|
←EÇS/10/64 | Evliya Çelebi Seyahatnamesi 10.Cilt Evliya Çelebi |
EÇS/10/66→ |
du. Ardı sıra Bosna eyâleti askeri ile Köse Serdar Ali Paşa Hersekten ileride Marod ovasına kondu. Onun arkasında Anadolu askeriyle Kara Mustafa paşa, vezir Haznedarı Yusuf Paşa köprüden geçüp, bize yakın kondu. Yüzlerce mirlivalar geçüp bizim tarafımızda kondu. Allah'a hamdolsun bizden tarafta islâm askeri pek fazla oldu. Ondan sonra vezir-i âzam, Budin ve Estergon ve Tuna kapudanlarının kırk eİli parça fırkatelerine azepleri doldurup, üzerlerine karadan kapudan Mustafa Paşayı köprü muhafazasına memur etti. O gün Tuna .üzerinde düşmanın Komran kalesinden binlerce kütük ve sallar ve nice büyük ağaçlan Tuna'dan akarak köprüye uğrayıp, az kalsın kıracaktı. Hemen Tuna kapudanları, firkate ve salları ile yetişüp, baltalar üşürerek bentlerini kesüp, her ağacı bir kenara bağlayıp, bir anda parçaladılar. Asker o ağaçları yağmalıyarak orduda odun bollaştı. Akşam üzeri ibrahim Paşaya Estergon'dan üçyüz adet yarar kılavuz yiğitler gelüp, evvelce alınan vezir fermanı üzere efendimiz karakola .gitmeğe memur oldu.
1074 (1663) senesi muharreminin bir pazartesi gecesi güneş batarken Ciğerdelen sahrasının Uyvar tarafında Murad ovası üzerinde Lân dağının Velâk bayırları bağına bir saat varup, Estergon kılavuzlarının dedikleri yerde bütün Niğbolu askeri ve ibrahim Paşa askeriyle varup, yarım saat ileride dört tarafına işbilir ağalar ile Estergon gaazilerini tâyin eyledi. Bu ağalardan birer saat ileride ellişer adet yarar, namlı yiğitleri ince karakol tâyin edüp, anlar da dört tarafa, geçit yerlerine ve patika gölleri kenarına bu tertip üzere karakollar yapıp, kendi askeriyle Lâgan dağında ve Lâk bayırları dibinde atından inüp, bir seccade üzerine oturarak bütün gaazilere alay çavuşları dediler ki:
(Kimse ateş yakmaya, hayhuy ve of küf etmeye, tüfenk atmaya, tütün ve fitil göstermeye, herkes yerinde durup, askerden kimse dışarıda gezişmeye, herkes atlarının dizginleri elinde pürsilâh hazır duralar.)
Akşam olunca namazdan sonra herkes küme küme arkadaşları ile zevk ve sefaya daldılar. Birçok gaaziler atlarının ayaklarına köstek bağlayıp, yulaf tarlalarına saldılar. Bu hakir dahi hademelerim