Yenişehir Wiki
Register
Advertisement
Süleymaniye Kürsüsünde 7 ' Mehmet akif ersoyBayrakSuleymaniye
Mehmet Akif Ersoy
Süleymaniye Kürsüsünde 9
(Süleymaniye Kürsüsünde 32 kb.büyük olduğu için 10 bölüme ayrılmıştır. Bu bölüm 8. sidir)
Disambig Bakınız: Süleymaniye Kürsüsünde 8/1 , Süleymaniye Kürsüsünde 8/2 , Süleymaniye Kürsüsünde 8/3 , Süleymaniye Kürsüsünde 8/4 , Süleymaniye Kürsüsünde 8/İngilizce , Süleymaniye Kürsüsünde 8/Osmanlıca , Süleymaniye Kürsüsünde 8/Farsça , Süleymaniye Kürsüsünde 8/Arapça


Süleymaniye Kürsüsünde
Güncel Türkçesi
İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme

Ey cemâat, uyanın, elverir artık uyku! Yok mu sizlerde vatan nâmınahiçbir duygu?

Ey topluluk, uyanın, elverir artık uyku!

Yok mu sizlerde vatan nâmına bir duygu?

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Düşmeden pençesinin altınaistikbâlin,

Biliniz kadrini hürriyyetin,istiklâlin.

Düşmeden pençesinin altına geleceğin,

Biliniz kıymetini hürriyetin, bağımsızlığın.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Söyletip başka memâlikteki mahkûmîni:

Hâkimiyyet ne imiş, öğreniniz kıymetini.

Söyletip başka memleketlerde mahkumları...

Hâkimiyet ne imiş, öğreniniz kıymetini.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme

Yoksa, onsuz ne şu dünyâ kalır İslâm´a, ne din...


Kuşatır millet-i mahkûmeyi hüsrân-ı mübin.

Yoksa, onsuz müslümanlara ne şu dünya ne de din kalır....

Esir milleti apaçık bir ziyan ve acı kuşatır.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Müslümanlık sizi gâyet sıkı, gâyet sağlam,

Bağlamak lâzım iken, anlamadım, anlıyamam,

Müslümanlık sizi gayet sıkı, gayet sağlam,

Bağlamak lazım iken, anlamadım, anlayamam,

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Ayrılık hissi nasıl girdi sizin beyninize?

Fikr-i kavmiyyeti Şeytan mı sokan zihninize?

Ayrılık hissi nasıl girdi sizin aranıza?

Irkçılık fikrini şeytan mı sokan zihninize?

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Birbirinden müteferrik bu kadar akvâmı,

Aynı milliyyetin altında tutan İslâm´ı,

Birbirinden ayrı bu kadar kavmi,

Aynı milliyetin altında tutan İslam'ı,

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Temelinden yıkacak zelzele kavmiyyetir:

Bunu bir lâhza unutmak ebedî haybettir.

Temelinden yıkacak deprem ırkçılıktır.

Bunu bir an unutmak sonsuz mahrumiyetlere yol açar.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Arnavutlukla, Araplıkla bu millet yürümez...

Son siyâsetse bu, hiç böyle siyâset yürümez.

Arnavutlukla, Araplıkla bu millet yürümez...

Son siyasetiniz bu ise, böyle siyaset hiç yürümez.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Sizi bir âile efrâdı yaratmış Yaradan;

Kaldırın ayrılık esbâbını artık aradan.

Sizi bir ailenin fertleri gibi yaratmış Yaradan;

Kaldırın ayrılık sebeplerini artık aradan.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Siz bu da´vâda iken yoksa, iyâzen-billâh,

Ecnebîler olarak sâhibi mülkün nâgâh.

Siz bu davada iken yoksa, Allah korusun,

Birden yabancılar oluverecek memleketin sahibi .

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Diye dursun atalar: "Kal´a, içinden alınır. "

Yok ki hiçbir işiten... Millet-i merhûme sağır!

Diye dursun atalar: "Kale içinden alınır."

Yok ki hiçbir işiten... Acınası millet sağır!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Bir değil mahvedilen devlet-i İslâmiyye...

Girdiler aynı siyâsetle bütün makbereye.

Bir değil yok edilen İslâm devleti...

Girdiler aynı siyasetle mezara hepsi.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez;

Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.

Girmeden ayrılık bir millete, düşman giremez;

Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Bırakın eski hükûmetleri meydandakiler

Yetişir, şöyle bakıp ibret alan varsa eğer.

Bırakın eski hükümetleri, meydandakiler

Yetişir, şöyle bakıp ibret alan varsa eğer.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
İşte Fas, işte Tunus, işte Cezayir, gitti!

İşte Îrân´ı da taksîm ediyorlar şimdi.

İşte Fas, işte Tunus, işte Cezayir gitti!

İşte İran'ı da paylaşıyorlar şimdi.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Bu da gâyetle tabîi, koşanındır meydan;

Yaşamak hakkını kuvvetliye vermiş Yaradan.

Bu da gayet tabiî, koşanındır meydan;

Yaşamak hakkını kuvvetliye vermiş Yaradan.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Müslüman, fırka belâsıyle zebun bir kavmi,

Medenî Avrupa üç lokma edip yutmaz mı?

Ayrılık belasına düşmüş müslüman bir kavmi,

Medeni Avrupa üç lokma edip yutmaz mı?

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Ey cemâat, yeter Allâh için olsun, uyanın...

Sesi pek müdhiş öter sonra kulaklarda çanın!

Ey cemâat, yeter Allah için olsun, uyanın...

Sesi pek korkunç öter sonra kulaklarda çanın!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Arzı oynattı yerinden yıkılırken Îran...

Belki bir kıl bile ürpermedi sizden, bu ne kan!

Yeryüzünü yerinden oynattı yıkılırken İran...

Belki bir kıl bile ürpermedi sizden, bu ne kan!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Hiç sıkılmaz mısınız Hazret-i Peygamber´den,

Ki uzaklardaki bir mü´mini incitse diken

Hiç sıkılmaz mısınız Hazret-i Peygamber'den,

Ki uzaklardaki bir mümini incitse diken,

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Kalb-i pâkinde duyamış o musîbetten acı?

Sizden elbette olur rûh-i Nebî da´vâcı.

Temiz kalbinde o sıkıntının duyarmış acısını.

Peygamberin ruhu sizden elbette olur davacı.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Ey cemâat, uyanın! Yoksa, hemen gün batacak.

Uyanın! Korkuyorum: Leyl-i nedâmet çatacak!

Ey cemât, uyanın! Yoksa hemen gün batacak.

Uyanın! Korkuyorum pişmanlık gecesi gelip çatacak!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Ne vapurlarla trenler sizi bîdâr etti!

Sizi kim kaldıracak, sûru mu İsrâfil´in? Etmeyin... Memleketin hâli fenâlaştı... Gelin!

Ne vapurlarla trenler sizi uyandırdı,

Sizi kim kaldıracak, sûru mu İsrafil'in?Etmeyin... Memleketin hâli fenalaştı...

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Gelin Allâh için olsun ki zaman buhranlı;

Perdenin arkası Mevlâ bilir amma kanlı!

Gelin! Gelin Allah için olsun ki zaman tehlikeli; Perdenin arkası Allah bilir ama kanlı!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Siz ki son lem´a-i ümmîdisiniz İslâm´ın

Dayanın gayzına artık medenî akvâmın!

Siz ki son ümit ışığısınız İslam'ın,

Medenî milletlerin öfkesine artık direnin!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Şimdilik sulha sebep ordunuzun kuvvetidir

Bir de vaz´iyyet-i mülkiyyenizin kıymetidir.

Şimdilik barışa sebep ordunuzun kuvvetidir;

Bir de stratejik konumunuzun kıymetidir.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Bu tezebzüble o kuvvet de fakat sarsılacak...

Çünkü isyanları bastırmaya me´mûr ancak!

Fakat bu karışıklıkla o kuvvet de sarsılacak...

Çünkü isyanları bastırmakla görevli ancak!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Ordu mâdâm ki efrâdını milletten alır;

Milletin keşmekeşinden nasıl âzâde kalır?

Ordu madem ki fertlerini milletten alır;

Milletin karışıklığından nasıl uzakta kalır?

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme

Öyledir, memleketin hâli düzelmezse eğer,

Kışlalar evlere, asker de ahâlîye döner!

Öyledir, memleketin hâli düzelmezse eğer,

Kışlalar evlere, asker de halka benzer!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Durmasın sonra kazan kaldıra dursun ordu,

Düşmanın safları çiğner bu mukaddes yurdu.

Durmasın sonra kazan kaldıradursun ordu,

Düşmanın safları çiğner bu kutsal yurdu.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme

Enbiyâ yurdu bu toprak; şühedâ burcu bu yer;

Bir yıkık türbesinin üstüne Mevlâ titrer
Peygamber yurdu bu toprak; şehitler burcu bu yer;

Bir yıkık türbesinin üstüne Mevla titrer!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Dışı baştanbaşa bir nesl-i kerîmin yâdı;

İçi boydan boya milyonla şehîd ecsâdı,

Dışı baştan başa bir büyük neslin hatıralarıyla;

İçi de boydan boya milyonla şehit cesediyle doludur.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Öylemeşbû´-i şehâdet ki bu öksüz toprak;

Oh, bir sıksa adam otları, kan fışkıracak!

Şehadete öyle doymuş ki bu öksüz toprak:

Oh, bir sıksa insan otları, kan fışkıracak!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Böyle bir yurdu elinden çıkaran nesl-i sefil,

Yerin üstünde muhakkar, yerin altında rezil!

Böyle bir yurdu elinden çıkaran aşağılık nesil,

Yerin üstünde horlanır, yerin altında ise rezil!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Hem vatan gitti mi, yoktur size bir başka vatan;

Çünkü mîrasyedi sâil kovulur her kapıdan!

Hem vatan gitti mi, size bir başka vatan yoktur;

Çünkü mirasyedi dilenci her kapıdan kovulur!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Göçebeyken koca bir devlete kurmuş bünyâd;

Çerge hâlinde mi görsün sizi kalkıp ecdâd?

Göçebeyken koca bir devleti bina etmiş olan

Ecdad, kalkıp da sizi çingeneler gibi çadırlarda yaşıyor mu görsün?

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
"Çerge hâlinde... " dedim...

Korkarım ondan da tebâh: Yurdunuz bir çökecek olsa, iyâzen-billâh,

"Çadırlarda yaşamak..." dedim...

Korkarım ondan da beter:Allah korusun, yurdunuz bir çökecek olsa,

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Öyle iğrenç olacak âkıbetin manzarası!

Ki tasavvur bile vicdanlar için yüz karası!

Sonuçta ortaya çıkacak manzara öyle iğrenç olacak

Ki düşünmek bile vicdanlar için yüz karasıdır!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Azıcık bilmek için kadrini istiklâlin,

Bakınız çehre-i meş´ûmuna izmihlâlin:

Bağımsızlığın değerini azıcık bilmek için,

Yıkılıp çöküşün uğursuz çehresine bir bakınız

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Yarılıp sanki zemin uğrayıverin yer yer,

Bin sefil ordu ki efrâdı: Bütün âileler.

' Yarılıp sanki zemin uğrayıvermiş, yer yer
Bin sefil ordu ki fertleri: Bütün aileler.
İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Hepsi aç, bir paralar yok, kadın erkek çıplak;

Sokağın ortası ev, kaldırımın sırtı yatak!

Hepsi aç, bir paralar yok, kadın erkek çıplak;

Sokağın ortası ev, kaldırımın sırtı yatak!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Geziyor çiğneyerek bunları yüzlerce köpek,

Satılık cevher-i nâmûs arıyor. Kâr edecek!

Geziyor çiğneyerek bunları yüzlerce köpek,

Satılık namus cevheri arıyor: Kâr edecek!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Sen işin yoksa namaz kılmak için mescid ara...

Kimi câmi´lerin artık kocaman bir opera;

Sen işin yoksa namaz kılmak için mescit ara...

Kimi camilerin artık kocaman bir opera;

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Kiminin göğsüne haç, boynuna takmışlar çan,

Kimi olmuş balo vermek için a´lâ meydan!

Kiminin göğsüne haç, boynuna takmışlar çan,

Kimi olmuş balo vermek için pek güzel meydan!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Vuruyor bando şu karşımda duran minberde;

O, sizin secdeye baş koyduğunuz, mermerde,

Vuruyor bando şu karşımda duran minberde;

O, sizin secdeye baş koyduğunuz, mermerde,

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Dişi, erkek bir alay murdar ayak dans ediyor;

İşveler, kahkahalar kubbeyi gümbürdetiyor!

Dişi, erkek bir alay murdar ayak dans ediyor;

Kırıtmalar, kahkahalar kubbeyi gümbürdetiyor!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Avlu baştan başa binlerce dilenciyle dolu...

Eski sâhibleri mülkün kapamışlar da yolu,

Avlu baştan başa binlerce dilenciyle dolu...

Eski sahipleri ülkenin kapamışlar da yolu,

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
El açıp yalvarıyorlar yeni sâhiplerine!

Bu sizin ağlamanız benzedi mi dîgerine

El açıp yalvarıyor yeni sahiplerine!

Bu sizin ağlamanız bir başkasınınkine benzedi:

İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Endülüs tâcı elinden alınan bahtı kara,
Endülüs tacı elinden alman bahtı kara
İngilizce Tercüme
Osmanlıca Tercüme
Video


Şiir Metni
Güncel Türkçesi
İngilizce Tercüme
Osmanlıca

Ey cemâat, uyanın, elverir artık uyku!


Yok mu sizlerde vatan nâmınahiçbir duygu?


Düşmeden pençesinin altınaistikbâlin,


Biliniz kadrini hürriyyetin,istiklâlin.


Söyletip başka memâlikteki mahkûmîni:


Hâkimiyyet ne imiş, öğreniniz kıymetini.


Yoksa, onsuz ne şu dünyâ kalır İslâm´a, ne din...


Kuşatır millet-i mahkûmeyi hüsrân-ı mübin.


Müslümanlık sizi gâyet sıkı, gâyet sağlam,


Bağlamak lâzım iken, anlamadım, anlıyamam,


Ayrılık hissi nasıl girdi sizin beyninize?


Fikr-i kavmiyyeti Şeytan mı sokan zihninize?


Birbirinden müteferrik bu kadar akvâmı,


Aynı milliyyetin altında tutan İslâm´ı,


Temelinden yıkacak zelzele kavmiyyetir:


Bunu bir lâhza unutmak ebedî haybettir.


Arnavutlukla, Araplıkla bu millet yürümez...


Son siyâsetse bu, hiç böyle siyâset yürümez.


Sizi bir âile efrâdı yaratmış Yaradan;


Kaldırın ayrılık esbâbını artık aradan.


Siz bu da´vâda iken yoksa, iyâzen-billâh,


Ecnebîler olarak sâhibi mülkün nâgâh.


Diye dursun atalar: "Kal´a, içinden alınır. "


Yok ki hiçbir işiten... Millet-i merhûme sağır!


Bir değil mahvedilen devlet-i İslâmiyye...


Girdiler aynı siyâsetle bütün makbereye.


Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez;


Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.


Bırakın eski hükûmetleri meydandakiler


Yetişir, şöyle bakıp ibret alan varsa eğer.


İşte Fas, işte Tunus, işte Cezayir, gitti!


İşte Îrân´ı da taksîm ediyorlar şimdi.


Bu da gâyetle tabîi, koşanındır meydan;


Yaşamak hakkını kuvvetliye vermiş Yaradan.


Müslüman, fırka belâsıyle zebun bir kavmi,


Medenî Avrupa üç lokma edip yutmaz mı?


Ey cemâat, yeter Allâh için olsun, uyanın...


Sesi pek müdhiş öter sonra kulaklarda çanın!


Arzı oynattı yerinden yıkılırken Îran...


Belki bir kıl bile ürpermedi sizden, bu ne kan!


Hiç sıkılmaz mısınız Hazret-i Peygamber´den,


Ki uzaklardaki bir mü´mini incitse diken


Kalb-i pâkinde duyamış o musîbetten acı?


Sizden elbette olur rûh-i Nebî da´vâcı.


Ey cemâat, uyanın! Yoksa, hemen gün batacak.


Uyanın! Korkuyorum: Leyl-i nedâmet çatacak!


Ne vapurlarla trenler sizi bîdâr etti!


Sizi kim kaldıracak, sûru mu İsrâfil´in?


Etmeyin... Memleketin hâli fenâlaştı... Gelin!


Gelin Allâh için olsun ki zaman buhranlı;


Perdenin arkası - Mevlâ bilir amma - kanlı!


Siz ki son lem´a-i ümmîdisiniz İslâm´ın


Dayanın gayzına artık medenî akvâmın!


Şimdilik sulha sebep ordunuzun kuvvetidir


Bir de vaz´iyyet-i mülkiyyenizin kıymetidir.


Bu tezebzüble o kuvvet de fakat sarsılacak...


Çünkü isyanları bastırmaya me´mûr ancak!


Ordu mâdâm ki efrâdını milletten alır;


Milletin keşmekeşinden nasıl âzâde kalır?


Öyledir, memleketin hâli düzelmezse eğer,


Kışlalar evlere, asker de ahâlîye döner!


Durmasın sonra kazan kaldıra dursun ordu,


Düşmanın safları çiğner bu mukaddes yurdu.


Enbiyâ yurdu bu toprak; şühedâ burcu bu yer;


Bir yıkık türbesinin üstüne Mevlâ titrer!


Dışı baştanbaşa bir nesl-i kerîmin yâdı;


İçi boydan boya milyonla şehîd ecsâdı,


Öylemeşbû´-i şehâdet ki bu öksüz toprak;


Oh, bir sıksa adam otları, kan fışkıracak!


Böyle bir yurdu elinden çıkaran nesl-i sefil,


Yerin üstünde muhakkar, yerin altında rezil!


Hem vatan gitti mi, yoktur size bir başka vatan;


Çünkü mîrasyedi sâil kovulur her kapıdan!


Göçebeyken koca bir devlete kurmuş bünyâd;


Çerge hâlinde mi görsün sizi kalkıp ecdâd?


"Çerge hâlinde... " dedim...


Korkarım ondan da tebâh:


Yurdunuz bir çökecek olsa, iyâzen-billâh,


Öyle iğrenç olacak âkıbetin manzarası!


Ki tasavvur bile vicdanlar için yüz karası!


Azıcık bilmek için kadrini istiklâlin,


Bakınız çehre-i meş´ûmuna izmihlâlin:


Yarılıp sanki zemin uğrayıverin yer yer,


Bin sefil ordu ki efrâdı: Bütün âileler.


Hepsi aç, bir paralar yok, kadın erkek çıplak;


Sokağın ortası ev, kaldırımın sırtı yatak!


Geziyor çiğneyerek bunları yüzlerce köpek,


Satılık cevher-i nâmûs arıyor. Kâr edecek!


Sen işin yoksa namaz kılmak için mescid ara...


Kimi câmi´lerin artık kocaman bir opera;


Kiminin göğsüne haç, boynuna takmışlar çan,


Kimi olmuş balo vermek için a´lâ meydan!


Vuruyor bando şu karşımda duran minberde;


O, sizin secdeye baş koyduğunuz, mermerde,


Dişi, erkek bir alay murdar ayak dans ediyor;


İşveler, kahkahalar kubbeyi gümbürdetiyor!


Avlu baştan başa binlerce dilenciyle dolu...


Eski sâhibleri mülkün kapamışlar da yolu,


El açıp yalvarıyorlar yeni sâhiplerine!


Bu sizin ağlamanız benzedi mi dîgerine:


Endülüs tâcı elinden alınan bahtı kara,

Ey topluluk, uyanın, elverir artık uyku!


Yok mu sizlerde vatan nâmına bir duygu?


Düşmeden pençesinin altına geleceğin,


Biliniz kıymetini hürriyetin, bağımsızlığın.


Söyletip başka memleketlerde mahkumları...


Hâkimiyet ne imiş, öğreniniz kıymetini.


Yoksa, onsuz müslümanlara ne şu dünya ne de din kalır....


Esir milleti apaçık bir ziyan ve acı kuşatır.


Müslümanlık sizi gayet sıkı, gayet sağlam,


Bağlamak lazım iken, anlamadım, anlayamam,


Ayrılık hissi nasıl girdi sizin aranıza?


Irkçılık fikrini şeytan mı sokan zihninize?


Birbirinden ayrı bu kadar kavmi,


Aynı milliyetin altında tutan İslam'ı,


Temelinden yıkacak deprem ırkçılıktır.


Bunu bir an unutmak sonsuz mahrumiyetlere yol açar.


Arnavutlukla, Araplıkla bu millet yürümez...


Son siyasetiniz bu ise, böyle siyaset hiç yürümez.


Sizi bir ailenin fertleri gibi yaratmış Yaradan;


Kaldırın ayrılık sebeplerini artık aradan.


Siz bu davada iken yoksa, Allah korusun,


Birden yabancılar oluverecek sahibi memleketin.


Diye dursun atalar: "Kale içinden alınır."


Yok ki hiçbir işiten... Acınası millet sağır!


Bir değil yok edilen İslâm devleti...


Girdiler aynı siyasetle mezara hepsi.


Girmeden ayrılık bir millete, düşman giremez;


Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.


Bırakın eski hükümetleri, meydandakiler


Yetişir, şöyle bakıp ibret alan varsa eğer.


İşte Fas, işte Tunus, işte Cezayir gitti!


İşte İran'ı da paylaşıyorlar şimdi.


Bu da gayet tabiî, koşanındır meydan;


Yaşamak hakkını kuvvetliye vermiş Yaradan.


Ayrılık belasına düşmüş müslüman bir kavmi,


Medeni Avrupa üç lokma edip yutmaz mı?


Ey cemâat, yeter Allah için olsun, uyanın...


Sesi pek korkunç öter sonra kulaklarda çanın!


Yeryüzünü yerinden oynattı yıkılırken İran...


Belki bir kıl bile ürpermedi sizden, bu ne kan!


Hiç sıkılmaz mısınız Hazret-i Peygamber'den,


Ki uzaklardaki bir mümini incitse diken,


Temiz kalbinde o sıkıntının duyarmış acısını.


Peygamberin ruhu sizden elbette olur davacı.


Ey cemât, uyanın! Yoksa hemen gün batacak.


Uyanın! Korkuyorum pişmanlık gecesi gelip çatacak!


Ne vapurlarla trenler sizi uyandırdı,


Ne de toplar bu derin uykuya bir kâr etti!
Sizi kim kaldıracak, sûru mu İsrafil'in?


Etmeyin... Memleketin hâli fenalaştı...


Gelin! Gelin Allah için olsun ki zaman tehlikeli;


Perdenin arkası -Allah bilir ama- kanlı!


Siz ki son ümit ışığısınız İslam'ın,


Medenî milletlerin öfkesine artık direnin!


Şimdilik barışa sebep ordunuzun kuvvetidir;


Bir de stratejik konumunuzun kıymetidir.


Fakat bu karışıklıkla o kuvvet de sarsılacak...


Çünkü isyanları bastırmakla görevli ancak!


Ordu madem ki fertlerini milletten alır;


Milletin karışıklığından nasıl uzakta kalır?


Öyledir, memleketin hâli düzelmezse eğer,


Kışlalar evlere, asker de halka benzer!


Durmasın sonra kazan kaldıradursun ordu,


Düşmanın safları çiğner bu kutsal yurdu.


Peygamber yurdu bu toprak; şehitler burcu bu yer;


Bir yıkık türbesinin üstüne Mevla titrer!


Dışı baştan başa bir büyük neslin hatıralarıyla;


İçi de boydan boya milyonla şehit cesediyle doludur.


Şehadete öyle doymuş ki bu öksüz toprak:


Oh, bir sıksa insan otları, kan fışkıracak!


Böyle bir yurdu elinden çıkaran aşağılık nesil,


Yerin üstünde horlanır, yerin altında ise rezil!


Hem vatan gitti mi, size bir başka vatan yoktur;


Çünkü mirasyedi dilenci her kapıdan kovulur!


Göçebeyken koca bir devleti bina etmiş olan


Ecdad, kalkıp da sizi çingeneler gibi çadırlarda yaşıyor mu görsün?


"Çadırlarda yaşamak..." dedim...


Korkarım ondan da beter:


Allah korusun, yurdunuz bir çökecek olsa,


Sonuçta ortaya çıkacak manzara öyle iğrenç olacak


Ki düşünmek bile vicdanlar için yüz karasıdır!


Bağımsızlığın değerini azıcık bilmek için,


Yıkılıp çöküşün uğursuz çehresine bir bakınız:' Yarılıp sanki zemin uğrayıvermiş, yer yer


Bin sefil ordu ki fertleri: Bütün aileler.


Hepsi aç, bir paralar yok, kadın erkek çıplak;


Sokağın ortası ev, kaldırımın sırtı yatak!


Geziyor çiğneyerek bunları yüzlerce köpek,


Satılık namus cevheri arıyor: Kâr edecek!


Sen işin yoksa namaz kılmak için mescit ara...


Kimi camilerin artık kocaman bir opera;


Kiminin göğsüne haç, boynuna takmışlar çan,


Kimi olmuş balo vermek için pek güzel meydan!


Vuruyor bando şu karşımda duran minberde;


O, sizin secdeye baş koyduğunuz, mermerde,


Dişi, erkek bir alay murdar ayak dans ediyor;


Kırıtmalar, kahkahalar kubbeyi gümbürdetiyor!


Avlu baştan başa binlerce dilenciyle dolu...


Eski sahipleri ülkenin kapamışlar da yolu,


El açıp yalvarıyor yeni sahiplerine!


Bu sizin ağlamanız bir başkasınınkine benzedi:


Endülüs tacı elinden alman bahtı kara

Oh community, wake up, don’t sleep now! You don’t have a feeling on behalf of the homeland? Do not claw and fall under the future, Please also note the value of freedom, independence. Other countries it Saying prisoners ... What Sovereignty, learn the value. Or are you not live without, what the Muslims remain in this world nor religion .... Captive nation surrounded by a clear loss and suffering. Islam you very tight, very solid, While the need to link to, understand, I can not understand, How do you input a sense of separation between you? Racism is the idea that the devil puts your mind? To separate this nation, Islam holds under the same nationality, The earthquake will demolish the foundation of racism. This leads to a moment, forget the endless deprivation. Albania, Arab these folks can not work ... Finally, this is politics, so politics can not work at all. God created you as members of a family; Remove the causes of separation is no longer break. While you do not have in this case, God forbid, Oluverecek foreigners have more than one country. She let alone ancestors, "is taken from inside the castle." None of any hearing that ... Deaf pathetic nation! One of the Islamic state does not ... Inputs to the grave, all the same in politics. A nation without any separation, the enemy can not enter; Volume during hit digest her top hearts. Let the old governments, being in area It grows, like if you look at the sign area. Here in Morocco, here in Tunisia, Algeria 's gone! That share is now Iran. This is quite natural, runnig challenge; God has given the right to live stronger. The separation is a scourge of the Muslim people of the fallen, Is European Civil swallow whether the three bite? O Muslim, Allah is enough to get to, wake up ... Voice of the ears after the bell sings very scary! Iran sent shock waves through the earth crashing down ... Maybe even a hair ürpermedi you, what blood! Are you ever tightened the Prophet Hazrat-i, Thorn hurts a believer in that distant, Clean the heart of the pain he duyarmış adversity. Of course you will be the spirit of the Prophet plaintiff. O community ,Wake up! Or will set just days. Wake up! wrinkle come to regret the night I'm scared! What attracted you to ferry trains, What he collects a lot of profit for the deep sleep! Who will remove you, herd Raphael Is? Do Not ... deteriorate state of the country ... Come on! Come to God so that you always dangerous; Behind the scenes-but-bloody God knows! You are the light of Islam's last hope, The civilized nations no longer resist the wrath! Lead your army force now, peace; Also, the value of strategic location. But this confusion in the force shaken ...


Because the duty to suppress riots, but! Seeing that nations that are members of the Army;


How do I stay away from the complexity of the nation? So it is, state of the country, if not improve, Houses, barracks, soldiers also similar to the public! charry stand in the army after the boiler, Violate this sacred homeland of the enemy ranks. Home of the Prophet in this land, it sign of martyrs; God not on top of a ruined tomb trembles! Out of an overall older generation, memories; Inside is filled in across the corpse of a martyr million. Witness so that this orphan saturated soil: Oh, to press human weeds, blood fastback! Issuing such a vile hand of residence generation, hallmark on the ground, under ground in the infamous! Both went home, you do not any other country; 'Cause every door begging spendthrift fired! glebe husband who had been building a state Ancestors, living in tents, such as getting a Do you let the gypsies? "To live in tents ..." I said ... I'm afraid it worse: God forbid, a crash nation though, The resulting landscape will be so disgusting Face to think that even the blackest souls! To know a little bit of independence, the value, Collapse and the collapse of a sinister environments, see: ' go chop ground as if in places Thousands of members of that wretched army: All families. All-hungry, do not have a money, naked women and men; The middle of the street house, the pavement back bedroom! Traveling hundreds of them in violation of the dog, Sale of honor is looking for ore: will profit! You do not have the job search mosques to pray ... Some mosques no longer a big opera; Who crosses his chest, neck Obsess bell, Some have been very nice challenge to have a ball! Standing on the pulpit in front of me hit the band; He put your prostrate head, marble, The female, male dancing in a procession unclean feet; to behave coquettishyl, laughter to boom dome! The courtyard is completely filled with thousands with beggar ... close the way the country's former owners, Hand off begging the new owners! This is your crying seemed to else someone: The hands of the crown of the German land of Andalusia' fortune

örnek osmanlıca مقدمة


Süleymaniye camiiSüleymaniye[]

Suleymaniye

Mehmet Akif Ersoy Süleymaniye Kürsüsünde

Safahat logo

Şablon:Düz liseler için safahat projesi
Şablon:Anadolu liseleri için safahat projesi
Şablon:Sosyal Bilimler Liseleri için safahat projesi
Şablon:Türki Dillerde Safahat Projesi
Şablon:Safahat İngilizceye Tercüme Projesi

Advertisement