Yenişehir Wiki
Advertisement

Kaynaklı Edebiyat üstadlarından değerlendirmeler[]

  • “O’nu umumi bir ideoloji veya temayüle bağlamak istersek; Dindar ve muhafazakar zümreye sokabiliriz. Karakoç, Cumhuriyet Devri’nde birbiriyle çatışan (sağ-sol) iki asli temayül’ün ikisinden de ayrı, kendisine has bir yol tutmuştur.” Prof. Mehmed Kaplan
  • “Karakoç, Hayber’i (kalesini) yer altı sularıyle kuşatmak istiyor. Bunu yaparken Kale’nin etrafındaki hendeğin sularından da yararlanıyor.” Cemal Süreya
  • “Sezai’de bir düş kamerasıyle çekilmiş izlenimi veren imajlar daha başat’dır.” Ece Ayhan
  • “..O, şiirimizde yeni bir mistisizm’in habercisi olarak geliyor.” demektedirler. Rasim Özdenören

Eşi sözlük[]

avea tracker f tw su ff

  1. "karakoc, gunumuz $iirinde, islami du$unceyi modern $iirdeki

gercekustuculukle kaynastiran; mistisizmden, enbiya - evliya kissalarindan yararlanan, carpici, benzetme ve imgelerle, denenmemi$ sentezlere ula$an, bagimsiz sayfalar acti." (behcet necatigil) (kaynak: http://www.cs.rpi.edu/...bel/poetry/bio/sezai_karakoc) (tsan chan, 17.09.2001 22:22 ~ 22:23)

	#661146	  paylaş 	 	 şikayet et 


avea tracker f tw su ff

  1. diyarbakır ergani dogumlu olup siyasal bilgiler mezunudur.şahsınınbir islami diriliş düşüncesi vardır bununla ilintili olarak diriliş dergisini yayınlamış birde diriliş partisi diye bir parti kurmuştur.partiside anayasa mahkemesi tarafından ya seçimlere katılmadığı yada örgütlenme ile ilgili hede hödeler yüzünden kapatılmıştır..

(2nd, 17.09.2001 22:39)

	#661187	  paylaş 	 	 şikayet et 


avea tracker f tw su ff

  1. anne öldü mü çocuk

bahçenin en yalniz koşesinde elinde siyah bir cubuk ağzinda küçük bir leke

çocuk üldü mu güneş simsiyah görünuyor gözüne elinde bir ip nereye bilmez bağlayacagını anne

kaçar herkesten durmaz bir yerde anne ölünce çocuk çocuk ölünce anne (mascara, 17.09.2001 23:27 ~ 23.02.2007 04:03)

	#661340	  paylaş 	 	 şikayet et 


avea tracker f tw su ff

  1. (bkz: yagmur duası)

(2nd, 17.09.2001 23:38)

	#661367	  paylaş 	 	 şikayet et 


avea tracker f tw su ff

  1. uhrevi bir dünyadan sezdiklerini modern hayatın bilgisiyle harmanlayarak bize sunan, ilahi bir ses tonuyla ikinci yeni modernizminin pekala buluşabileceğini kanıtlayan şair. cemal süreya'nın mülkiyeli arkadaşı

(sudaki duman, 22.03.2002 13:31)

	#1134827	  paylaş 	 	 şikayet et 


avea tracker f tw su ff

  1. bugün yalnız yağmura tahammül edeceğim

ta boğazıma kadar çıkan deli yağmura tüyüme horozdan çok itimat edeceğim itimat edeceğim şu belalı yağmura ruhumu bayrak yapıp ben teslim edeceğim asılmış bir adamın iki eli yağmura bugün yalnız yağmura tahammül edeceğim. (scissorshands, 30.07.2002 02:01)

	#1476473	  paylaş 	 	 şikayet et 


avea tracker f tw su ff

  1. kapanan diriliş partisi kurucusu ve genel başkanı, mona rosanın şairi, efsanevi fikir, sanat ve misyon adamı.

seçimlere girememesi yüzünden zoraki kapattığı partisi ile gül asrını yeniden başlatmayı amaçlayan ama bunda muvaffak olamamış gibi görünen ekol edebiyatçı şimdi istanbul'da şiir yazmaya devam ediyor.

önce iki sayı devam eden şiir sanatı adlı dergiyi, sonra diriliş dergisini çıkardı. karakoç, şiir üslubu bakımından, az çok ikinci yeni'ye yakın sayılsa da, şiirinde işlediği temalar, inandığı değerler bakımından şiirimizde yeni ve değişik bir sestir. islami düşünceyi modern şiirdeki gerçeküstücülükle bağdaştırmakta, mistisizmden yararlanmakta, çarpıcı benzetme ve sembollerle, denenmemiş, bağımsız şiirler yazmıştır. aşkını dile getirdiği mona rosa şiiri ile nice efsanelerin baş kişisi olmuştur. şiir kitapları: körfez (1959), şahdamar (1962), hızırla kırk saat (1967), sesler (1968), taha'nın kitabı (1968), gül muştusu (1969), zamana adanmış sözler (1970), ayinler (1970), leyla ile mecnun (1981) arzuladığı diriliş neslini anlattığı birçok fikir, öykü ve çeviri kitapları da vardır. (lazarus, 28.11.2002 01:20)

	#1885745	  paylaş 	 	 şikayet et 


avea tracker f tw su ff

  1. dünyanın en muhteşem şiirlerinden birçoğuna sahip şair.

sürgün ülkeden başkentler başkentine

senin kalbinden sürgün oldum ilkin bütün sürgünlüklerim bir bakıma bu sürgünün bir süreği bütün törenlerin şölenlerin ayinlerin yortuların dışında sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim af dilemeye geldim affa layık olmasam da uzatma dünya sürgünümü benim

güneşi bahardan koparıp aşkın bu en onulmazından koparıp bir tuz bulutu gibi savuran yüreğime ah uzatma dünya sürgünümü benim nice yorulduğum ayakkabılarımdan değil ayaklarımdan belli lambalar eğri aynalar akrep meleği zaman çarpılmış atın son hayali ev miras değil mirasın hayaleti ey gönlümün doğurduğu büyüttüğü emzirdiği kuş tüyünden ve kuş sütünden geceler ve gündüzlerde insanlığa anıt gibi yükselttiği sevgili en sevgili ey sevgili uzatma dünya sürgünümü benim

bütün şiirlerde söylediğim sensin suna dedimse sen leyla dedimse sensin seni saklamak için görüntülerinden faydalandım salome'nin belkis'in boşunaydı saklamaya çalışmam öylesine aşikarsın bellisin kuşlar uçar senin gönlünü taklit için ellerinden devşirir bahar çiçeklerini deniz gözlerinden alır sonsuzluğun haberini ey gönüllerin en yumusağı en derini sevgili en sevgili ey sevgili uzatma dünya sürgünümü benim

yıllar geçti sapan olumsuz iz bıraktı toprakta yıldızlara uzanıp hep seni sordum gece yarılarında çatı katlarında bodrum katlarında gölgendi gecemi aydınlatan eşsiz lamba hep kanlıca'da emirgan'da kandilli'nin kurşuni şafaklarında seninle söyleşip durdum bir ömrün baharında yazında şimdi onun birdenbire gelen sonbaharında sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim af dilemeye geldim affa layık olmasam da

ey çağdaş kudüs (meryem) ey sırrını gönlünde taşıyan mısır (züleyha) ey ipeklere yumuşaklık bağışlayan merhametin kalbi sevgili en sevgili ey sevgili uzatma dünya sürgünümü benim

dağların yıkılışını gördüm bir venüs bardağında köle gibi satıldım pazarlar pazarında günesin sarardığını gördüm konstantin duvarında senin hayallerinle yandım düşlerin civarında gölgendi yansıyıp duran bengisu pınarında ölüm düşüncesinin beni sardığı şu anda verilmemiş hesapların korkusuyla sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim af dilemeye geldim affa layık olmasam da sevgili en sevgili ey sevgili uzatma dünya sürgünümü benim

ülkendeki kuşlardan ne haber vardır mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır aşk celladından ne çıkar madem ki yâr vardır yoktan da vardan da ötede bir var vardır hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır o şarkıya özenip söylenecek mısralar vardir sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır senden ümit kesmem kalbinde merhamet adli bir çınar vardır

sevgili

en sevgili
ey sevgili
  1. doguda bir baba vardi,bati gelmeden once onun ogullari batiya vardi...

(masal adli siirinden)


  1. ötelerin şairi.

inci dakikaları

sen bana yeni yılsın her dakika
her dakika bir yaşıma daha giriyorum
sen benim üstüne titrediğim güzel ve yeni
saatim kadar saadetimin gözbebeği zamansın
ben bin parçaya bölündüm her parçasında
her parçasındayım kırkayak sesli boğuk arkadaşlığın
çalkantısız üniversitenin yalnızlığın ve ağlamanın
erkek ağlar mı diyeceksin
hayberin kapısı ağlar mı erkek ağlar mı
ben yel gibi erkekler ağlar diyorum
bir dakika ağlar yılbaşı dakikasında
daha gözlerimin gerçek yaşları belirmeden
ağlamak diye bir şey yoktur diye bir şey
yüzme bilmeyen bir uyurgezer yüzer ya
çürük ve havada asılı tahtalar üstünde
hafif kedi ayaklarıyla yürür gerçekten yürür ya
sen benim ağlamamı erkeklığıme
uyanan ölmeyen yenilenen
azgın kışlar içinde keskin baharlar bulan
seni bulan yeniden bulan tekrar tekrar bulan erkekliğime say

bütün bir yıl bütün bir yaşama boyu gizli heybelere binbir gece eşyası doldurduğuma say

ben otomobilleri böylesine yankısız sağır komam öyle bir isyan şiiri var ki ben onu yakalayacağım bu yunan şehrinin düzenini öper ve yalvarırım şehrin ölümünü yanlış anlama gözleri kör oldu doğrudur ama o kadar ve şehrin gözlerini geri verme dakikalarıdır bu yılgın çanlar

senin odan günışığı en güzel müzik bana farklılıklar odası giden tren buharları içinde örümcek ağı sen güzel örümcek ağı yaşamakla yaşamamak doğduğumuz şüpheyle öldüğümüz şüphe arasına gerilmiş garip bulut farklı müzik güzel örümcek ağı

ben bir yabancı buğunun kokusunu alıyorum bu kokuyu alıyorsam onulmaz kıskançlık yaramdandır benim garipliğime bakma benim kıskançlığıma bakma benim incilerin ilk gerçek ve yeni yorumunu bulur gibi oluyorum bu inciler denizlerin en karanlık noktalarında bile yoktur benim ak ve kara kayalar içinde bulduğum inciler bu inciler sen olmasan bende bile yoktur oldukları yerde bile

  • (bkz: surgun ulkeden baskentler baskentine)
  • "insanı çözersin, çözersin, çözersin ; çocuk çıkar." diye bir sözü vardır.
  • (bkz: abdurrahim karakoc)
  • "gider içeride güçlenir güçlenir gelirdik."
  • haydar ergülen'e göre, henüz zamanı gelmemiş, anlaşılamamış bir şairdir. diğerinin de turgut uyar olduğunu söyler hoca. doğrudur, inanırız.
  • acıların üzerine atılmış, siyah bir tülden bakarmışcasına şiirlerini yazmış şair. hani o kelimeler diyorsun hep bildik, yalın ama derinlikleri şaşırtıcı ve olabildiğince karanlık..
  • bir rest çekme dehası. türk şiirinin son döneminde, zannedildiği gibi metafiziğin, uhrevi çağrışımların, yerli imgelerin... filan değil tam da modernist deneylerin ön plana çıktığı bir şiir kurmuştur. gelenekle bağını koruma gayreti, sezai karakoç'un şiirindeki modernizmi gölgelemek şöyle dursun, iyice açığa çıkarır. bilgece bir tevazu içinde mırıl mırıl, şırıl şırıl akan şiirlerinde bazı mısralar aniden infilak eder. insan hayretlere garkolur, hayranlığa meyleder.

karakoç'un denemeleri, hikayeleri ve piyesleri de son derece önemlidir. okurunu bu kadar ciddiye alan bir başka yazar zor bulunur. sanki dünyada bir tek ikiniz kalmışsınız gibi hissedersiniz. tuhaf bir biçimde, mesafeli olduğu ölçüde samimiyeti hissedilir. bütün eserleri, bizzat yönettiği diriliş yayınları'nca neşredilmektedir. aradık, bulduk, aldık, okuduk, öptük, başucumuza koyduk.

  • (bkz: gün doğmadan
  • ikinci yeni şiirinin kendine özgü bir damarıdır. islami duyarlığı, geleneksel islami şiirdeki yöntemlerle değil, modern batı ve türk şiirinin biçim ve biçemleri ile yoğurup şiirine aktarır. benim kafamda sürekli ismet özel ile paralel yollarda yürüyen bir adam imgesi uyandırır.


  • demiş ki;
ehram gölgesine bir yağmur yağmış
toprak ağarmış bir tevrat gibi
sonra dört bir yanı hızır'ın suları sarmış kuşatmış
çok eleğimsağmalar görmüş bu evren köpeği
sonra gün açmış
işte olsa olsa bu kavis
o eleğim sağmalardan kalmış
  • (bkz: liliyar/2)
  • ilk nokta başlangıç noktası
hakikate
biri dedi
ilk nokta aşktır
ve öbürü dedi
aynı zamanda
son nokta
  • sezai karakoç 'da , sınırlarını aşan cehenneminin baş ateşini söndürmek ve kente inen cehennem eşkıyalarını alt etmek çabasıyla, monna rosa ile ıssız zambak kokularının harmanı mevcuttur..

davasına yakışan erdemli duruşunu ve ayaklarını toprağa değerek yürümeye devam eden s.karakoç'u anlatmakta kelimelerim yetersizdir.. nuh 'un gemisi sağsa *, çünkü o gemi ölmemiştir, bizi bekleyen tufandır..daha kıyıdayız, açılmak lazım onun denizine..

kar şiirinde üçüncü dörtlüğün son mısrasında bu şiirimi anlayınca beni anlayacaksın,,diye seslenir ..çünkü kar gökten yağar, o*'ndan gelir.. ve o 'na inanlara şöyle öğüt verir..

onlar sanıyorlar ki, biz sussak mesele kalmayacak. halbuki, biz sussak, tarih susmayacak.. tarih sussa, hakikat susmayacak. onlar sanıyorlar ki, bizden kurtulsalar mesele kalmayacak. halbuki, bizden kurtulsalar, vicdan azabından kurtulamayacaklar, vicdan azabından kurtulsalar, tarihin azabından kurtulamayacaklar. tarihin azabından kurtulsalar, tanrı'nın gazabından kurtulamayacaklar. [[ çağ ve ilham 1]]diriliş yayınları, s 25,

  • daha çok Muazzez Akkaya'ya yazdığı akrostişli şiiri monna rosa ile tanınan,hatta muazzez akkaya için cemal süreya ile iddaya giren ve bu iddayı kazanarak cemal süreya'nın adının bir harfini atmasına neden olan şair (bkz: #7861156) .
Advertisement