Utanma. Kendini kusurlu bilip insanlar arasından çekilmek.
Men'etmek.
Allah ile kul arasındaki perde.
Setretmek. Gizlemek.
Sözlükte "perde, örtü, iki şey arasına konan engel" anlamına gelen hicâb, bir kavram olarak, hakka ve hakikate ulaşmaya, âhiret gününde Allah'ı görmeye engel olan perde anlamına gelir. Bir hadiste ifade olunduğuna göre, Allah Teâla cennet ehline "Benden daha başka bir şey istiyor musunuz?" diye soracak, onlar da, "Yüzümüzü ağartmadın mı, bizi cennete koyup ateşten kurtarmadın mı?" diyecekler, bunun üzerine Allah perdeyi kaldıracak ve cennettekiler, o güne kadar mazhar olmadıkları en büyük nimet olarak Rab'lerine bakacaklardır (Müslim, Îmân, 297). Tasavvufta, sâlikle Hak arasında bulunan ve O'nu tanımaya (mârifet) engel olan her şeye hicâb adını verirler. (M.C.)
Hicap kelimesi Kur'ân'da 7 âyette geçmiş ve hepsi perde anlamında ancak farklı bağlamlarda kullanılmıştır. A'râf sûresinin 46. âyetindeki hicâp âhirette cennet halkı ile cehennem halkı arasında bulunan sûru, Şûrâ sûresinin 51. âyetindeki hicâp, vahyin geliş şekillerinden birini, İsrâ sûresinin 45 ve Fussilet sûresinin 5. âyetinde hicâp, mecâzî anlamda perdeyi, Ahzap sûresinin 53. âyetindeki hicâp, kapı yerine kullanılan perdeyi, Sâd sûresinin 32. âyetindeki hicâp, gün sonunda güneş ışığının batmasını ve perdelenmesini ifade etmektedir.
Türkçe'de "hicap", utanma ve sıkılma anlamında kullanılmaktadır. (İ.K.)
[]
Ad[]
- [1] Hicap
Düzenle | Bu madde ya da bir kısmı, Vikipedi standartlarına uygun değildir ve bu nedenle düzenlenmesi gerekmektedir. Maddeyi Vikipedi standartlarına uygun biçimde düzenleyip, geliştirerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz. NOT: Gerekli değişiklik yapılmadan bu şablon kaldırılmamalıdır. |
[]
Ad[]
Utanma. Kendini kusurlu bilip insanlar arasından çekilmek. Men'etmek. Allah ile kul arasındaki perde. Setretmek. Gizlemek