Yenişehir Wiki
Advertisement

Bozulmamış, bayatlamamış olan; solmuş, pörsümüş olmayan. Dinç, yıpranmamış, yorulmamış. Yeni, son, zamanı geçmemiş. Kuru olmayan, körpe. Genç kadın.

taze

Bozulmamış, bayatlamamış olan

Örnek: Beyaz peyniri, ekmeğin taze kabuğuna sarıp ağzıma sokuyorum. Y. Z. Ortaç

Dinç, yıpranmamış, yorulmamış

Örnek: Yüzü taze, taravetli ve güzeldi. M. Ş. Esendal

Kuru olmayan, körpe, kuru karşıtı

Örnek: Ağaçların taze yaprakları akşamın serinliğini emiyormuş gibi duruyordu. M. Ş. Esendal

Yeni, zamanı geçmemiş

Örnek: Orada okuduğum en taze havadis yirmi beş, otuz günlüktü. Halikarnas Balıkçısı

Genç kadın

Örnek: Şu köşede çocuğuyla beraber bir taze oturuyor. Ö. Seyfettin

Yeni, körpe, genç.

Fresh. green. tender. new. crisp. dewy. hot. raw. warm. freshly.

Bracing. crisp. crispy. fresh. hot. late. new. young. youthful. recent. tender.

Fresh. new. young. hot. raw. spring chicken. sweet. warm. youthful.

[]

Lupa Sıfat[]

Ico libri Anlamlar

[1] Bozulmamış, bayatlamamış olan.
[2] Dinç, yıpranmamış, yorulmamış.
[3] Kuru olmayan, körpe, kuru karşıtı.
[4] (mecaz) Yeni, zamanı geçmemiş.
[5] (isim, mecaz) Genç kadın.

Nuvola apps bookcase Köken

[1](Farsça)

Balance icon Eş Anlamlılar

[1]

Crystal Clear app Community Help Atasözleri

[1] Taze bardağın suyu soğuk olur

Nuvola Turkish flag Türk Dilleri


  • Türkmence: [[ter#Türkmence|ter]] (tk)
  • Türkmence: [[tääze#Türkmence|tääze]] (tk)

|} | width=1% | |bgcolor="#FFFFE0" valign=top width=48%|

|}

|}

Crystal Clear app internet Çeviriler

  • Şablon:Fi: [1] tuore (fi)
  • (İngilizce): [1] [[fresh#(İngilizce)|fresh]] (en)

|} | width=1% | |bgcolor="#FFFFE0" valign=top width=48%|

|}

|}

[]

[]

Ico libri Anlamlar

[1] Körpe olma durumu, tazelik, taravet

Nuvola apps bookcase Köken

[1] (Türkçe)


Books-aj.svg aj ashton 01f Kaynaklar

Advertisement