|
←EÇS/8/101 | Evliya Çelebi Seyahatnamesi 8.Cilt Evliya Çelebi |
EÇS/8/103→ |
kip pâdişâh başı için her birlerini birer ekmek parçası ile nasiblendiresisiniz, ferman sultanımındır. Eğer Yanova taraflarına sefere gitsinler derseniz yine ferman sultanımındır.»
Bu işler bitince Murtaza Paşa Hasan Paşaya yirmi kese, Tayyar-oğluna on kese, Kenan Paşaya on kese, diğer beylere de beşer kese ihsan verip o gün celâliler şerbet ve buhurdan sonra konaklarına giderken Murtaza Paşa, Kadri Paşa ve Ali Paşa, üç vezir celâlinin koltuğuna girip, binek taşında her birine birer mücevher eğerli asil küheylân atlar çektiler. Onlar da memnun ve ferahlayarak özengiye basmadan atlara binip hebirerleri kendi konaklarına gittiler.
Murtaza Paşanın yalvarması:
Celâliler gittikten sonra Murtaza Paşa kalkıp abdest alarak Hasan Paşadan gizlice kendi halvethânesine gidip, iki rekât namaz kıldı ve:
«İlâhi, ey iki cihanın halikı! Yaptığından sorulmazsın. Ama bu ne sırdır ki Ilgın nehri altında beni yüzbin askerle bu celâliler altında bozguna uğratıp, Kaarun gibi malım var iken bir atımla kaçıp canımı kurtarmıştın. Şimdi bugün düşmanlarımı Haleb kalesi sokaklarına tıkıp hepsini ayağıma yüz sürdürdün. İlâhi, bir zayıf kulunum.. Suçuma bakmayıp affeyle. istidrac ise, yârab bu devleti bana gösterme!»
Dedi. Bu şekilde daha pek çok yalvardı. Sonra dışarı çıkıp fevkalâde neş'e ve memnunluk gösterdi.
Celâli vezirlerin arkalarından bohça bohça kıymetli, ağır bahalı Hind zertarları, susiler, cudiler, melâyiler, keremsud-lar, Mahmud âbâdiler, inci teşbih, bir Muhammed sofrası yemek, kırk adet nakışlı kab kaçak içinde misk ve anber, nefis yemeklerle dolu, gümüş tepsi, gümüş leğen, ibrik, çeşitli çin-kârî tabaklar, kâseler, mercan, kehriba ve seylandan murassa kaşıklar , bahada ağır mücevher gülabdan , buhurdan , zertari nakışlı bukalemun peşkir, çeşitli Lahuri şallar, on şemame ham anber, bir kantar maverdi öd. ve diğer levazım ile yetmiş