Yenişehir Wiki
Register
k (88.230.7.37 mesaj tarafından yapılan değişiklikler geri alınarak, Eculum tarafından değiştirilmiş önceki sürüm geri getirildi.)
k (94.78.86.69 mesaj tarafından yapılan değişiklikler geri alınarak, Eculum tarafından değiştirilmiş önceki sürüm geri getirildi.)
(Bir diğer kullanıcıdan 3 ara revizyon gösterilmiyor)
(Fark yok)

05.23, 10 Temmuz 2018 tarihindeki hâli

KÂ'BE

(Kâbe) Dünyanın en kudsi ma'bedi.

Beytullah , Beyt-ül Ma'mur , Beyt-ül Atik . Bütün mü'minlerin ibâdet esnâsında yöneldikleri merkez. Dört köşe olduğu için Kâbe denir. Bu mukaddes makamın etrafına Mescid-ül Haram ismi verilir. İçinde bir kısım olarak Makam-ı İbrahim mevcuddur. Burası İbrahim Aleyhisselâm'ın Kâbe'yi bina ederken, yahut insanları hacca davet ederken, üzerine çıktığı taşın bulunduğu yerdir. Tavaf namazı burada kılınır. Kâbe'nin ilk inşası Hz. Âdem (A.S.) tarafından olduğuna dair rivayetler vardır. Bedahetle malûm olan ise; Sahih-i Buharî Tercümesine ve çok kıymetli delillere binaen İbrahim ve İsmail Aleyhisselâmlar inşa etmişlerdir. Bu husus âyet-i kerime ile de sâbittir.(Beyt-ül Muazzam'ın âmir-i inşası: Allah-ü Zülcelil; mübelliği ve mühendisi: Cibril; ilk bânisi: İbrahim Halil, muavini de İsmail olduğu en sahih rivayet olarak kabul edilmek icabeder... diye Sahih-i Buharî Tercümesinde Hâfız İbn-u Kesir'den nakledilmiştir.) Kâbe kıblegâhtır. Üzerine farz olan müslümanların, hacc zamanında gidip ziyaret etmeleri icabeden en mühim ve en büyük mabedimiz.

KÂ'BE-İ KEMALÂT Kemâlât kâbesi. Yâni herkesin teveccüh etmesi gereken en yüksek kemalât merkezi.

KÂ'BET-ÜL ÂMÂL İsteklerin ve emellerin yönelmiş olduğu yer.

KÂ'BET-ÜL ULYÂ şerefi ve kudsiyyeti pek yüksek Kâbe.

KÂBE-İ MUAZZAMA:

Yeryüzünde yapılan ilk mâbed. Müslümanların kıblesi. Arabistan'ın Mekke-i mükerreme şehrindeki Mescid-i Harâm'ın ortasında bulunan taştan yapılmış dört köşeli binâ. Beytullah, Beyt-ül-haram, Bekke, Beyt-ül-atîk, Hâtime, Basse, Kadîs, Nâzır, Karye-i Kadîme adları ile de anılmıştır.

Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

Allahü teâlâ, Kâbe'yi, o Beyt-i Harâm'ı insanlar için din işlerinde bir düzen ve dünyâda cinâyetten emin bir yer kıldı. (Mâide sûresi: 97)

Kâbe-i muazzamaya bakmak sevâbdır.

İlk görüldüğünde yapılan duâlar kabûl olunur.

Peygamber efendimiz aleyhisselâm Kâbe-i muazzamayı gördüğü zaman; "Ey Allah'ım! Bu beytin şerefini, saygısını, heybetini arttır. Hac ve umre yapanların da şerefini, din gayretini, azametini (büyüklüğünü) ve keremini (cömertliğini) ziyâde et" diye duâ ederdi. (Ezrâkî)

Kâbe-i muazzamayı, ilk olarak meleklerin yardımıyla Âdem aleyhisselâm inşâ etti. Nûh aleyhisselâm zamânındaki tûfana kadar zaman zaman tâmir edildi. Tûfandan sonra, İbrâhim aleyhisselâmın, zamânına kadar yeri belirsiz olarak kaldı. İbrâhim aleyhissel âm oğlu İsmâil aleyhisselâmla birlikte Allahü teâlânın emriyle Kâbe-i muazzamayı yeniden inşâ etti. İbrâhim aleyhisselâmdan sonra zaman zaman yıkılıp yeniden inşâ edilen Kâbe-i muazzama, Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem otuz beş yaşınd ayken, Mekkeliler tarafından, 683 (H.64)te Eshâb-ı kirâmdan (Peygamber efendimizin arkadaşlarından) Abdullah bin Zübeyr ve Emevî halîfelerinden Abdülmelik bin Mervân'ın Mekke vâliliğine tâyin ettiği Haccâc bin Yûsuf tarafından tekrar inşâ edildi. (Ezrâkî)

Kâbe-i muazzama 17 metre yükseklikte olup, dört köşe ve taştandır. Kuzey duvarı 8,8, güney duvarı 7, doğu duvarı 11,9, batı duvarı 12,8 m. uzunluğundadır. Doğu ve güney duvarları arasındaki köşede Hacer-ül-esved taşı vardır. Kâbe-i muazzamanın doğu d uvarında bir kapı vardır. (Eyyûb Sabri Paşa )

KÂBE KAVSEYN:

Peygamber efendimizin Mîrac gecesinde bilmediğimiz bir şekilde Allahü teâlâya yakınlığından kinâye olan bir tâbir. Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:

O (Muhammed aleyhisselâm) Rabbine Kâbe Kavseyn veya daha yakın oldu. (Necm sûresi: 9)

Ehl-i sünnet âlimleri buyurdu ki: "Mîrâc, ruh ve cesed birlikte olarak Mekke-i mükerremeden Kudüs'e ve oradan yedi kat göke, sonra Sidre denilen yere ve Sidre'den Kâbe Kavseyn makâmına uyanık olarak, gece bir anda götürülmüş ve getirilmiştir. Bunu ya pan, Allahü teâlâdır ve ancak O yapabilir. (Abdülhakîm Arvâsî)

Peygamber efendimiz Kâbe Kavseyn makâmına varınca ne Cebrâil aleyhisselâm ve ne de başka hiçbir vâsıta olmadan doğrudan doğruya Allahü teâlâ O'na vahyetti, bildireceğini bildirdi. Beş vakit namaz bu sırada Farz kılındı. (Fahreddîn Râzî)

Kâbe Kavseyn tahtının Sultânı sen, ben bir hiçim, Misafirinim dememi saygısızlık sayarım. (Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî )