Yenişehir Wiki
Advertisement
FB IMG 1449791556517
Bakınız

Şablon:Helalbakınız - d - {{Helalbakınız}}


Helal HALÂL (Helâl)
Helal/VP -Helal/WP - Halal
Helal/Vecizeler - Helalleşme - Helal şirketler - Helal kazanç - Helal kazanç duyarlığı - Helal gıda Helal et Besmele Kurban - Şablon:Kurbanbakınız -Şablon:Kurban - Şablon:Kurban Hizmetleri Kesim Helal kesim Haram Şablon:Helal

The_Power_Of_Words_BISMILLAH_ALLAH_HU_AKBAR_تأثير_إسم_الله_'Besmele'nin_gücü!.flv

The Power Of Words BISMILLAH ALLAH HU AKBAR تأثير إسم الله 'Besmele'nin gücü!.flv

Video:The Power Of Words BISMILLAH ALLAH HU AKBAR تأثير إسم الله 'Besmele'nin gücü!.flv‎ Besmeleli kesim - Helal et - Besmele - Besmeleli kesim - Besmeleli kesim için diyanet personelin kurban kesim yerlerinde görevlendirilmesi

  • Allah'ın müsaade ettiği şey. Haram olmayan. Dinî bakımdan kullanılmasında, yenilip içilmesinde, dinlenmesi veya bakılmasında yahut dokunulmasında nehiy olmayan.
  • İhramdan çıkan hacı.

HALÂL (Helâl)

Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

  • Ey mü'minler! Allahü teâlânın size helâl ettiği tayyib yâni güzel şeyleri kendinize haram etmeyiniz! Helâllere haram demeyiniz! Allahü teâlâ helâl ettiği şeylere haram diyenleri sevmez. (Mâide sûresi: 87)
  • Duânın kabûl olması için helâl lokma yiyin. (Hadîs-i şerîf-Kimyây-ıSeâdet)
  • Bir kimse, hiç haram karıştırmadan, kırk gün helâl yerse, Allahü teâlâ, onun kalbini nûr ile doldurur. Kalbine, nehirler gibi hikmet (faydalı ilim) akıtır. Dünyâ muhabbetini, kalbinden giderir. (Hadîs-i şerîf-Kimyây-ı Seâdet)
  • Allahü teâlâ, peygamberlerine emrettiğini, mü'minlere de emretti ve buyurdu ki: "Ey peygamberlerim! Helâl yiyiniz ve sâlih (iyi) işler yapınız!" (Mü'minûn sûresi: 51) Mü'minlere de emretti ki; "Ey îmân edenler! Sizlere verdiğim rızıklardan helâl olanları yiyiniz." (Bekara sûresi: 172) (Hadîs-i şerîf-Câmi-ul-Usûl, Mişkât, Müslim)

Allahü teâlâya itâat etmek, bir hazîneye benzer. Bu hazînenin anahtarı duâ, anahtarının dişleri de helâl lokmadır. (Yahyâ bin Muâz)

Haram yiyenlerin yedi âzâsı, istese de istemese de günâh işler. Helâl yiyenlerin her âzâsı ibâdet eder. Hayır işlemesi kolay ve tatlı gelir. (Sehl bin AbdullahTüsterî)

Bizim yolumuzda el, helâl kârda (işte); gönül ise hakîki yârdadır (Allahü teâlâdadır). (Ubeydullah-ı Ahrâr)

Her gün helâlinden alış-veriş yapmam, geceleri ibâdet, gündüzleri oruçla geçirmemden bana daha sevimlidir. (Muâviye bin Kurre)

HARÂM VE HELÂL[]

Allahü teâlânın açıkça yasak ettiği, kullanmamıza izin vermediği zararlı çirkin iş veya davranışlar (haram); izin verdiği şeyler (helâl).

Her şeyi yaratan ve her şeyin sâhibi, mâliki olan Allahü teâlâdır. O, çeşitli hikmetlerle, yarattığı bâzı şeyleri kullarına yasak etmiştir. Bu yasakların her birinin ayrı bir hikmeti ve sebebi vardır. Mülk sâhibi o olduğu için dilediği gibi tasarruf etmektedir. Kul bu yasaklarla imtihan edilir, denenir. Haramlar çok azdır. Helaller ise pek çoktur. Her dinde îmân bilgileri aynı ise de, emir ve yasaklar, haram ve helâller başka başka olmuştur. Kıyâmete kadar değişmeyecek en son din olarak gelen İslâmiyette haramlar Kur’ân-ı kerîm ve hadîs-i şerîflerle açıkça bildirilmiştir.

Dünyâda haram işleyen bir kimse, âhirette ondan mahrum kalır. İslâmiyetin haram ettiği şeylerden kaçınmak, her Müslüman için lâzımdır. Haramlar, herkes tarafından kullanılıp, âdet hâline gelse de helâl olmaz. Allahü teâlâ haramları işleyenleri sevmez. İslâm dîninde haramlardan kaçınmak, farzları yapmakdan daha sevaptır. Îmândan sonra en mühim emirdir.

Haramları terk etmekte birçok faydalar vardır. İnsanların sıhhati, cemiyetlerin nizâm ve intizâmı, kardeşlik bağlarının kuvvetlenmesi, haramları işlememeye bağlıdır. İslâmiyette haramı helâl, helâlı haram kabul eden dinden çıkar.

Doğru olarak yazılan ilmihal kitapları, insanlara îmânı, îtikâdı, ibâdet ve diğer lüzumlu olan bilgileri, verdikleri gibi, helâl ve haramları da geniş olarak izah etmektedir. Herkesin bilmesi mecbûrî olan haramları öğrenmemek, bilmemek İslâm dininde özür kabul edilmemektedir. Allaha şirk (ortak) koşmak, haksız yere adam öldürmek, alkollü olan içki içmek, kumar oynamak, zinâ etmek, İslâmın emrettiği şekilde giyinmeyip açık saçık gezmek, fâiz vermek ve almak, yalan söylemek, iftirâ ve gıybet etmek, alışverişte hile yapmak, herkesin bildiği meşhur olmuş haramların bâzılarıdır.

Haramlar, mecburiyet yâni başka çâre bulunmaması hâlinde işlendiğinde suç kabul edilmemektedir. Ancak bu mecbûriyet veya zarûret, herkesin kendi anlayışına göre olmayıp, İslâm dîninin bildirdiklerine uygun olunca, kabul edilir. Meselâ yalan söylemek haram olduğu halde, düşman karşısında ve dargın olan iki Müslümanın barıştırılmasında söylenilen yalana izin verilmiştir. Ayrıca, kesin olarak yasak olan şarabı ve her türlü alkollü içkiyi, susuzluktan ölecek bir kimsenin son çâre olarak ve ölmeyecek kadar içmesine izin verilmektedir. Bunun gibi din kitaplarında sayılan başka zarûret ve mecbûriyetler de bâzı haramları, helâl hâle getirmektedir. Haramlar ikiye ayrılır:

1. Haram li-aynihî: Bizzat kendisi haram edilen şeylerdir. Meselâ, şarap, domuz eti, besmelesiz kesilen veya kendiliğinden ölen ve böylece leş olan hayvanların eti gibi haramlar böyledir.

2. Haram li-gayrihî: Bizzat ve mutlak olarak kendisi yasaklanmayıp başka bir sebepten dolayı haram olan şeylerdir. Meselâ, başkasının malının kendisinin izni olmaksızın yenmesi, yetim malını yemek ve kullanmak böyle olan haramlardandır.

Haram ve helâl hakkında hadîs-i şerîflerde buyruldu ki:

Bir kimse, hiç haram karıştırmadan, kırk gün helâl yerse, Allahü teâlâ onun kalbini nur ile doldurur, kalbine nehirler gibi hikmet (faydalı bilgi) akıtır. Dünyâ sevgisini, kalbinden giderir.

Helâla, harama dikkat ederek çalışıp kazanan kimseyi, Allahü teâlâ çok sever.

Bir zaman gelecek ki, insanlar yalnız malın, paranın gelmesini düşünüp helâlini, harâmını düşünmeyecekler.

Allahü teâlâ buyuruyor ki, haramlardan kaçınanlara, hesap sormaya utanırım.

Haram maldan verilen sadaka kabul olmaz. Saklanırsa Cehenneme gidinceye kadar, ona yolluk olur.

Bir kimsenin üzerindeki elbisesinde haram bir tel iplik olsa, o elbise ile kılınan namaz ve yapılan duâ kabul olmaz (sevap verilmez).

Haram ile beslenen vücudun, ateşte yanması daha iyidir.

Allahü teâlâ haram olan şeylerde, size şifâ yaratmamıştır.

Disambig Bakınız: helâl

[]

Lupa Sıfat[]

Ico libri Anlamlar

[1] (din) Allah'ın hoşgördüğü ve yasak etmediği (mal veya davranış)
[2] (din) Dinen uygun olan
[3] Kurallara ve geleneklere uygun

Nuvola apps bookcase Köken

[1] Nuvola apps bookcase Köken حلال (ar) (halâl)

Balance icon Eş Anlamlılar

[1] caiz

Şablon:Karşıt Anlamlılar

haram

[]

Ico libri Anlamlar

[1] (mecaz) Nikahlı

Lupa Zarf[]

Ico libri Anlamlar

[1] Kurallara ve geleneklere uygun olarak

Gagavuzca
[]

Lupa Sıfat[]

Ico libri Anlamlar

[1] helal

Nuvola apps bookcase Köken

[1] Nuvola apps bookcase Köken

Crystal Clear app internet Çeviriler

  • (İngilizce): [1] [[permitted#(İngilizce)|permitted]] (en), [[appropriate#(İngilizce)|appropriate]] (en)

|} | width=1% | |bgcolor="#FFFFE0" valign=top width=48%|

|}

|}

Books-aj.svg aj ashton 01f Kaynaklar

  • Şablon:Kaynak-EtymDict

ku:helal

[]

Lupa Sıfat[]

Ico libri Anlamlar

[1] Dinin kurallarına aykırı olmayan, dince yasaklanmamış olan, haram karşıtı
[2] Nikâhlı eş
[3] Kurallara, geleneklere uygun (olarak)

Nuvola apps bookcase Köken

[1] (Arapça)
Disambig Bakınız: helal

Nuvola Turkish flag Türk Dilleri


  • Azerice: [[halal#Azerice|halal]] (az)
  • Türkmence: [[halaal#Türkmence|halaal]] (tk)

|} | width=1% | |bgcolor="#FFFFE0" valign=top width=48%|

|}

|}

[]

[]

Ico libri Anlamlar

[1] (din) Dinin hükümleri bakımından kullanılabilen.
[2] (din) Allah'ın müsaade ettiği şey.
[3] (din) Nikâhlı kadın.

Nuvola apps bookcase Köken

[1] Nuvola apps bookcase Köken

Books-aj.svg aj ashton 01f Kaynaklar

  • Türk Dil Kurumu: "Helal"

ky:helâl

Advertisement