EÇS/3/141

←140.Sayfa

Evliya Çelebi Seyahatnamesi 3.Kitap Evliya Çelebi

142.Sayfa→

çekip deniz dalgasından emin olarak, birçok şehir ve kasabalara uğradıktan sonra Terkos Kalesine geldik.

Terkos Kalesi: Karadeniz kenarında dört köşe, şeddatvâri bir kaledir. Onu geçip, Uskumru çayırı denilen yere geldik.

Uskumru Çayırı: Ferah, çimenlik bir vâdidir. Osmanoğullarının bütün yeniçeri oturakları, korucuları burada oturup, etrafta bulunan bütün köyleri muhafaza ederler. Çünkü Kazak kâfirleri bazan bu tarafa yağma için gelirler. Oradan Karataşlar denilen yere geldik.

Karataşlar : Burası İstanbul boğazının dışında deniz kıyısında bir taşlık yerdir. Burada, kadir ve kayyüm olan Allahın emri ile eski zamanda bir avret, örekesi ile taş olmuştur ki garib ve acâip bir görünüştür! Burası Eyüp mollasının hükmündedir. Buradan bismillah ile Karadeniz Boğazına girip, Kavak kalesinde demir bırakıp hâkir dışarı çıktım. Secde edüp, şükretmek için Allah rızası için bir kurban kestim ve bütün fukaraya dağıttım.

__________________

Karadeniz'in Enlem ve Boylamı

Bütün kara ve deniz seyyahlarınca biline ki Karadeniz, seyâhat ettiğimiz hesap üzere bu boğazdan Anadolu tarafına kuzeye gidip Trabzon ilinden geçip tâ Faşe çayı boğazına varıncaya kadar 1500 mildir.

Yine bu boğazdan Abaza memleketi 1700 mildir. Yine bu boğazdan tâ Azak kalesi bu cana varıncaya kadar 2000 mildir. Anadolu ve Rumeli tarafından bu Karadeniz’e büyük küçük 1800 adet ırmak karışır. Hepsinden büyüğü Rumeli’de Tuna nehridir ki Karadeniz’e girinceye kadar 700 ırmak karışır. Kili kalesi önünde, Tulca kalesi dibinde Süne, Karaharman, Hızırilyas denilen boğazlardan yâni beşağızdan Ka