veya kötü muamele iddiasına konu işlemin infazının durdurulmasını ya da ertelenmesini isteyebilecek iken bu yollara başvurmamıştır.

23. Açıklanan nedenlerle başvurunun bu kısmının da, diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemezliğine karar verilmesi gerekir.

3. — Diğer Hak İhlali İddiaları Yönünden

24. Bireysel başvuru yolunun ikincil niteliği gereği Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunabilmek için öncelikle olağan kanun yollarının tüketilmesi zorunludur.

Başvurucunun bireysel başvuru konusu şikâyetini öncelikle ve süresinde yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak iletmesi, bu konuda sahip olduğu bilgi ve delilleri zamanında bu makamlara sunması, bu süreçte dava ve başvurusunu takip etmek için gerekli özeni göstermiş olması gerekir(İsmail Buğra İşlek, B. No: 2013/1177, 26/3/2013, $ 17).

25. Somut olayda, yukarıda incelenen ihlal iddiaları dışında kalan iddialar yönünden başvurucunun hukuk sisteminde mevcut idari ve yargısal yolları tüketmeksizin bireysel başvuruda bulunduğu anlaşılmaktadır.

26. Açıklanan nedenlerle başvurunun bu kısmının da, diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul rdilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

HI. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurucunun gizlilik talebinin kabulüne ve kimlik bilgilerinin kamuya açık belgelerde GİZLİ TUTULMASINA,

B. — Başvurunun, Me 1. — Tutuklamanın hukuki olmadığına ilişkin iddia yönünden ve tutuklamanın hukuki olmadığına ilişkin iddia yönünden açıkça dayanaktan yoksun olması,

2. — Gözaltı kararının hukuka aykırı olduğu iddiası, gözaltında kötü muameleye

Başvuru Numarası : 2016/63127 Karar Tarihi : 09/08/2018

maruz kalındığı iddiası, ceza infaz kurumunda kötü muameleye maruz kalındığı iddiası ve diğer hak ihlali iddiaları yönünden başvuru yollarının tüketilmemesi nedenleriyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA

C. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde bırakılmasına, kesin olarak karar verildi.

Üye Üye

Hicabi DURSUN Kadir ÖZKAYA



Şablon:ESK/SCH Şablon:ESK/KİH

Şablon:ESK/CİKŞablon:ESK/K1ACMŞablon:ESK/K2CMŞablon:ESK/A1ACM

Şablon:ESK/HAK İHLALLERİ Şablon:ESK/KDK{{}}

Advertisement