|
←EÇS/14/26 | Evliya Çelebi Seyahatnamesi 14.Cilt Evliya Çelebi |
EÇS/14/28→ |
Mine bazarını seyrettim serâpâ hociyim'
Bir cefâ dükkânı yoktur hep vefâ bâzârıdır.
Bu pazarda yer yer mutfaklarda yemekler ve içecekler pişer. İşi nüş edilir. Kahvehanelerde Habeş cariyeleri def ve kudum çalınıp, zevk ve safa edilir. Her taraftan gelenlerin malları baçsız, gümrüksüz alınıp satılır. Her taraf çirağan edilir. Umumiyetle ahali Mekke ve Medine' pazarına gelip sünnet düğünü yaparlar. Saz, söz, hanende ve sazendelerle zevk ve safa edilir. Dinleyen âşıklar da Uşşak makamından başlayıp, hazin seslerle buselik makamı Büzürk ederek rast karar ederler. Buradan:
MİNE MERAM PAZARINDA İSLAM,AKSERİ ŞENLİĞİ: Mine pazarının bir tarafına Şam, bir tarafına Mısır, bir tarafına Acem Irakî hacıları konup birinci bayramda serdârın ferman, ile herkes çadırlarını bayraklarla süsler, bütün develer ziller ve zilbentlerle, bayraklarla süslenir. Kuşlar, Osmanlı davullarına tokmaklar vurulur, güneşin batışından sonra sofralar serilip yemekler yenilir, sonra iki üç yüz bin tüfenge birden ateş verilir. Sahralar güm güm gümler. Sonra Şanı veziri Hüseyin Paşa kolundan 12, Mısır kolundan 6 parça topa ateş veriliri Böylece sabaha dek tüfenk ve top şenlikleri olur. Sabaha dek mehterhaneler çalınır.Bir taraftan Şam, diğer taraftan Mısır fişenk ustaları birbirleri üzerine öyle sanatkârane yapılmış fişeklikler atarlar ki dil ile tarif edilmez. Fakat doğrusu Mısır ateşbazları çok usta kimselerdi. Şam ateşbazlarının yaptığı bir fişenk yere bir adam boyu kalınca tekrar göklere çıktı, sonra tekrar inerek iki tarafa ok gibi kandiller sıçradı. Her kandil servi, hurma ağacı, sürahi kapağı, Süleyman mühürü gibi şekiller alırdı.
Böylece Mine vadisi iki gün iki gece aydınlandı.
Bayramın ikinci günü Hüseyin Paşa Şam ve Mısır askerinden 500 tüfenkliyi ve yedi bayrak askeri Mekke, ile. Mine akabesinin iki tarafına kayalar içine pusuya koydu. Sonra İslâm kumandanlarına, hac emirlerine, Cidde beyine, şerif hazretlerine haber gönderip (Bütün hacılar Mekke'ye göçsünler ve askerler pürsilâh kalsınlar) diye emir verdi. Hepsi gittikten sonra bütün divan erbabı, beyler, ayan, şerifler,kumandanlar Hüseyin paşanın çadırında toplandılar. Şerif Sa'd hazretlerinin gelmesini beklediler. Bu .sırada şerifin davete giden Hasan ağa çıka gelip (Sultanım, şerif Sa'd top ve tüfen şenlikleri sırasında tacını ve. tahtını bırakıp hicaz tarafına gitmiş) deyince (Tiz varın, bu Mekke ve Medine