Bunu Fatih Gençten çalış Mütemadi suçlarda cürm-ü meşhut - Cürm-ü meşhut(Suçüstü - جرم مشهود •Cürmü meşhud -Meşhut suç -Bust Busted crimes) •Meşhut suç tutanağı• Meşhut Suçlarda Tanıkların Daveti • | |
---|---|
Mütemadi suçlarda suçüstü - Mütemadi suçlarda suçüstü, yakalanma ile oluşur.
Mecelle'de şahit maddeleri[1]:591: Şehadetin tarifi ve nisabı - 591Şehadetin keyfiyeti edası - 591 Şehadetin şurutu esasiyesi - 591Şehadetin davaya muvafakatı s599- Şahitlerin ihtilafı s603 - karinei katı'a beyanında syf614 - Tahlif breyanında - Tercih-i beyanat ve tahlif - Tenazu-u bil-eyd -Tercih-i beyanat - Tehalüfe dairs630 - Söz kimin olduğuna ve tahkim- i hale dair s 628- Kitab-u Kaza - Hakime dair dört fası s638 Hakimin evsafı s 638 - Hakimin adabı - Hakimin vezaifi - Hükme dair 648 - Hükmün şurutu s 648 - | |
Terim | "Meşhut" kelimesi arapça kökenli olup, "işhat", "şahit" sözcükleri ile aynı kökten gelmektedir.. Sözcük anlamı itibariyle, gözle görülen , müşahede edilen, tanık olunan anlamına gelmektedir. Hukuki terim olarak, Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nda "meşhut suç " terimi, 1982 Anayasası'nda ise "suçüstü " terimi kullanılmıştır (AY/19 . md). Ceza Kanunu'nda "cürmü meşhut " terimine de rastlanmaktadır (TCK. m. 527). |
Deyimler Deyişler | Suçüstü yakalamak - İslam Hukukunda zina'da suçüstü olmalıdır. İş üstünde yakalanmak- Suçüstü yapmak Genelde toplumun infial duyduğu mahllenin istemediği suçlarda olur. |
Suç | Suçlar - Cürümler - Cünhalar - Kabahatlar (Yani Cürüm veya Cürm - Cünha - Günah - Zenb - Zelle - Hata - İsyan - Tağilik - Tuğyan |
Fıkıhta | Fikihta Cürüm• Cerahim•Cerime•Kabahat - Fıkıhta cürmü meşhut |
Türk hukukunda | Türk Hukukunda Meşhut Suç Kavramı, Unsurları ve Görünüş Şekilleri |
İran hukuku | Cürmü meşhut/Acem uygulaması |
Mevzuat | 3005 sayılı Meşhut Suçların Muhakemesine Dair Kanun •CMUK• CMK . TCK - Meşhud suçların muhakeme usulüne dair 3005 sayılı kanunun üç maddesinin değiştirilmesi hakkında kanun |
Links: |
busted ... İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
İlgili Terimler
busted tutuklanan busted {s} iflas etmiş, sıfırı tüketmiş, topu atmış busted {s} kırık, kırılmış; bozuk, bozulmuş; patlak, patlamış busted Suçüstü yakalanmış busted tutuklanmı
İngilizce - Arapça busted ... teriminin
İngilizce Arapça sözlükte anlamı
busted ضبطت
İngilizce İngilizce sözlükte anlamı İlgili Terimler
busted Broken busted Simple past tense and past participle of bust busted Having a certain type of bust (breasts; cleavage) busted Caught and arrested for committing a crime I got busted last year for taking a pair of mittens from the store.
busted Broke; having no money I'd like to help you, but I'm busted.
busted Caught in the act of doing something one shouldn't do Plus, to be honest, the look on his face when he realized how very busted they were was worth far more than the fifty dollars I paid for their dinner.
busted Indicates that the person addressed has been caught in the act, whether by the speaker or a third party busted suddenly and violently broken open especially from internal pressure (`busted' is an informal term for `burst'); "a burst balloon"; "burst pipes"; "burst seams"; "a ruptured appendix"; "a busted balloon" busted Too many points scored busted (used informally especially of bones) fractured; "my arm is busted"; "I got my head busted in the fight"; "can't play with a busted baseball bat" busted out of working order (`busted' is an informal substitute for `broken'); "a broken washing machine"; "the coke machine is broken"; "the coke machine is busted" busted Caught in the act of doing something one shouldnt do busted Caught breaking rules; demoted in rank busted (used informally especially of bones) fractured; "my arm is busted"; "I got my head busted in the fight"; "can't play with a busted baseball bat busted past of bust busted Tired busted Arrested İngilizce - Almanca busted ... teriminin İngilizce Almanca sözlükte anlamı İlgili Terimler busted auffliegen lassen busted degradiert busted geschnappt busted entlassen busted ruiniert İngilizce - Yunanca busted ... teriminin İngilizce Yunanca sözlükte anlamı İlgili Terimler busted χρεωκοπημένος (hreokopimenos) busted ...