Yenişehir Wiki
Advertisement

SABR

(SABIR) Aciya ve zorluga katlanmak. * Bir musibet ve belâya ugrayanin telâs ve feryad etmeyip sonunu bekleyip tahammül ile katlanmasi. * Muharebede secaat gösterme. * Bir kimseyi bir seyden alikoymak. * Ögrendigi bir seyi baskasinin da ögrenmesi için tâkat getirmek.(Cenab-i Hak, Hakîm ismi muktezasi olarak, vücud-u esyada bir merdivenin basamaklari gibi bir tertib vaz'etmis. Sabirsiz adam teenni ile hareket etmedigi için, basamaklari; ya atlar düser veya noksan birakir; maksud damina çikamaz. Onun için hirs mahrumiyete sebebdir. Sabir ise müskilâtin anahtaridir... Cenab-i Hakk'in inayet ve tevfiki, sabirli adamlarla beraberdir. Çünkü sabir üçtür. Biri: Masiyetten kendini çekip sabretmektir, su sabir takvadir... Ikincisi: Musibetlere karsi sabirdir ki, tevekkül ve teslimdir... Üçüncü sabir: Ibadet üzerine sabirdir ki, su sabir onu makam-i mahbubiyete kadar çikariyor. En büyük makam olan ubudiyet-i kâmile cânibine sevkediyor. M.)

Sebat

Yerinden oynamamak, dayanmak. Kararlı olmak.

Sözde durmak, ahde vefâ etmek. İman ve İslâmiyete hizmette, Allah'a ibadet ve taatta sâbit ve berkarar olmak.

Bir meslekte, meşru bir kanaatte veya bir fikirde kararlı bulunmak, sağlamlık göstermek.

Advertisement