Yenişehir Wiki
Advertisement


Hakkın Sesleri Hakkın Sesleri (3.Kitap) Mehmet akif ersoy
Mehmet Akif Ersoy
İlahi, emrinin avare bir mahkûmudur âlem
Qur'an'da Âl-i İmran suresinde Âl-i İmran/26 3/26 ayetinde geçen mülk ve mülkiye ile ilgili devletle ilgili ayetin şiir suretinde tefsiri olup, Âl-i İmran ile Âl-i Osman çağrışımı yaptırılmaktadır. Yani Âl-i Osman'ın mülkü yani devleti gitmektedir. Belki Âl-i Türk'ün mülkü gitmektedir. Bunu ızdırabıyla yazılmış bir şiirdir. Allah'ın aziz bir milleti zelil yapması şaire çok dokunmuştur. O yüzden ağlamaklı bir halde ayeti tefsir etmektedir.

"Yâ Muhammed, de ki:

Ey mülkün sâhibi olan Allah´ım,
sen mülkü dilediğine verirsin;
sen mülkü dilediğinin elinden alırsın;
sen dilediğini azîz edersin;
sen dilediğini zelîl edersin;
Hayır yalnız senin elindedir;
sen, hiç şüphe yok ki, her şeye kâdirsin." 3/26


Şiir Metni
Güncel Türkçesi
İngilizce Tercüme
Osmanlıca

"Yâ Muhammed, de ki:

Ey mülkün sâhibi olan Allah´ım,

sen mülkü dilediğine verirsin;
sen mülkü dilediğinin elinden alırsın;
sen dilediğini azîz edersin;
sen dilediğini zelîl edersin;
Hayır yalnız senin elindedir;
sen, hiç şüphe yok ki, her şeye kâdirsin." 3/26


İlâhî, emrinin âvâre bir mahkûmudur âlem;

Meşiyyet sende, herşey sende... Hiçbir şey değil âdem!

Fakat, hâlâ vücûd isbât eder, kendince, hey sersem!

Bugün, üç beş karış toprakta varlıktan vururken dem;

Yann toprak kesilmiş varlığından fışkırır mâtem!


İlâhî, "Mâlike´l-mülk´üm" diyorsun... Doğru, âmennâ.

Hakîkî bir tasarruf var mıdır insân için? Aslâ!

Eğer almışsa bir millet, edip bir mülkü istîlâ;

Eğer vermişse bir millet bütün bir mülkü bî pervâ;

Alan sensin, veren sensin, senin hükmündedir dünyâ.


İlâhi, en asîl akvâmı alçaltırsın istersen;

Dilersen en zelîl eşhâsa izzetler verirsin sen!

Bu haybetler, bu hüsranlar bütün senden, bütün senden!

Nasıl tâ Arş’a yükselmez ki me’yûsâne bin şîven?

Ne yerler dinliyor yâ Rab, ne gökler, rûhum inlerken!


Şu sessiz kubbenin altında insandan eser yokmuş!

Diyorduk : ‘Bir buçuk milyar!’ Meğer tek bir nefer yokmuş! Bu hissiz toprağın üstünde mazlumine yer yokmuş! Adalet şöyle dursun, böyle bir şeyden haber yokmuş! Bütün boşlukmuş insanlık; Ne istersen, meğer yokmuş!


İlahi, altı yüz bin Müslüman birden boğazlandı… Yanan can, yırtılan ismet, akan seller bütün kandı! Ne masum ihtiyarlar süngüler altında kıvrandı! Ne bikes hanümanlar işte, yangın verdiler, yandı! Şu küllenmiş yığınlar hep birer insan, birer candı!


Sabahü’l-hayr-ı hürriyet, İlahi, leyl-i gün oldu;

Karanlık bir hezimet her taraftan ru- nümun oldu! Şehamet gitti; gayret söndü; kudretler zebun oldu. O mevca-mevc sancaklar ne müthiş ser-nigun oldu!

Sukûtun dehşetinden kalb-i rahmet, belki, hûn oldu:


Ezanlar sustu… Çanlar inletip durmakta âfâkı.

Yazık: Şark’ın semasından Hilal’in geçti işrâkı!

Zaman artık Salîb’in devr-i istilası, ilhâkı.

Fakat, yerlerde kalmış hakların ferda-yı ihkâkı.

Ne doğmaz günmüş ey acizlerin kudretli Hallâk’ı!


İlahi, şer’-i masumun şu topraklardı son yurdu… Nasıl te’yid-i kahrın en rezîl akvama vurdurdu? Evet, milletlerin en kahpesinden, üç leîm ordu, Gelip tâ sînemizden vurdu, seyret hem nasıl vurdu: Ki istikbâl için çarpan yürekler ansızın durdu!


Tecellî etmedin bir kere, Allâh’ım, cemâlinle

Şu üç yüz elli milyon rûhu öldürdün celâlinle!

Oturmuş eğlenirken senin –hâşâ- zevâlinle,

Nedir ilhâdı imhâlin o sâmit infiâlinle?

Nedir İslâm’ı tenkîlin bu müsta’cel nekâlinle?


Sus ey dîvâne! Durmaz kâinâtın seyr-i mu’tâdı.


Ne sandın? Fıtratın ahkamı hiç dinler mi feryadı?


Bugün sen kendi kendinden ümît et ancak imdâdı;


Evet, sen kendi ikdâmınla kaldır git de bidâdı.


Cihan kânun-i sa’yin, bak, nasıl bir hisle münkâdı! Ne yaptın? “Leyse li’l insâni illâ ma-se’a” vardı!


Yazan: Yusuf Furkan Tekerlek

Mersin Sosyal Bilimler Lisesi 10-B / 71

" Ya Muhammed, de ki:: Ey mülkün sahibi olan Allah'ım,::sen mülkü dilediğine verirsin;
sen mülkü dilediğinin elinden alırsın;
sen dilediğini aziz edersin;
sen dilediğini zelil edersin;
hayır yalnız senin elindedir;
sen, hiç şüphe yok ki, her şeye kadirsin." (1)





Allah'ım, âlem senin emrinin avare bir mahkûmudur; (2)

İrade sende, her şey sende...İnsan hiç bir şey değildir!

Fakat hâlâ varlık iddiasında bulunur kendince, hey sersem!

Bugün, üç beş karış toprakta varlıktan dem vururken;

Yarm toprak kesilmiş varlığından fışkırır matem!


Allah'ım, "Mülkün sahibiyim" diyorsun... Doğru, inanıyoruz.

Gerçek bir sahiplik var mıdır insan için? Asla!

Eğer bir millet bir ülkeyi ele geçirip almışsa;

Eğer bir millet bütün bir ülkeyi pervasızca vermişse;

Alan sensin, veren sensin, senin buyruğundadır dünya.

(1) Al-i İmran suresi 26. ayet.

(2) Safahat'ın 3. kitabını oluşturan bu şiirler Balkan Savaşı'nda yaşanan felaketlerin açılarıyla yazılmıştır.

Say Mohommad


Oh my god who have property


Propety to whom you give


You get the hands of the property to whom you


Saint whom you’d


Despicable whom you’d


good just in your hand


Of course you omnipotent


My God, world is your leader wanderer a prisoner


Will you, everything you.Human isn’t anything


But make claim to being yourself, oh giddy !


Today we talk about three-five inch soil cut asset


Tomorrow mourning the presence of soil cut spoul


My God , you say “I’m owner of the property” It’s true.We believe that


Do you have a true ownership for human?Never!


A nation if seized the country and get it


A nation if give the all country carelessy You are buyer, you are giver.The world at the disposal of you



(1) duration of Al-Imran 26 verse. (2) That poems in the 3.book of safahat were written inthe Balkan War of disasters.

örnek osmanlıca مقدمة
Safahat logo

Şablon:Düz liseler için safahat projesi
Şablon:Anadolu liseleri için safahat projesi
Şablon:Sosyal Bilimler Liseleri için safahat projesi
Şablon:Türki Dillerde Safahat Projesi
Şablon:Safahat İngilizceye Tercüme Projesi


Latin harflerine transkriptli metin Sadeleştirilmiş metin İngilizce Tercümesi

Advertisement