Yenişehir Wiki
Advertisement

Bakınız: Mehmet Akif Ersoy'un Balkan harpleri ve I. Dünya Savaşı için yazdığı Yok mu? şiiri

Mehmet Akif Ersoy'dan Hakkın Sesleri şiirinden[]

Şu sessiz kubbenin altında insandan eser yokmuş!

Diyorduk: "Bir buçuk milyar!" Meğer tek bir nefer yokmuş!

Bu hissiz toprağın üstünde mazlûmîne yer yokmuş!

Adâlet şöyle dursun, böyle birşeyden haber yokmuş!

Bütün boşlukmuş insanlık; Ne istersen, meğer yokmuş!


İlâhî, altı yüz bin müslüman birden boğazlandı...

Yanan can, yırtılan ismet, akan seller bütün kandı!

Ne ma´sûm ihtiyarlar süngüler altında kıvrandı!

Ne bîkes hânümanlar işte, yangın verdiler, yandı!

Şu küllenmiş yığınlar hep birer insan, birer candı!


Sabâhü´l-hayr-ı hürriyyet, İlâhî, leyl-gûn oldu ?

Karanlık bir hezîmet her taraftan rû-nümûn oldu!

Şehâmet gitti; gayret söndü; kudretler zebûn oldu.

O mevcâ-mevc sancaklar ne müdhiş ser-nigûn oldu!

Sukûtun dehşetinden kalb-i rahmet, belki, hûn oldu:


Ezanlar sustu... Çanlar inletip durmakta âfâkı.

Yazık: Şark´ın semâsından Hilâl´in geçti işrâkı!

Zaman artık Salîb´in devr-i istîlâsı, ilhâkı.

Fakat, yerlerde kalmış hakların ferdâ-yı ihkâkı,

Ne doğmaz günmüş ey âcizlerin kudretli Hallâk´ı!

.....

Evet, son inkisârından ki yoktur cebrin imkânı:

Batıp gitmiş nazarlar beklemekten fecr-i nâzanı!

Nasıl, ey yolcu, bin lâ´net gelip ezmez ki vicdânı;

Dudaklar, çâk çâk olmuş, içerken zehr-i hüsrânı,

Uzaktan baktı - koşmak nerde! - milyonlarca yârânı!

.....


Bu ıssız âşiyanlar bir zaman candan muazzezdi;

Bu damlar böyle baykuş seslerinden çın çın ötmezdi;

Şu kurbağlar seken vâdîde, ceylânlar koşup gezdi;

Şu coşmuş, ağlayan ırmak ne handân gölgeler sezdi;

Bütün mâzîyi bir tûfan, fakat, hep boğdu, hep ezdi!


Vefâsız yurd! Öz evlâdın için olsun, vefâ yok mu?

Neden kalbin kararmış? Bin ocaktan bir ziyâ yok mu?

İlâhî, kimsesizlikten bunaldım, âşinâ yok mu?

Vatansız, hânümansız bir garîbim... Mültecâ yok mu?

Bütün yokluk mu her yer? Bâri bir "Yok!" der sadâ yok mu?


Gitme ey yolcu, berâber oturup ağlaşalım:

Elemim bir yüreğin kân değil, paylaşalım:

Ne yapıp ye´simi kahreyliyeyim, bilmem ki?

Öyle dehşetli muhîtimde dönen mâtem ki!..

Ah! Karşımda vatan nâmına bir kabristan

Yatıyor şimdi... Nasıl yerlere geçmez insan?

Şu mezarlar ki uzanmış gidiyor, ey yolcu,

Nereden başladı yükselmeye, bak nerde ucu!

Bu ne hicrân-ı müebbed bu ne hüsrân-ı mübin...

Ezilir rûh-i semâ, parçalanır kalb-i zemin!

Azıcık kurcala toprakları, seyret ne çıkar:

Dipçik altında ezilmiş, paralanmış kafalar!

Bereden reng-i hüviyyetleri uçmuş yüzler!

Kim bilir hangi çenâatle oyulmuş gözler!

"Medeniyyet" denilen vahşete lâ´netler eder,

Nice yekpâre kesilmiş de sırıtmış dişler!

Süngülenmiş, kanı donmuş nice binlerle beden!

Nice başlar, nice kollar ki cüdâ cisminden!

Beşiğinden alınıp parçalanan mahlûkat;

Sonra, nâmûsuna kurbân edilen bunca hayat!

Bembeyaz saçları katranlara batmış dedeler

Göğsü baltayla kırılmış memesiz vâlideler!

Teki binlerce kesik gövdeye âid kümeler.

Saç, kulak, el, çene, parmak...Bütün enkâz-ı beşer!

Bakalım, yavrusu uğrar mı, deyip, karnından,

Canavarlar gibi şişlerde kızarmış nice can!

İşte bunlar o felâket-zedelerdir ki, düşün,

Kurumuş ot gibi doğrandı bıçaklarla bütün!

Müslümanlıkları bîçârelerin öyle büyük

Bir cinâyet ki: Cezâlar ona nisbetle küçük!


Ey, bu toprakta birer na´ş-ı perî,san bırakıp,

Yükselen mevkib-i ervâh! Sakın arza bakıp;

Sanmayın: Şevk-ı şehâdetle coşan bir kan var...

Bizde leşten daha hissiz, daha kokmuş can var...

Bakmayın, hem tükürün çehre-i murdârımıza!

Tükürün: Belki biraz duygu gelir ârımıza!

Tükürün cebhe-i lâkaydına Şark´ın, tükürün!

Kuşkulansın, görelim, gayreti halkın, tükürün!

Tükürün milleti alçakça vuran darbelere!

Tükürün onlara alkış dağıtan kahbelere!

Tükürün Ehl-i Salîb´in o hayâsız yüzüne!

Tükürün onların aslâ güvenilmez sözüne!

Medeniyyet denilen maskara mahlûku görün:

Tükürün maskeli vicdânına asrın, tükürün!

Yarab yok mu bu ugursuz gecenin sabahı?

İstinafa Cs Çağdaş Erol a Yok Yok[]

Adana 11 ağır ceza mahkemesi savcısı sayın Çağdaş Erol beyin dikkatine

Sayın savcım.

Bendeniz 30 yıllık bir mülki amirim.

Yeni icad edilen kanunda olmayan teröristlik kriterlerinden hiç birisi ben de YOKTUR:

FETÖ davalarındaki dünua hukuk sisteminde geçerli olmayan “teröristlik” kriterleri değerlendirmesi:

  • “DERNEK” üyeliği :YOK.
  • “TÜRKSAT” iptali  : YOK (Karımın Üyelik No:1121213516 onda bile yok).
  • “AKTİFSEN” üyeliği :YOK.
  • “BANKASYA” hesabı YOK. (ÜSTELİK EVDE HİÇ KİMSE DE YOK. Zaten suç da değil. )
  • MEB’e BAĞLI KAPATILAN ÖZEL *OKUL: Öğrencilik kaydım YOK

MEB’E BAĞLI KAPATILAN ÖZEL *DERSHANE : Öğrenci kaydı YOK MEB’e BAĞLI KAPATILAN ÖZEL OKULDA 4 oğlumun 17 YILLIK EĞİTİMİNİN 14 YILI DEVLETTE ,yani suç değil ama YOK. (HALİT ZİYA KARTAL, üstelik oğlum psikiyatriden asper raporlu hem MEB den hem de Mersin Tıp Fakültesinden kaydı var)

  • “ZAMAN GAZETESİ”NE ABONELİK : YOK. İddianamede bu iddiayı tek bir kişi dile getiriyor. O da Dolandırıcılıktan 8.5 yıl yatan Haluk Nuri Ballı denen bir Vali yardımcısının iddiası. O da “herkes bilirdi” tarzı bir ifade, “ben bilirim” bile diyemiyor. (Kaymakam iken abone olsam şöförüm, korumam bilir. Hiç bir kayıt da YOK.

Twitter mesajları tam 7 kez dosyaya sökülmüş. Mülkiye başmüfettişi sorusturmuş suç unsuru YOK demiş


6 Aralık 2018 tarihinde yapılan 2018 112 nolu dosyada ki suçlamalardan mahkeme heyetinin aldığı kararlar oybirliği ile beraat kararı verilmiş bulunmaktadır. Sizlerin de mahkemeye müddeti muhafaza talebi ile dilekçe verdiğinizi öğrendim. Tabii itiraz edip etmemek sizin yasal hakkınız ancak bu davadan Yok yere iki buçuk sene çekmiş birisi olarak şu hususlara kısaca beyan etmek isterim .

Terör örgütü üyeliği suçlamaların da olan kriterler ve özellikle de fetö üyeliği ile ilgili suçlamalarda uygulanan kriterler açısından mevcut delil denebilecek hiçbir hususun olmadıgi açıktır,

Eyüp Sabri kartalın feto üyeliğine ilişkin uygulanan kriterlere göre delil sayılabilen hususların mütalaası gerçi pek çok modern hukukta hiç bir ülke delil olarak saymıyor Ama buna göre bile değerlendirildiğinde bir suç bulunmayacaktır USiDER e üye olma. Bu derneğe hiçbir zaman üye olmadım gibi kurucusu yöneticisi denetçisi dayı almadım bu konuda dernekler daire başkanlığı'nın mevcut yazısından durum açıkça göstermektedir sadece Kızılay üyeliğim ve dalgıçlıkla ilgili derneğe üyeliğim vardır. Sendika üyeliği mevcut değildir . AKTİFSEN e üyelik kriterlerden dir buna da hiçbir zaman üyeliğim olmadığı gibi herhangi bir desteklediğine dair bir bilgi belge döküman yoktur

sayın savcım

Adana 11 ağır ceza mahkemesi'nde 2018'e 112 nolu dosyada kapsamında muhakeme edildim ve muhakemenin sonucunda hakkımda savcılıkça tercih edilen terörist oldugum suçu konusunda oybirliği ile beraat kararı vermiş bulunuyor.

Deliller kitabı (Kitab-ul beyyinat) da; “mütevatirin aleyhine Beyyine kabul olunmaz“ denemektedir. Sizlerin karara itiraz edeceğini tahmin ediyorum

Şu hususu mahkemede açıkça beyan ettiğim gibi size karşıdahi iç yüreklilikle beyan ediyorumki ben bilerek kasten teammuden hiçbir suç işlemediğim gibi herhangi bir suç örgütüne destek vermiş veya üye olmuş dahi değilim. Bu husus dosyamdaki bütün toplanmış delillerle sabit olduğu gibi 30 yıllık meslek geçmişinde de böyle bir suçlama ile hiçbir zaman muhatap olmadım, olmam da bunun mütevatir bir hakikat oldugunun apaçık bir ispatıdır. “Min gayri sabikatin” yani geçmişinde sabikasizlik olan birisi için bu haksizı bir iddiadir

Bilinen bir gerçektir ki herhangi bir örgüte üye olan veya müzahir olan kimse icraatını da örgüt lehine yapar. Personel alacaksa örgüte üye olan veya müzahir olanlardan alır.İhale yapacaksa veya yapılacaksa ihalede örgüte üye olan veya müzahir firmalara ihale yapar . Bu ve benzeri bir şeyi ben bütün meslek hayatım boyunca böyle bir işlem yapmadıgim gibi böyle bir suçlamaya bile maruz kalmış değilim…Mersin yenişehir kaymakamlığında kurucu kaymakam olarak görev yaptığında 2008-2011 yılları arasinda sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfına aldığım elemanların hepsine bakılabilir her görüşten insan bulabilirsiniz sosyal demokratindan milliyetçisinden muhafazakarından, doğrultusunda batilisindan karadenizlisinden yorugune her kesimi bulabilirsiniz. Bunu araştırdığınız da şunu görürsünü; Eyüp Sabri kartalın her görüş ve kişiye eşit mesafede olduğunu ama her görüş ve kişiyle merhabası olduğunu onlara merhaba ettiğini gösterir, oldugunu araştırabilirsiniz.

Ancak meslekten ihraç edildikten sonra, hakkında idari soruşturma yapan mülkiye müfettişinin yaptığı soruşturmadan haberin bile olmamasına rağmen o bile böyle bir suçlamada bulunmamıştır.

Benim aleyhimde Zaman gazetesi'ne yenişehir kaymakamı iken abone olduğumu söyleyen ve tenzili rutbe edilerek mersin valiliği hukuk işleri müdürlugune 2015 yılında postalanan Haluk Nuri Ballı ise Sakarya vali yardımcısı iken valinin konağının satışında ben ihale yapacağım diye Sakarya eşrafı dolandırdığı ve dolandırılan yani parasını kaptıran adamlar tarafından şikayet edilerek hakkında soruşturma açıldığı ve dolandırıcılık suçlamasıyla 8 buçuk ay tutuklu kaldigindan yani şahit-i adil olmadığından, beyanında muteber olmadığı açıktır.

Zaten zaman gazetesine Mersin Yenişehir kaymakamı iken abone olsam bunu bilecek korumak şoförüm vs dir. Yoksa haberi olacak kisi ben Yenişehir den 2012 de ayrıldıktan sonra 2015 yılında gelen bir tezkiyesi bile olamyan şaibeli bir vali yardımcısı değildir.

İçişleri Bakanlığı'na[]

Konu: Mersin Vali yardımcısı Eyup Sabri Kartal in beraati nedeniyle göreve baslatilmasi

Muvekkilim Mersin eski Vali yardımcısı Eyüp Sabri Kartal 6 12 2018 tarihinde Adana 11 ağır ceza mahkemesinin 2018/112 sayılı STÖÜ olma iddialarindan mahkeme heyetinin tümünün ortak mutealasi ve oybirliği ile aldığı kararla bitamamiha Beraat etmiştir.

Göreve başlatılmasını talep ederim

Ek: Beraat kararı

Müvekkilimin tarafsızlığı hususu

Müvekkilimin konumu gereği toplumun her kesimine karşı eşit mesafede durmaya çalışmış ve şu ana kadar da hiç kimseye siyasal görüşünü veya duruşunu beyan etmemiştir.

Mecburiyet tahtında şu hususu da beyan etmek gerekmistir ki

1. Müvekkilim, pederi itibariyle milliyetçi muhafazakar bir aile ortamında yetişmiştır.

2. Babasının dükkanında çalışan 5 işçi genç'in hepside milliyetçi görüşte çocuklardır.

3. Müvekkilimin babası 1976 yılında kanser hastalığınin pençesine düşünce oğlu Eyüp Sabri Kartalı arkasından dua etsin diye Merzifon İmam Hatip Lisesi'nde ortaokula kayıt ettirmiştir.

4. Müvekkilim, kısmen sosyal demokrat, kısmen milliyetçi kısmen de muhafazakar bir aile geçmişine sahiptir.

5. Ortaokul ve Lise yıllarında muhtelif siyasal akımları da yakinen gözlemlemiştır.

6. Lise yıllarında; yaz tatilinde sabahları Merzifon akıncılar teşkilatının başkanı Mustafa cengiz'in yanında, öğlenleyin ülkücü gençlerin toplandığı Kadir yukarıkayaların dükkanında, öğleden sonra Kafkas orijinli üveysi tarikatının halifesi Remzi hoca'nın yanında, ikindi vakti menzil grubunun halifesi Recep hocanın yanında, akşam vakitleri terzi burhan'ın çocukları bünyamin ve kardeşlerinin Kuru temizleme dükkanında sosyal demokrat Akın ve Seyit gibi kişilerin grubuna takılmıştır.

7. müvekkilim bu tarz iletişimi toplumun diğer kesimleri ile de hayatı boyunca sürdürmüştür.

8. Müvekkilimin nikah şahidi Aygut Şat Selçuk olup Amasya MHP il başkanı eczacı Atilla Selçuk'un oğludur.babaları yakın arkadaş olup kendileri de hem okul arkadaşlığı hem de yakın arkadaşligi devam ettirmişlerdir.

9. Müvekkilim, mülki İdare mesleğine intisab ederken en önemli referansı milliyetçi ve muhafazakar görüşüyle öne çıkan rahmetlik Turgut Özal'ın müsteşarı ve bakanlığını yapan Hasan Celal Güzel ile milliyetçi camianın yakinen tanıdığı Osman Nuri Filiz referansidir. (Daha sonra Denizli'den AK Parti milletvekilliği yapmıştır.)

10. Müvekkilim mülki İdare mesleği görevine başlarken göreve başlama programına bizzat Turgut Özal katılmıştır.Bu olay dönemin gazetede TVleri tarafından da şiddetle eleştirilmiş, köşe yazarları, bir Ordu komutanının göreve başlama törenine devir teslim törenine katılmayan Özal'ın küçücük bir ilçede Yeni göreve başlayan bir Kaymakamın görevine başlaması dolayısıyla şiddetle eleştirilmiştieler.(Bu konu Wikipedia nin Turgut Özal maddesindehem İngilizce hem Türkçe versiyonunda etraflıca irdelenmiştir)

11. Müvekkilim, 2001 -2004 yıllarında Sinop ili Vali yardımcılığı yaparken şimdi Sinop MHP il başkanlığı yapan Ali Çakır ile sabah 06 dan gece 23'e kadar muhtelif aralıklarla birlikte olmuş ve sık sık görüşmüşlerdir. Ekte resimler ve Wikipedia çıktısı mevcuttur.

12. Müvekkilim 15 Temmuz 2016 cuma günü de haksız yere Sinop'ta olmasına rağmen Mersin'de işlenen darbe suçu ile absürt bir şekilde suçlanmış ve Beraat etmiştir.

13. Müvekkilim, Sinop'ta 15 Temmuz 2016 darbesi öncesi gunduz vakti MHP 1 sıra milletvekili adayı Rahmi Öztürk ve Uğur usta ile beraber olmuştur.

14. Müvekkilim, 15 Temmuz 2016 darbe gecesi ise MHP Sinop il başkanı Ali Çakır ile ve AK Parti belediye başkan adayı Necati Öztaş ile beraber bulunmuştur.

15. Bu bile müvekkilimin kişiliğini ve siyasi yaklaşımlarını az çok göstermeye yeterlidir. Yani müvekkilimin toplumun her kesimi ile iyi ilişkiler kurabilmekte olduğunu göstermektedir.

16. müvekkilim mersin yenişehir kaymakamlığı sürecinde de toplumun her kesimiyle diyaloğ kurmuş olup görevinin gereği olarak toplumun her kesimini bir araya getirmeye çalışmıtir. Katolik kilisesi papazıni da, Ortodoks papazın da cemevi dedesini de, müftü ile beraber bir masa etrafında toplamayı başarabilmiştir. Hatta mersin yenişehir kaymakamlığı görevinden ayrılırken Katolik kilisesi papazı Roberto Ferrari nin 45 yıllık misyon hayat içerisinde tek plaket verdigi mülki amiridir.

17. müvekkilimin çocukların sünnetinde kirvesi Mersin CHP il başkanı Abdullah Özyiğit dir.

18. Muvekklim. 7 Haziran 2015 secimlerinde, MHP milletvekili adayı Ve 1 Kasım 2015 seçimlerinde de AKP Parti milletvekili adayı olan Av. Taner Boz ile Kurbanlarini kesmistir

Advertisement