Yenişehir Wiki
Advertisement
197.Sayfa Evliya Çelebi Seyahatnamesi 9.Kitap Evliya celebi
Evliya Çelebi
199.Sayfa

ile örtülü, mâmur evler imiş… Ocaklarının hepsi Tunalıdır. Bacalarının ağzı ejder ağzı gibi tasvir edilmiştir. Suyu ve havası gayet lâtif bir şehir imiş… Osmanlı askerinin geldiğini duyunca bütün halk dağlara kaçmışlar. Bizimkilerde şehri yakıp, ganimet malı ile geri döndükse de ordunun yerinde yeller eser. arkadaşlarımızla aklımızı başımızdan gitti. (Hay gidi serdar, bizi düşman içinde bıraktı) diye konuştuk sonunda (malı bırakıp, yalnız esirlerimizle bir tarafa çıkalım) dedik. Hakîr, (Bre gaziler şuraya konan kırk elli bin asker idi. Buradan kalmışlarsa izleri vardır. İz arkasına düşüp, gittikleri yolu bulalım. Elbette onlar ya dün ya bugün kalmışlardır.) dedim. Askerin izlerini bulduk. Ama geldiğimiz yoldan başka yola gitmişler ve yol üzerinden yeni geçmişler. (Bre medet yakındır) diye acele ile giderken askerin gerisine yetişüp, secdeye vardık. Ama sarp dağlık olduğundan arabalarımız kaldı. Sonunda Budinlilerden bir araba ve dört adet tatar yiğidi ile beraber paylaşmak üzre arkadaş alıp, bizim nakışlı ve cilâlı arabayı boş getirdik. O gün güneye giderek Sigel kalesine geldik. Sigel kalesi: Bu da Erdel krallarına tâbi müstahkem bir kaledir. Ama serdar İsmâil Paşa elçi gönderüp, sordurmuş, varan elçiyi katledüp, adamlarını da söğüp, döğüp, kovmuşlar. İsmail Paşa da bir top menzili uzaktan kaleyi kuşattı. Ama yalnız kuşatma ile iş bitmez. Kale çok sağlam ve mühimmat ve levazımı fazla. Bizde ise küçük yüz kadar şâhi toplar ile yüz gülle ve gösteriş için oniki adet de şâhi to var. Halbu ki karşımızdaki kalenin bi tabyası bütün Erdel kalelerine bedeldir. Bilhassa aşağı büyük surunun derin hendeği içinde deryâgibi Sigel nehri akmaktadır. Dört tarafı kat kat burçlarla sağlamlaştırlmıştır. Bu kalenin etrafında elli adet dil tutulup, kalenin hâli sorulunca; (Kale içinde yedi nâhiye askeriyle beraber tam onsekizbin hristiyan asker var. Diğer reâyâ ve berâyâ ise hesapsızdır. İçindeki silâh


Advertisement