Naziat Suresi/1-26

←Nebe Suresi/31-40-Nebe Suresi/Elmalı/31-40

Naziat Suresi/1-26

Naziat Suresi/27-42-Naziat Suresi/Elmalı/27-42→

Önemli!!! düzenlenen sayfalar ayn harfli fasılalara kadar yapılması gerekmektedir. Elmalı Tefsiri (Orjinal)

Ayet No	Ayet Metni	Elmalı Meali (Orijinali)	Elmalı (Sadeleştirilme)	İngilizce Meali (M. Pickthall )
79/1	. وَالنَّازِعَاتِ غَرْقًا	O daldırıp nez'edenlere	Andolsun şiddetle çekip çıkaranlara,	By those who drag forth to destruction,
79/2	وَالنَّاشِطَاتِ نَشْطًا	O daldırıp nez'edenler	Usulcacık çekenlere,	By the meteors rushing,
79/3	وَالسَّابِحَاتِ سَبْحًا	Ve usulcacık çekenlere	Yüzüp yüzüp gidenlere,	By the lone stars floating,
79/4	فَالسَّابِقَاتِ سَبْقًا	Ve yüzüp yüzüp gidenlere	Yarışıp geçenlere,	By the angels hastening,
79/5	فَالْمُدَبِّرَاتِ أَمْرًا	Derken yarışıp geçenlere	Derken bir iş çevirenlere kasem olsun (ki kıyamet var).	And those who govern the event,
79/6	يَوْمَ تَرْجُفُ الرَّاجِفَةُ	Derken bir emir çevirenlere kasem olsun ki (Kıyamet var)	O gün deprem sarsar,	On the day when the first trump resoundeth
79/7	تَتْبَعُهَا الرَّادِفَةُ	O gün ki sarsar râcife	Onu ikinci bir sarsıntı izler.	And the second followeth it,
79/8	قُلُوبٌ يَوْمَئِذٍ وَاجِفَةٌ	Onu velyeder o râdife	Yürekler vardır, o gün kaygıdan hoplar.	On that day hearts beat painfully
79/9	أَبْصَارُهَا خَاشِعَةٌ	Yürekler o gün oynar kaygıdan	Gözler kalkmaz saygıdan.	While eyes are downcast
79/10	يَقُولُونَ أَإِنَّا لَمَرْدُودُونَ فِي الْحَافِرَةِ	Gözleri kalkmaz saygıdan	Diyorlar ki: "Biz tekrar eski halimize mi döndürülecekmişiz?	(Now) they are saying: Shall we really be restored to our first state
79/11	أَإِذَا كُنَّا عِظَامًا نَخِرَةً	Diyorlar ki: biz, gerçek döndürülecekmiyiz o hufrede	"Biz, çürümüş kemikler olduktan sonra ha?"	Even after we are crumbled bones?
79/12	قَالُوا تِلْكَ إِذًا كَرَّةٌ خَاسِرَةٌ	Ya' ufalanmış kemikler olduğumuz vaktı ha?	"Öyleyse bu çok zararlı bir dönüştür." dediler.	They say: Then that would be a vain proceeding.
79/13	فَإِنَّمَا هِيَ زَجْرَةٌ وَاحِدَةٌ	O dediler: o halde husranlı bir dönüş	Fakat o bir tek haykırıştır.	Surely it will need but one shout,
79/14	فَإِذَا هُمْ بِالسَّاهِرَةِ	Fakat o zorlu bir kumandadır	Bir de bakarsın hepsi meydandadır.	And lo! they will be awakened.
79/15	هَلْ أَتَاكَ حَدِيثُ مُوسَىٰ	Bakarsın uyanmışlar hepsi meydandadır	Musa'nın haberi sana geldi mi?	Hath there come unto thee the history of Moses?
79/16	إِذْ نَادَاهُ رَبُّهُ بِالْوَادِ الْمُقَدَّسِ طُوًى	Geldi ye sana Musânın kıssası?	Hani Rabbi ona kutsal vaadi Tuva'da seslenmişti:	How his Lord called him in the holy vale of Tuwa,
79/17	اذْهَبْ إِلَىٰ فِرْعَوْنَ إِنَّهُ طَغَىٰ	O vakıt ki ona rabbı nidâ etmişti o mukaddes vadîde: Tuvada	"Haydi, demişti, git Firavun'a, çünkü o çok azdı."	(Saying:) Go thou unto Pharaoh Lo! be hath rebelled
79/18	فَقُلْ هَلْ لَكَ إِلَىٰ أَنْ تَزَكَّىٰ	Haydi demişti git Firavne de, çünkü o pek azdı	De ki: İster misin arınasın?	And say (unto him): Hast thou (will) to grow (in grace)?
79/19	وَأَهْدِيَكَ إِلَىٰ رَبِّكَ فَتَخْشَىٰ	De ki: istermisin temizlenesin?	Seni Rabbinin yoluna ileteyim de ondan korkasın.	Then I will guide thee to thy Lord and thou shalt fear (Him).
79/20	فَأَرَاهُ الْآيَةَ الْكُبْرَىٰ	Ve rabbına irşad edeyim de seni saygılanasın?	Musa Firavun'a o büyük mucizeyi gösterdi.	And he showed him the tremendous token.
79/21	فَكَذَّبَ وَعَصَىٰ	Vardı ona o büyük mu'cizeyi de gösterdi.	Fakat Firavun yalanladı, karşı geldi.	But be denied and disobeyed,
79/22	ثُمَّ أَدْبَرَ يَسْعَىٰ	Fakat o tekzîb etti, ısyan etti	Sonra koşarak dönüp gitti.	Then turned he away in haste,
79/23	فَحَشَرَ فَنَادَىٰ	Sonra koşarak idbara gitti	Derken adamlarını topladı da bağırdı:	Then gathered he and summoned
79/24	فَقَالَ أَنَا رَبُّكُمُ الْأَعْلَىٰ	Derken mahşerini topladı da bağırdı:	"Ben sizin en yüce Rabbinizim" dedi.	And proclaimed: "I (Pharaoh) am your Lord the Highest."
79/25	فَأَخَذَهُ اللَّهُ نَكَالَ الْآخِرَةِ وَالْأُولَىٰ	Benim en yüksek rabbınız, dedi	Allah da onu tuttu, dünya ve ahiret azabıyla yakalayıverdi.	So Allah seized him (and made him) an example for the after (life) and for the former.
79/26	إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَعِبْرَةً لِمَنْ يَخْشَىٰ	Allah da onu tuttu sonuna önüne nekâl olmak üzere tenkîl ediverdi	Kuşkusuz bunda, saygı duyacaklar için bir ibret vardır.	Lo! herein is indeed a lesson for him who feareth.

Şablon:Sadeleştirilmiş ET